PA-21

21.7K 1.1K 254
                                    


PANİK ATAK (21.BÖLÜM)

 Bahçe kapısından içeri giren polis arabasına çarptı gözüm. İçinden sivil,  asayişten olduğunu tahmin ettiğim 2 polis indi ve okula girdiler.

"Hande için geldiler değil mi?"

diye sordum. Anıl sigarasından bir nefes çekerken umursamaz ses tonuyla yanıtladı.

"Bilmem, sanırım."

"İntihar sanacaklar değil mi?"

diye sordum tekrar. Anıl iç çekti.

"Büyük ihtimal."

 Handenin soluk ve cansız yüzü aklıma geldi. Benim yüzümden ölmüştü. Hepsi benim yüzümdendi.

"Ama değildi o bir cinayetti. Katili bendim."

dedim ağlamamaya çalışarak. Zaten artık gözlerim neredeyse tamamen kurumuştu, ağlayamıyordum.

 Anıl sağ ayağıyla benim sol bacağıma vurdu.

"Yine başlama kızım. Dedik ya senin suçun yok."

 Sesli bir kahkaha patlattım.

"Nasıl benim suçum yok? Onun dediğini yapmadım diye öldü Hande. Beni kurtarmasını istedim diye öldü Caner. Herşeyi anladığım için öldü Barış. Ozan ise ölmek üzere... Hepsi benim yüzümden."

 Anıl kaşlarını çattı ve benim bu delirmiş gibi davranan halime aldırmadan devam etti:

"Ozan'ın bir şeyi yok. Bıçak derine girmemiş, ölmez. Handeye gelince, işin içinde olduğundan adım kadar eminim. Salihi taş atarken gördüğümüz geceyi hatırla, yanımızdaydı. Nazlıya, Salihi gördüğümüzü o söyledi. Nazlı da, Salihi öldürdü. Sence böyle biri ölmeyi haketmez mi? Ya da Barış denen piç. Büyük ihtimal depoda dövüştüğümüz gece senin orda olduğunu Nazlıya o söyledi. O da adamlarını yollayıp seni dövdürdü. Bu hepsinden çok haketti ölmeyi! Caner, o çocuğun suçu yoktu bak. O da Nazlı'nın orospuluğu. Masum birini sırf intikam için öldürdü. Kendini suçlama olanlar için. "

 dedi buz gibi sesiyle. Ne olursa olsun insanlar benim yüzümden ölmüşlerdi. Bazıları bana yardım etmek isterken, bazıları bana zarar vermek isterken...

 Anıl'ın sesini duydum.

"Ama bu olaylar birbirine bağlı. Tehdit edilmen, ardından dayak yemen, ve sevgilinin karşı taraf için çalıştığını öğrenmen ve sana yaptırmaya çalıştıkları... Önce seni korkuttu, fiziksel acı çektirdi ve sonra da ruhsal acı. Kız sana fena takmış, her türlü acı çekmeni istiyor."

dedi, sinirliydi.

 Yıllar önce de aynen bunu söylemişti Nazlı. Bu tehditleriydi panik atağımı başlatan. Şimdi de yaptıkları beni delirme noktasına getirmişti.

"Amacına fazlasıyla ulaştı."

diye mırıldandım.

"Peki bu kız kim? Seninle ne derdi var?"

Cidden bu konuyu hiç konuşmak istemiyordum Anılla.

"Hayatımı mahveden biri. Ve mahvetmeye de devam ediyor."

dedim. Anıl sigarasını söndürüp, koluyla boynumu kavradı ve beni sigara kokan göğsüne yasladı.

"Boşver anlatmak istemiyorsan anlatma."

dedi. Beni böyle anlamasına bayılıyordum. Aynı şeyleri hissedebiliyorduk, bu olağanüstü...

 Başımı kaldırıp yanağına öpücük kondurdum. Anıl koluyla yanağını sildi:

PANİK ATAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin