Uyandığımda put gibiydim. Kıpırdayamıyordum. Sonra nedeni aklıma gelmişti. Kendimi dün mumyalamıstım.
Kafamı saatime çevirip kac olduğuna baktım. 15.03 uykum yoktu. Büyük ihtimal annem veya babam benim hasta olduğumu ve okula gelemiyecegimi söylemişti.
Elimi komedine atıp üstündeki telefonu aldım. Slow bir şarkı açıp bu sessizlikte dinlemeye başladım.
Jungkook
Sınıfa geldiğimde yine tüm gözler bana dönmüştü. Tamam yeni biriyim ve yakışıklıyım ama bu kızların bakısları fazla rahatsız ediciydi. Aslında birini tavlayıp eve görürsem sonra kanını sömürsem fena olmazdı.
Bunu sonra düşünürdüm. İstersem yapardım.Bu okula gelme amacım tamamen rüyalarım. Kendim hakkımda bilmediğim şeyler var ve benim bunu bir an önce öğrenmem gerekiyor.
Vampirler uyumazlar. Uyusalar dahi etraftaki herşeyi algılayabilirler. Olurda bir tehlike olursa veya biri onlara bakıyorsa bunu bilebilirler.
Asıl sorun burda baslıyordu. İki hafta önce aynı bir insan gibi derin bir sekilde uyudum. Hatta rüya gördüm. Vampirler rüya göremezler. Dediğim gibi tam uyumuyoruz bile.
Her yer kapakaranlık. Gece görebiliyor olsak dahi suan yinede karanlıktı etraf. Sonra bir ışık beliriyor önümde. Beyaz kıyafetinin bazı yerlerinde kan olmasına ragmen hic bir sey yoktu karşımdaki kadında.
—Oğlum savaş cok yakın diyor. O yumuşak narin ic oksayan sesiyle.
—A-anne diyorum kekekeyerek. İlk defa sert cıkan sesim gardını indirmiş ve sevgiye muhtaç çıkmıştı.
—Fazla zamanım yok bir tanem sadece anlatıcaklarımı dinle sonra belki beni yine görebilirsin ya da birisi aracılıyla sana dediklerimi iletebilirim.
Sadece kafa salladım.
—Eski siyah renk üstüne kırmızı işlenmiş bir kitap var. O kitabı bulmalısın. Aslında sen sandıgın gibi biri değilsin. Eger hemen kendinin ne olduğunu keşfetmezsen öleceksin. Dedi sesindeki endişeye engel olamayarak.
—Senin yanında olurum işte niye... Lafımı kesti.
—Jungkook öyle bir an gelicekki sen yalvarıcaksın tanrıya ölmemek için merak etme yardım çağrıların duyulacak ve sevdiğin kız tarafından kurtulacaksın dedi.
—Ben kimseyi sevmiyorum dedim.
—İlerde seviceksin ve sadece o kız icin yasamak istiyceksin dedi.
—Kitap nerede? Dedim.
Bir anda aklına geldi. Konu dağılmıştı.
—........ Lisesindeki kütüphane de. Dikkat et sakın kimliğini ortaya çıkarma. Dedi ve bu karanlığın içinde şeffaflaşmaya basladı.
—Anne gitme dedim bi umut.
—Bundan kimseye bahsetmemelisin diyip bu karanlıkta tamamen kayboldu ve beni orda yalnız bıraktı...
Şimdi o kitabı bulmam gerekiyor. Ve inanın ki ben hic bir ilerleme kaydedemedim. Savaş neyin savaşıydı Vampir kabileleri arasında cıkacak bir savaş mı vardı? Bu dünyanın sonu olurdu. Umrumda olmasalar dahi insanların da sonu gelirdi.
Sevdiğim bir kız olmamasına rağmen annem öyle birinden bahsetmişti. Vampir bir sevgilim vardı. Ama onu gerçekten sevdiğimi düşünmüyorum. O kızı gerçekten sevecek miydim acaba?
Kimdi bu kız ki onun icin tanrıya bile yalvaracagım?
Vampirlerden biri miydi? İnsanlardan olma ihtimali var mıydı? İnsanlardan bu kadar nefret ediyorken içlerinden birine aşık olabilir miydim? Saçmalıktı.
