7

94.6K 9.5K 18.5K
                                    

7: Bir kasırga, Kim Taehyung.

Geçen bölüme gelen 500'e yakın yorum için gerçekten çok ama çok teşekkür ederim, o kadar mutlu oldum ki anlatamam. Sizi seviyorum.

Evin giriş kapısının açılmasıyla göz önüne serilen iki koltuktan birinde oturmuş, dizlerimi kendine çekerek kollarımı etrafına sarmıştım. Televizyonda aptal bir dizi vardı, gerçekten konusunun ne olduğu hakkında bir fikrim yoktu ama şu baş roldeki herifin harika seksi olduğunu söyleyebilirdim.

Telefonuma baktım, şarjı on sekiz; sağ köşesinde yer alan saat ifadesi 01:42'ydi. Hala gelmemişti, bir saate burada olacağını söylese de evde yoktu ve lanet olası telefon numarasını almayı akıl edememem benim aptallığımdı. Bir miktar korkuyordum ama Taehyung'a olan aptal güvenim içime su serpiyor; beni bir nebze olsun rahatlatmaya yetiyordu.

Kaç dakika daha öylece oturdum, sayamamıştım ama o geldiğinde, şarjım yüzde 7 idi.

Yerimde doğruldum, alt dudağıma geçirdiğim dişlerimle öylece içeri giren bedenini izliyor, koltuğun süet kumaşına tırnaklarımı geçiriyor ve hoş geldin demek istiyordum. Mümkün değildi, dudaklarımı aralayıp konuşmam; ona neler yaşandığını sormam mümkün değildi.

Büyük adımları salona doğru ilerleyecek sansam da oturduğum koltuğa sapmıştı ve bir miktar güçlü görünen bedeni koltuğa yığılmış, ensesi koltuğun tepesine yaşlanmıştı. Hızlı nefes alıp veriyordu, saçlarının belirgin dağınıklığı ve şişmiş dudaklarıyla az önce seks yaptım ifadesiyle, hiç konuşmadan yanımda oturuyordu. Elleri kasıklarının biraz altınaydı, üzerindeki ceketin yakası aşağıya sarkıyordu.

Yutkunup, bir şey söylemesini ve beni susturmasını diledim. Çünkü o konuşmadıkça ben susamıyor, sürekli bif şeyler soruyor ve onu kızdırmaya yönelik davranıyordum. Oysa ki çok belliydi, susmamı istediği o kadar çok belliydi ki... Yine de, aptal gibi onun söylemesini, avcunu ağzıma bastırmasını bekliyordum. Tamamiyle bir hayal kırıklığıydım herkes ve her şey için, bu görüntümün altında yatanı kimse beklemiyor ve hayal etmiyordu işte. Beni yanına almayı kabul ettiğinde bu denli geveze olduğumu düşünmediğine emindim.

Yine de kendimi tutmayı başarıp, yalnızca, "Garajda mıydınız?" Diye fısıldadım gözlerimi yüzüne dikerken. Ela gözüne odaklanmış, bir cevap vermesi için çırpınmaya başlamıştım. "Arabada." Diye kestirip attı, pekala, arabada yaşadığı seksin detaylarına inmeyi düşünmüyordum. Sadece hafifçe başımı sallayıp, dudağımı ısırmaya ve gözünü incelemeye devam ediyor, nasıl bu kadar güzel olduğunu bulmaya ve bu durumu kabullenmeye çalışıyordum. Lensleri çıkarmıştı.

Aniden kafasını bana doğru çevirdi, kulağını koltuğa yaslamış, resmen incelemem için bana alan sunmuştu. Ama aramızda iki kişinin oturabileceği bir mesafe vardı, bu mesafeden sadece kahverengi ile olan farkını; televizyondan vuran ışıkla algılayabiliyordum. Güzeldi. Çok güzeldi. Tanrı şahit, ela gözleri bazen sapsarı oluveriyordu ve bu öyle büyük bir mucize gibiydi ki, o anlarda gözünün içine girip yaşananları izlemek istiyordum.

Yavaşça ona doğru yaklaşıp, odaklanmaya devam ettim. Kahverengi gözünü yavaşça göz kapağıyla örtmüş, diğerini benim için bekletmişti. Aramızda bir karış kadar vardı, kafasını yana yatırmasından yüz bulacak kadar ilgi delisiydim ve yemin ederim şu anda beni sevmesi için yalvarasım geliyordu. Saçlarımı okşaması, beni kucağına yatırıp sarılması, hatta sevmesi için yalvarmak istiyordum ama bunu isteyebileceğim son insan bile olmaması beni mahvediyordu.

Sadece ellerimi aramızdaki boşluğa yaslayıp, yavaşça gözüne eğilmiş, dudaklarımı birbirine bastırmıştım ki, aniden bir şey oldu.

Kollarının belime dolandığını hissettim, bir hemlede bedenimi kendi bedeninin üzerine çekip, bacaklarımı iki yana açmamı sağlamış ve kucağıma oturmama sebep olmuştu. Kolları hala belimdeydi, farkında olmadan sıkıyor, bir gözünü kapalı tutmaya devam ediyordu.

serial killer ▪ taekook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin