__
"Evet Jungkook. Eşcinselim"
"Bu iyi.. o zaman seni erkek arkadaşım olarak tanıtmamda bir sakınca yok, değil mi?"
__"Ne?"
"Neden duyduğun şeyleri ikinci kez soruyorsun? Çok sinir bozucu olduğunun farkında mısın?"
"Ne dediğinin farkında mısın?"
"Evet. Yani ister kabul et ister etme. Az önce Hyeri'ye senin erkek arkadaşım olduğunu söyledim. Haberin olsun yani"
Söylediği şeylere gülsem mi, ağlasam mı bilememiştim.
"Hadi ama.. çok iyi görünmüyor muyum? Benim gibi bir sevgilin olsun istemez miydin?" Dediğinde göz devirmiştim. Ama haklıydı şimdi. Hakkını yiyemezdim.
"Şimdi uyuyacağım. Beni uyandırma sakın" diyerek bacağıma dolamıştı tekrar kolunu.
"Yah! Bırak. Ben kalkayım öyle uyu"
"I-ım. Böyle rahatım"
"Ben değili-"
"Çok konuşuyorsun" diyerek sözümü kestiğinde şaşkınca ona baktım. Salak mıydı bu çocuk? Kafasını itip kalkmak istediğimde buna izin vermemiş, daha sıkı sarılmıştı bacaklarıma.
"Kıpırdanma ya" diye mırıldanınca pes ederek ofladım. Ne saçma bir şeye bulaşmıştım ben böyle? İç geçirip başımı arkaya yasladım.
"Masaj yapsana" dediğinde gözlerimi devirip parmaklarımı tekrar saçlarının arasına yerleştirdim. Hafif hafif masaj yaparken dakikalar sonra o da, bende uyumuştuk. Oturarak nasıl uyudun diye sormuyorsunuzdur umarım? Her yerde uyuyabileceğimi söylemiştim.
-
"Bırak da uyusunlar Jaebum"
"Gitmemiz gerekiyor, daha fazla vakit kaybedemeyiz"
"Sıçtırtma işine ya, çocuk kaç gündür dışarda harap oldu. Kaç gün uyumadı kim bilir? Dün gece de çok uyumadı, Taehyung kötüydü. Onunla ilgilendi. Bırak, sonra gidersiniz"
"Hay sıçayım ya.. ama geç kalırsak belamızı okurlar biliyorsun değil mi?"
"Belanızı değil Jae, belanı. Jungkooka dokunamazlar."
"Oh, doğru. Ama beni çok güzel becerirler. Dimi? Zaten önemi yok benim ne durumda olduğumun?"
"Saçlamala. Jungkook seni onlara bırakır mı?"
"He evet, o da diyordu ki Jaebumun başı sıkışsa da onu kurtarsam"
Duyduğum seslerle uyanırken kaşlarım hafifçe çatılmıştı. Boynum acıyordu. Muhtemelen yattığım şekil yüzündendi. Yüzümü buruşturarak kafamı yavaşça kaldırdığımda sesler kesilmişti. Gözlerimi kırpıştırarak açtığımda ikisinin gözlerini üzerimde hissetmiştim.
"Uyandılar bak. Hep senin yüzünden" diye homurdandığı sırada ellerimin altında bir hareketlilik hissetmiş ve kafamı eğmiştim. Bu boynumu acıtsa da çok takılmayarak yeni uyanan Jungkooka baktım. Ellerim hala saçlarındaydı. Bunu farkedince ellerimi hemen geri çekmiştim. Jungkook yarı uyanık bir şekilde kollarını bacağımdan çekmiş ve yavaşça doğrulmuştu. Yüzünü ovuşturduktan sonra tek gözünü açarak önce etrafa sonra önümüzdeki ikiliye bakmıştı.
"Saat kaç?"
"Gece yarısı sayılır. 23:39" dediğinde başıyla onaylamıştı.
"Jungkook uyandırmak istemezdim seni kusura bakma biliyorum yorgunsun ama görüşmeye gidecektik?" dediğinde Jungkook başıyla onaylamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dependent; taekook
FanficBağımlıydı o, evet. Ama uyuşturucudan çok Jungkook'a. 08.09.2018