Hunji'nin Bakış Açısı
"Sabah sabah nereden çıktı bu şimdi? Ya hiçbir şey hazır olmasaydı?" diye çıkıştım menajerimize.
Bugünkü planlarımızda kayıt almak yoktu ama nedense planımız bir anda fikrini değişmişti, bugün stüdyoda kayıt yapmamız gerekiyordu. Tam bir ay sonra FESTA'da ön gösterimimiz olacaktı ama buna bir anda pat diye karar verilmesi profesyonelce değildi. Sözler, müzikler hazırdı ama bizim psikolojimiz ve sesimiz hazır mıydı hiçbir fikrim yoktu. Onu da 10 dakika sonra öğrenecektik.
Stresle ellerimi belime koyup kendi etrafımda döndüm ve stüdyoda göz gezdirdim. Kendi kendime birçok şey düşünürken arkamı döndüm, Sumin'le Yoojung çoktan stüdyodaki deri koltuğa oturmuş ses alıştırması yapıyordu. Onları böyle görünce kendimi toparlayıp direkt sesimi ısıtmaya koyuldum.
Ses alıştırmam devam ederken içeri daha önce gördüğüm ama ismini bilmediğim iki çalışan girdi, bize selam verdikten sistemi ayarlamak için yerlerinde geçtiler. Onlar oturduğunda kapı tekrar açıldı, bu sefer gelen Bang PD-nim'di.
Hiç bir şey demeden diğer çalışanlara döndü ve sistemin hazır olup olmadığını sordu. "Hazır" cevabını alınca da Sumin'e kayıt odasına gitmesini işaret etti. Ben de Sumin'in kalktığı yere, Yujin'in yanına oturup sessizce sıramı bekledim.
Yujin'le Nayeong fısıldaşarak Sumin'in söylediği yerler hakkında konuşmaya başlamıştı.
"Sanırım Sumin benden daha çok söylüyor." Yujin dedi dudaklarını büzerek.
"Evet öyle çünkü o ana vokal." dedi Nayeong ifadesizce. İçimden Nayeong'a hak verirken Yujin'e sinirlenmeye başlamıştım. Gerçi bu kıza sinirlenmedim bir gün yoktu ki..
"Kim karar veriyor buna, sonuçta benim sesim ondan daha iyi." dedi Yujin birden.
Şaşırarak Yujin'e döndüm, "Genellikle Bang PD-nim karar veriyor ama sadece o da değil burada bu konudan sorumlu bir çok çalışan var. Onlara da danışıyor." dedim sinirlenmemeye çalışarak. Yujin, ona cevap verenin ben olduğumu fark ettiğinde şaşırdı.
"Hımm.." Sanırım cevabım tatmin etmemişti. Sonra da konuyu değiştirmek için çok alakasız bir şey söyledi,
"Biliyor musun Yoongi oppaya çok benziyorsun, sen de onun gibi fevrisin, sanki birbiriniz için yaratılmışsınız." dedi.
Söyledikleri yüzünden neredeyse kendi tükürüğümde boğuluyordum, birden öksürmeye başladım. Kendimi toparlayınca gözlerimden gelen yaşı silip Yujin'e baktım,
"Nereden çıktı bu şimdi? Ne alakası var?" sonunda sinirlendirmişti beni.
"Hiç~Öylesine aklıma geldi." diyip önüne döndü ve Sumin'i dinlemeye devam etti.
............................................................
Yaklaşık bir buçuk saat sonra çoğu stajyer, FESTA'da söyleyeceğimiz iki şarkının kendilerine ait kısımlarını başarıyla bitirmişti. Yujin kendi sırası için giderken Sumin heyecanla yanıma kaydı.
"Özür dilerim." dedim Sumin'e göz ucuyla bakarak.
"Ne için?" Şaşırmıştı.
"Geçen gün seni Yujin'e benzettiğim için. Aslında amacım öyle değildi ama beni biliyorsun bazen kelimelerin gücünü önemsemiyorum." dedim pişmanlıkla.
"Ah~Ben unuttum bile." diyip koluma sarıldı. "Nereden geldi aklına şimdi? Bir şey mi oldu?" dedi kafasıyla Yujin'in olduğu tarafı işaret ederek. Sumin'den saklamam gereken bir şey yoktu, Yujin'le konuştuklarımı anlattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[✓] no story «book 1»
Fanfic"Hey!" Mecburen durup bekledim. Yanıma geldiğinde Jin komik bir ifadeyle gülümsüyordu, "Sen yeni stajyer Hunja olmalısın." dedi. Kaşlarımı çattım ve sinirlenmemek için derin bir nefes aldım, "Adım Hunja değil, Hunji." dedim büyük bir bezginlikle...