29

68.3K 5.6K 12.7K
                                    

29: Te deseo cariño
      Ve son şans, Jeon Jeongguk.

Sonunda dönebildim

Yorum beklediğimi söylememe gerek yok¿

💘

"Onu ne yapacaksın?"

Taehyung, çaprazımdaki reyondan aldığı prezervatif kutusunu alışveriş arabamızın içine attığında, iğneleyici olmasına özen gösterdiğim ses tonumla sordum.

Üzerimdeki beyaz şişme mont, belimin biraz altında bitiyor; siyah pantolonum bacaklarımı güzelce sarıyordu. Taehyung evden çıkmadan önce yirmiden fazla kez, montunu değiştirir misin? Diye rica etse de bu montu gerçekten çok sevdiğim için inat etmiş; birazcık kilolu görünmemi umursamamıştım. Siyah saçlarım uzadığından, uçları son derece incelmişti ve gözlerimi hafifçe kapatıyordu ama Taehyung bu halinin çok yakıştığını söylediğinden, kestirmeye içim el vermiyordu.

Bana yavaşça döndüğünde, ona bakmadan, bulduğum her türlü makarnayı kucağıma alıp arabaya atmış ve soğutucuya yönelmiştim, hazır yemekler kesinlikle Yoongi'nin favorisi olmalıydı çünkü öyle uzun bir liste yapmıştı ki, içi sürekli hazır yemeklerle doluydu.

Taehyung, "Çiğneyeceğim," diye dalga geçtiğinde ona yüzümü buruşturup, arabanın demirini tuttum ve hafifçe sıkarken, "Siktir oradan." Diye fısıldadım, onu geride bırakmış, yürümeye başlamıştım bile, Taehyung, "Ne?" Diye seslenmişti. "Ne yapacağımı biliyorsun, bunu sorman hataydı."

"Hayır," Ona dönmeden, gözlerimi reyonlarda gezdirerek yanıtladığımda elini hafifçe kalçama vurup kolunu belime sarmış; arkamda benimle birlikte yürümeye başlamıştı. "Bunu," elimle kutuyu işaret ettim. "Kullanan insanlar almalı, biz, böyle bir faaliyette bulunmadığımızdan almamıza da gerek yok."

İçimde biriktirdiğim şeyi bir anda pat diye söylememe şaşırmış olacak ki, sessizce, benimle birlikte yürümeye devam etti ancak, dudaklarını kulağımın altına sürtüp ufak bir öpücük bırakmış ve sonra konuyu tamamen değiştirmek ister gibi, "Arabada oturmak ister misin?" Diye sormuştu. Ona omuz silktim, içi dolmaya yaklaşmış araba ile arasından ayrıldıktan sonra, abur cuburlara doğru ilerlemeye başlamıştım, sabahın erken saatlerinden olsa gerek pek insan görünmüyordu etrafta. 

Parmaklarımı çikolataların üzerinde gezdirdikten sonra, birkaç tanesini alıp arabaya atmıştım. Taehyung'un elini belime yasladığını hissetsem de ona dönmek istemiyordum çünkü Tanrı aşkına, beni kendine aşık edene kadar sürekli her yerimi öpen adam şimdi yatağa girdiğimiz an uykuya dalıyordu, onu öpmek istiyordum; gerçekten onunla sevişmeyi özlemiştim ama o bunu pek umursamıyor gibiydi.

Çenesini usulca omzuma yaslarken, "Yoongi istedi," diye açıklamıştı. "Bizim için değildi."

Ona güler gibi bir ses çıkartıp, kafamı iki yana salladığımda aniden kavradığı belimle beni ters çevirdi ve sırtımı sertçe çikolataların olduğu yere yasladı, bir bacağını bacaklarımın arasından geçirmiş, hayretle yüzüne bakmaya başlamama sebep olmuştu ama, gayet sakin bir tavırla kafasını boynuma gömdüğünü, kulağımın altına ufak öpücüklerini bırakmaya başladığını hissetmemle elim saçlarına girmişti bile, göğsüm hızla inip kalkmış, kulağımın dibindeki fısıltısıyla dudaklarımı yalamıştım. "Çünkü ben, senin en derinini bile hissetmek istiyorum, Jeon."

"Sana zaman ayıramadığımın farkındayım," Evet. Bunun farkında olmasına sevinmiştim çünkü, çünkü o çok geç geliyordu işte. Onu çok özlüyordum, benimle ilgilenmemesi beni çılgına çeviriyordu ve sinirimi nereden çıkartmam gerek, bilmiyordum. O sürekli işleriyle ilgileniyor, bu işlerden son derece rahatsız oluyor ve eve geldiği gibi yorgun olduğu için yatıyordu. "Ama böyle hırçınlaşman," Kolu tekrar belime kaydı, bedenimi biraz yukarıya kaldırıp kendine yaslarken, dudakları kulağımdaydı. "Sadece beni azdırıyor."

serial killer ▪ taekook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin