0.0

56.3K 2K 332
                                    

Pastanın kremasına batırdığım üç mumu kibrit ile yakmam dakikalarımı almıştı ancak ben uyuşmuş gibi bu durumdan şikayet edemiyordum. Aklımda başa alınan anılar, her biri için mum yaktığım ailem ve onları acımasızca kaybettiğim gün ki akıl çıkmazım... Hepsi yeniden gözümün önünde canlanıyordu. Acısı aynıydı ama ben aynı değildim. Altı ay önceki göz yaşlarım akmıyordu. Sanırım beynim beni sarsmış anneme verdiğim sözü tutmaya zorlamıştı. Sadece yaşarken kaybettiklerim için ağlayacaktım. En azından göz yaşlarımın karşılığını alabilmek için.

İlk mumun üzerine, diğerlerini söndürmeyecek şekilde eğildim. Mutlu ol anne, diye düşünerek üfledim mumu. Bunu yaparken üzerime dönen kimi hüzünlü, kimi anlamayan, kimi ise boş bakışları umursamamıştım.

Mutlu ol baba, mumu üfledim. Üçüncüye geçerken acı veren derin bir nefes çektim.

Mutlu ol Şura ve sanki dilini kendini ifade edecek şekilde bile kullanamayacak kadar küçük kardeşimin şefkati gibi yumuşak bir rüzgâr o acıyı söndürür gibi esti. Ona sadece üç ay sahip olabilmiştim ancak, bu üç ay yetmişti hayatımın merkezinde olabilmesine.

O kazada, ailemi kaybettiğim o kazada ben bu lanet şehirdeydim. Teyzemin yanına gelmiştim iyi bir eğitim için. Yaz tatilinde beni ziyarete gelen ailem ise onları asla bana ulaştıramayacak bir kazada hayatlarını kaybetmişti. Haberi aldığımda şoka girmiştim. Kabullenememiştim. Bir haftanın ardından gerçek öldürecek bir yumruk sertliğiyle çarpmıştı suratıma. Sonrası ise... Hatırlamak istemediğim şeyler. Eğitimime bir yıl ara vermiştim. Bu benim için önemliydi. Böyle bir kayıptan sonra geleceğimi zedeleyebilirdim. Bir yılın ardından hızla devam etmiştim. Ve şimdi on birinci sınıftaydım.

Cebimde titreyen telefon ile gözlerimi kayalara çarpan dalgalardan ayırdım. Kayıtlı olmayan bir numaradan mesaj gelmişti. Ama bilmediğim bir numara değildi. Dört yılda bir bu gün mesaj atıyordu. Ve mesajın ardından yurt odamda bir hediye oluyordu.

053...: İyi ki doğdun, Mihra.

Dört yıldır bu mesaja cevap vermiyordum. Hediyeleride maddi değeri çok uç noktalarda olmadığı için kabul ediyordum. Ancak bu gün, kimsenin kutlamadığı doğum günümü kutlayan bu kişiyi merak etmiştim. Ve yıllar sonra hayatımda koyduğum kuralların, etrafıma çizdim çemberin dışına bir adım attım.

Mihra: İnceliğin için teşekkür ederim, ancak dört yıl boyunca unutmayıp, benim bile acıyla andığım bu günü kutlayan kişiyi cidden merak ediyorum. Kabalık etmekte istemiyorum ama, kimsin?

Çok geçmeden cevap geldi.

053...: Yaralarını sararken, kendi yaralarını unutmayı dört yıldır isteyen birisi.

🌊🌊🌊🌊

Texting yazmaya karar verdim. Çünkü, neden vermiyim? İnsanın okudukça yazası geliyor gibi. Bulaşıcı birşey. Bir de ilk bölümün böyle paragraflı olmasına bakmayın. Konusuna bir açıklık getirmek için yaptım. Diğer bölümler böyle olmayacak. Neyse çok konuştum. Umarım beğenirsiniz, oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın. Sonraki bölümde görüşmek üzere👋🏻👋🏻👋🏻.

*Bu arada mümkün olduğunca sık bölüm atacağım. Diğer kitaplarıma da göz atmayı unutmayın.

AWARE|textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin