ÖĞRETMEN HANIM

-Ö.H 8-

Medya'da Teoman/ Aşk Kırıntıları

Hаydi durmаyın öyle sevinçlerle coşаlım, mutluluklаrа doğru hep berаber koşalım.
___________________________________

Selim'in bana karşı sert olan o tavrı bugünde devam ediyordu. Bugün ona her ne kadar yumuşak davranmaya çalışsam da bir işe yaramamıştı.

Haksız olsam gam yemeyecektim ama haksız değildim.

Kahvaltıdan sonra odama kapanmış öylece oturuyordum. Oje sürülü olan tırnaklarımı kemiriyordum. Neden bu derece mevzu yapmıştı ki şimdi?

Odamın kapısı çalınca "Gir." komutunu verdim ve odama Jinda girdi.

Kapıyı usulca kapatıp "Biraz konuşabilir miyiz?" diye sordu.

Tırnağımı ağzımdan çekerek "Elbette." dedim ve yatağa oturmasını bekledim. Bir süre öylece sustu ve sonra anlatmaya başladı.

"O gün Baran bana vurmuştu."

Yanağının kızarık olduğu günden bahsediyor olmalıydı.

"Anlamıştım zaten." diyerek oturduğum koltuktan kalktım ve onun yanına, yatağa oturdum.

"Peki neden vurdu?" Bu soruyu sormam bile saçmaydı. Bunun bir nedeni olamazdı.

"Ailemi görmek istediğimi söyledim kabul etmedi sonra tartıştık ve ona sesimi  yükselttiğim için vurdu."

Ağlamaya başladığında kollarımı hemen ona sardım.

Burnunu çekerek "B-birkaç gündür Baran'da Devran Ağa'da çok tuhaf bakıyor bana Baran ile aramız yine idare ederdi ama son birkaç gündür ciddi anlamda berbat."

Elimle göz yaşlarını silerek "Ben konuşurum onunla sen ağlama." dedim. Elimden daha fazlası gelseydi keşke.

"Konuştuklarımız aramızda kalsın Aslı bilmesin kimse."

"Tamam merak etme." diyerek beraber odadan çıktık.

Jinda koridorda "Ben biraz uyuyayım iyi değilim." diyerek kendi odasına girdi. Onun güçlü bir kadın olduğunu şimdi daha iyi anlıyordum.

Çaresiz oluşu gücünün önüne geçiyordu.

Bende aşağıya indim. Devran Ağa beni görünce "Şükür çıkabildin odadan gelin Jinda nerede?" diye sordu.

"Jinda yorgun gözüküyordu uyuyor şimdi."

"Nesi var?" diye endişeyle sordu.