"Gergin hissediyorum."
"Ama olmamalısın."
"Olmamak için bir nedenim mi var? Sana ara sokakları bildiğimi söyledim. Herkes bizi izliyor. Üstelik yine yağmur yağacak gibi görünüyor."
"Bizi izlemeleri umrumda değil."
"Shawn!! Aman Tanrım! Aman Tanrım!"
"Onlar bizi umursuyor ama zeki sevgilim."deyip gelen hayran sürüsünü başımla işaret ettim.
Elimi çekmeye çalışan bana gözlerini devirip elimi sıktı.
"Gitmek istiyorum. Seni şu kafede beklesem?"
"Hayır, burada kalıyorsun."
"Senden nefret ediyorum."
"Hayır, beni seviyorsun."
Yanağıma bir öpücük bıraktığında gülümseyip "Haklı olmandan nefret ediyorum."dedim kısık bir sesle konuşmaya devam ederek. Fanlar bu konuşmayı duysa tepkileri ne olurdu hayal bile edemedim. O da güldü ve etrafımıza doluşan fanlar sayesinde nasıl çığlık atılır gayet iyi öğrenmiştim.
Shawn Toronto'nun gün batımına meydan okuyan gülümsemesini göstererek her biriyle resim çekilmeye ve konuşmaya başladığında geriye çekilip onu yüzümde istemsiz oluşan gülümsemeyle izledim.
"Çok güzel gülümsüyor değil mi?"
Hayranlardan bir kız elinde telefonuyla yanıma geldiğinde yüzümde komik bir ifade oluştuğunu farketmemiştim bile. Uzaktan bakan biri beni de hayran sanabilirdi sanırım.
Hızlıca toparlanıp kıza gülümsedim.
"Ah,evet. Sizi gerçekten çok seviyor. Mhmm...şey... resim çekilmedin mi hala?"dedim gerginleşerek. Fanların benden nefret etmesini istemiyordum. Bu beni korkutuyordu.
Kız gülümsediğinde ağzında görünen diş telleri beni de gülümsetti ve ergenliğimde taktığım diş tellerimi hatırlattı. Onun da benim gibi mavi gözleri vardı. Sevimliydi.
"Ah, Shawn'la resim çekildim. Sadece sorun olmazsa seninle de çekilmek istiyorum."
Şaşkınca ona bakıp yutkundum. "N-ne? Benimle mi?"
"Evet,"deyip bana yaklaştığında utançla gülümsedim ve kolumu kızın beline sardım. O da kolunu belime koydu ve yanağını yanağıma yaslayıp poz verdikten sonra resmi çekti.
"Çok teşekkür ederim, Lucy." dediğinde gülümsemem hala yüzümdeydi. "Asıl ben teşekkür ederim...?" Adını sorarcasına baktığımda "Rachel."dedi geri çekilirken. "Rachel."diye devam ettim.
Bana el sallayıp kalabalığa karıştığında derin bir nefes alıp gözlerimi tekrar Shawn'a çevirdim.
"Ne Lucy'le resim mi çekildin?! Nerede?! Kalabalıkta onu göremiyorum!" Bir kaç hayran bağırarak etrafı süzüp beni gördüklerinde şaşkınca bakarak yanıma geldiler.
"Tanrım,Lucy! Seni çok seviyoruz! Çok güzelsin!"
Bunu gerçekten beklemiyordum!
Shawn'ın arada buraya gülümseyerek baktığını görüyordum.
"Seninle de resim çekilebilir miyiz?"diye sorduklarında sadece "Tabii."diyebilmiştim.
Resim çekildikten sonra "Senin ve Shawn'ın yanyana resmini istiyoruz!"dediklerinde Shawn da yanımıza gelmeye çalışsa da kalabalıkta pek mümkün olmamıştı. Hayranlar ısrar edince onlarla beraber Shawn'ın yanına ilerledim. Shawn'ın yanına geçip ona sarılacağım sıra da "SHAWN!!"diye bağıran bir hayran sertçe beni ittirdiğinde dengemi kaybettim. Vücudumda hissedeceğim acıyı beklerken hissettiğim tek şey belimdeki iki güçlü kol olmuştu. "Lucy!"diye bağırdığını da duymuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
There's Nothing Holdin' Me Back // Shawn Mendes
Fanfiction"Çıldırmanı seviyorum. Kararlarımı yönetmeni, kontrolümü ele geçirmeni istiyorum. Ah, sanırım sallanıyorum. Bebeğim, nereye gidersen git seni takip etmek istiyorum. Senin hakkında durmadan düşünüyorum ve bunu biliyorsun. Peki, beni durduracak hiçbir...