Sınıfa göz gezdirdigimde Seo Joon'nun yanında oturan kızın olmadığını gördüm. Dün yorulmuş olmalıydı. Sonuçta normal bir insandı ve kızdı. O kadar kitabı tek başına raflara koyması merdiven inip çıkması zorlamıs olmalı zayıf bedenini.
Aslında dün dövülmek tarzı şeylerden bahsediyordu. Yani düşünüyordu. Ama dövdüklerini sanmıyorum öyle bi kızı. Neyse umrumda değildi.
Sadece rüyama gelen dillere destan güzelliğe sahip olan annemdeydi aklım. Bembeyaz teni kumral sacları aynı benimki olan simsiyah gözleri yüzüyle orantılı küçük burnu ince durakları cekik küçük gözleri pürüzsüz teni... Harikaydı. Vampirler 25 yaşından sonra bir daha vücudunda hic bir değişiklik olmazdı. Eger yirmi bes yasını gecmisken dönüştürülür ise o zaman vücudundaki tüm izler gider aynı yaşında kalırdı. (30 yasındaysa 30. 60 yasındaysa 60)
O da aynı benim gibi gencecik duruyordı karsımda. Muhteşemdi. Ona sarılmak anne sevgisini hissetmek isterdim.
Derse giren sınıf ogretmenimiz ile herkes ayağa kalkıp selamladı.
—Eul Ji bugün hasta olduğu icin gelemiycek haberiniz olsun istedim diyip gülümsedi.
Dersi anlatmaya basladı. Bildiğim konulardı. Suan tek düşünmek istediğim şey annemdi.
Üstündeki elbisesinde kanlar vardı. Nasıl öldüğünü merak ediyordum. Belki tekrar gorebilirdim. Kesinlikle bu gece uyumayı deniycektim. Onun oğlu olduğum belli oluyordu. Onun gibiydim. Burnum sac rengim dipsiz bir kuyu gibi siyah olan gözlerim onun gibiydim işte.
Bugün yine kütüphaneye gidip o kitabı aramalıydım. Annem istemişse yapabilirdim.
Sonunda çalan tenefüs ziliyle başıma kimse toplanmadan ayağa kalkıp kütüphaneye indim. Açmayı denediğimde kilitliydi. O zaman gece gizlice girerdim.
Yukarı cıktıgımda ikinci katın kızlar tuvaletinin önünde bir kalabalık gördüm. Kız erkek herkes toplanmıştı.
—Duydun mu bi kız öldürülmüş.
—Kim öldürdü acaba?
—Bıçak falan varmış.
—Direk kalbine saplandığı söyleniyor.
Tarzı bir sürü yorum duyuyordum.—Acılın herkes dagılsın. Sınıflaranıza gidin. Diye bie öğretmen gelip bagıraral dagıttı herkesi.
Herkes istemeye istemeye sınıflara cıkmaya başladı. Zaten zil de çalmıştı. Hic bir şey olmamış gibi öğretmen ders işlemeye devam etti. Ne kadar böyle davransada aklından geçen düşünceler korku ve merak doluydu.
Dersin sonlarına dogru anons yapıldı.
—Herkes sınıflarda kalsın yemekleriniz sınıflara getirikecektir.
Umrumda değildi. Beni öldürmeye kalksa şuan büyük ihtimal o ölmüş olurdu.
Katilin açıkçası kim olduğunu merak etmiştim. Bizim sınıftan olmadığını biliyordum. Kızlar tuvaletinde olduğuna göre katil kız olmalıydı. Erkek biri kızlar tuvaletine girse dikkat çekerdi.
Neyse ölen ölmüş herkes ölücekti sonuçta. Bizim bile ne kadar sonsuz hayatımız olsa dahi illaki bir yok oluşumuz olucaktı. Sadece bu insancıklardan daha uzun yasıycaktık o kadar.
Dedektif değildim istesem öğrenirdim ama gerek yoktu eceli gelen ölsün işte banane. Ben buraya sadece bir kitap icin geldim. Onu da alıp kayıplara karısacaktım. Annemin isteğini yerine getirecektim.
İçeri gelen görevliler sıralarımıza yemekleri koydular. İki kişi de içecekleri dağıttı. Ve çıktılar. Ayağımıza yemek gelicekse ben de öldürebilirdim birilerini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kan Mı? Aşk Mı? ~Jeon Jungkook
Vampire-Eğer hayatında gerçekten değer verdiğin birisi varsa Jungkook, tam da şu noktada çıkarman gerekiyor. Çünkü savaş çok yakın...