13.BÖLÜM - VAY HALİME

16.1K 1.5K 294
                                    

Ve başlıyoruz. Uzun bir ara oldu. Ama güzel bir bölüm geldi =) keyifle okumanız dileği ile MerAsel geldi bölüm tatlum =)

Karaca parmak uçlarında mutfağa doğru girdi. Sessizce annesinin arkasına geldi ve var gücü ile bağırdı. “Günaydın anne!”
Sevda Karaca’nın arkasından bağırması ile yerinden sıçradı. Karaca kahkaha atarken, Sevda baş parmağı ile damağını çekti.

“Karaca! Kızım ne çeşit bir manyaksın sen anlamadım ki? Böyle bağırılır mı arkadan? Ne biçim bir günaydın deme şekli.”
“Benim gibi farklı işte annecim.”

O sırada kravatını bağlayan Karahan girdi mutfağa. “Bir de hanımefendi oldu, diyordun. Bunun hanımefendiliği bu kadar işte. Nisan yağmuru.”
Karaca burun kıvırdı. “Of baba ya, boş versene. Limon sıkmışım o hanımefendiliğin köküne. Ne sıkıcı iş arkadaş. Çorabı ayrı dert, topuklusu ayrı dert,-“ Nevra mutfağa girdiği anda kız kardeşinin ağzını kapattı çünkü arkasından ne geleceğini biliyordu.

“Hepsi ayrı ayrı dert haklısın kardeşim. Herkese günaydın,” diyerek neşe içinde baktı ailesine.
Karaca kendini ablasından kurtardı. “Kız ne ağzımı kapatıyorsun? Serkan’ın ailesi ile dün akşam mangal partilerinde olduğunu söylemeyecektim ki.”
Nevra’nın gözleri büyürken, Sevda elindeki bezle kızına vurdu.

“Kocamı öldürecek bu kız ya. Valla kastı var adama! Bir çenene mukayyet olamıyorsun, koca adamı nasıl tutacaksın elinde,” diye homurdandı.
Sevda Karahan’a bakıyordu. Neyseki son cümlesini duymamıştı. Elinde kravat donup kalmıştı. “Sen! Haftasonu. O adamın. Ailesi ile. Mangal partisinde miydin benim güzel ve akıllı sandığım kızım?”

Nevra annesine yardım ister gibi baktı. Sevda hemen araya girdi. “Bebeğim, tam olarak parti değil. Yemek yemişler. Eğlence falan değil yani.”
Nevra hayal kırıklığı ile başını salladı. Kendi bile daha iyi kıvırırdı.

“Sence ben ‘parti’ kelimesine mi takıldım sevgili karıcığım?”
“Yok kocacığımda,-“ sesi kısıldı giderek, “Yani orada yanlış bir anlaşılma
olmasın diye ben şey ettim.”
“Rica ediyorum sen şey etme Sevda! Seninle iki şey ettik, çıkan sonuçlara bak!” dedi kızlarını göstererek.

Sevda sinirle elindeki bezi adama attı. “Bana bak, kızların büyüdü. Bu haftasonu kızı istemeye gelecekler. İki ay sonrada düğün var. Kızın sana güzel torunlar şey eder, onlarla avunursun artık. Ayrıca kızın bir ev tutup, bir erkekle yaşıyormuş gibi davranma. Ben kızlarımla gurur duyuyorum. Evlenip, yuva kuruyorlar. Alış Karahan bey alış!” diye bağırıp, dudak büzerek oradan uzaklaştı.

Adam giden karısının arkasından bakarken, kaşlarını çattı. “Neden çoğul konuştu ki bu şimdi?”
Nevra kedi gibi babasına bakarken, Karaca masada oturmuş sırıtarak elma yiyordu. “Bayağı miras kalacak bana. Beşiktaş kulübünü bile satın alırım şerefsizim,” diye mırıldandı. “Güzel fikir. Kartal’ı da babamın hastahanesinin başına koyarım. Oh mis.” Nevra kıza gözlerini kısıp bakınca, Karaca yutkundu ve “Sakın!” diye mırıldandı.

Nevra masum kız bakışına geri döndü ve mutfakta sinirle volta atan adama baktı. “Babacım, neden hep benim üstüme geliyorsunuz anlamadım. Sanki bir benim sevgilim varmış gibi. Ne yani Karaca’nın evlenme teklifi yok diye mi muaf kalıyor azarlanmadan? Hem siz hep birlikte gittiniz adamın evine yemeğe. Bir ben miyim günah keçisi?”

“Ne?” diye gürledi Karahan mutfağın içinde.
Karaca ablasına fırlattı elmayı. “Akşam seni Çarşamba pazarındaki ikizlerin takkeleri ile boğacağım! Saçı açılmış sırıtık maymun,” deyip, mutfaktan kaçtı.

KARA KARTAL / KARA SERİSİ II  - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin