SEN BENİM NEFESİMSİN

SBN/13🎈

"Selim!"

Aşağıya doğru seslenip odaya geri döndüm. Bavulların hepsini hazırlamıştım ve şimdi de Selim gelip onları aşağıya indirecekti.

Selim'le beraber odaya Aras girince gülümsedim. Aras'ta bizimle Istanbul'a geliyordu.
Aslında olay şöyle.
Ahmet babam Istanbuldaki şirketi yönetmekte zorlanıyordu. Çünkü buradaki zaten fazlasıyla yoğun. O yüzden oraya güvenilir birini göndermek istemiş. Aras'tan başka birini de bulamayacağını anlayınca da bunu ona söylemiş. O da tek başına o işin altından kalkamayacağını, Selim'le beraber bu işi yürütmek istediğini söylemiş. Selim'de bunu kabul etmiş ve şimdi de gördüğünüz gibi gidiyoruz.

"Hoşgeldin Aras."

"Hoşbuldum yengem"dedi ve gülümsedi.
Yenge demesi hoşuma gidiyordu neden bilmiyorum ama kendimi tuhaf hissediyorum. Gerçi her zaman yenge demiyor. Kafasına estiği gibi konuşuyor iste. Her zaman ki Aras.

"Kardeşim sen 2 siyah bir de küçük maviyi al. Diğerleri bende" Selim'in talimatıyla Aras başını sallayıp bavulları eline aldı. Onları nasıl tanıyacaklarına dair en ufak bir fikrim bile yok.

Onlar odadan çıkınca bende çantamı ve telefonumu alıp odadan çıktım.

Merdivenleri indim ve tam evden de çıkacaktım ki gözlerim eve takıldı. Bu eve geldiğimde çok mutsuz, üzgün ve umutsuzdum. Şimdi hiç değilse mutlu ve huzurluydum. Ilk günler kavgalarımız beni çok korkutmuştu. Hep böyle mi geçecek diye. Ama şimdiyi düşününce gerçekten mutluyum. Arada tartışmalarımız olsa da birlikteyken eğleniyoruz.

Umudum desen hiç yoktu. Ne Istanbul ne de iş konusunda.

Ama şimdi Istanbul'a gidiyorum. Bir dileğim gerçekleşti. Umarım bi gün işime de devam edebilirim.

Eve son kez göz gezdirip gülümseyerek evden çıktım. Amcamlarla ve anne babamla dün akşam vedalaşmıştık.
Akşam yemeğe Zehra babaanneye gittik ve onunla da vedalaştık. Gece de annemler orda kaldılar.

Bizi havaalanına götürecek olan büyük arabaya bindik ve yola çıktık.

Uçağa binip yerlerimize oturduk. Bu aralar ne çok uçağa bindiğimi düşündüm. Evde durmuyorum resmen.

Aras ve Selim kendi araların da işle ilgili konuşurken bende etrafa bakıyordum. Mardin'e bir daha ne zaman gelirim acaba.

"Kızım!"

Bana seslenen yaşlı amcaya baktım.

"Buyur amcacım"