PA-16

23.4K 1.1K 248
                                    


PANİK ATAK (16.BÖLÜM)

 "Hayır!"

diye itiraz ettim. Anıl sağ koluyla kafama vurdu sertçe.

"Kamera kayıtlarını görmedin mi gerzek?"

Hızla ayağa kalktım. 

Barışın bir açıklaması olmalıydı neden böyle birşey yapsın ki? 

 "Bir açıklaması olmalı."

Telefonumu çıkarıp numarasını tuşlamaya koyuldum, Anıl telefonumu elimden alıp sertçe masaya vurdu. Zaten adamlardan kaçarken çatlattığım camı, tuz buz olmuştu. 

 Şimdi bir de telefon almam gerekecekti! Daha Anıl'a 2000 tl sini vermemiştim! 

 Umarım unutmuştur...

 Anıl omuzlarımdan tutup beni sarstı.

"Kendine gel! Barış ne yapacak sence? Söyleyeyim sana aptal sürtük, inkar edecek! Bir bahane uyduracak ve en önemlisi senin ondan şüphelendiğini görünce oyunu bırakıp seni öldürecek!"

 Bağırmamaya çalışıyordu, bu onu daha da korkutucu hale getirmişti. Panik atağım devreye girmişti bile, Barışın sapık olma fikri kalbimin yerinden fırlayacak gibi atmasına neden oluyordu...

"Ama neden?"

diye sordum çaresizce. Anıl'ın omuzlarımı sıkan elleri yavaş yavaş  gevşedi:

"Bilmiyorum ama öğreneceğiz! Önce bildiğini çaktırmaman gerek tamam mı? Barışla önce ki gibi olmalısın. Senden şüphelenmemli ve unutma kimseye güvenemezsin! Hande denen sürtükte dahil! HİÇ KİMSEYE!"

 Bu lafı daha kaç kişiden duyacaktım? Kimseye güvenmeymiş... Herkes bunu söylüyordu, nasıl kurtulacaktım bu cehennemden tek başıma? 

 Ama içimde bir yerler de Anıl'a güvenen bir taraf vardı. Belki güçlü olduğundandı... Beni koruyabilecek tek kişi oymuş gibi geliyordu.

 Belki de... Hayır ona aşık olmuş olamazdım değil mi? 

 Aptal iç ses!

 Ter, sigara ve alkol karışmış kokusu bile onu itici yapmıyordu gözümde yada ağzından çıkan küfür dolu sözler... Aksine ona her dokunmama ve sarılmama farklı şeyler hissediyordum. Bu beni ona aşık mı yapardı? O yüzden mi ona güvenebilirmişim gibi geliyordu? 

 Gözlerine baktım. Koyu yeşil ateş saçan gözleri beni hem kendine çekiyordu, hemde korkutuyordu. Tuhaftı sadece tuhaf. Anıl yüzüne o psikopat sırıtışını takındı:

"Benimle ilgili fanteziler kurmaktan vazgeç sürtük. İlgimi çekmiyorsun! (kaşlarımı çattım, o da tekrar ciddiyetine büründü) Oyuna oyunla karşılık vereceksin! Eğer o sapık Barışsa ortaya çıktığı için oyunu bırakıp seni öldürür! Eğer o değilse , bu da onu Salih gibi bir piyon yapar. Sapık Salihi nasıl harcamıştı görmedin mi? Aynısını Barışa yapamaz mı sanıyorsun, akıllı ol. Bu senin kurtulma şansın... Güçlü olmak zorundasın tamam mı? Yoksa seni Anıl'ın melekliğinden kovarım, beni utandırma! Sadece eskisi gibi ol. Zaten Barış denen sünepe piç bu kadar büyük bir prodüksiyon kurmuş olamaz. O salağı kullanıp asıl sapığa ulaşacağız!"

Sesi güçlü, sert ve kendinden emindi. Barışı artık tamamen kötüler kategorisine sokmuştuk... Anılın emirlerini başımla onayladım. Arkasını dönüp koridora çıktı.

"Nereye gidiyorsun?"

diye sordum, beni burada bırakmasını istemiyordum. Peşinden yurt koridoruna çıktım. Ondan başka güvenebileceğim kimse yoktu.

PANİK ATAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin