H17|Sen Benimsin|

464 105 17
                                    

# Kolpa - Nasıl öğrendin unutmayı

Özet...

Ne diyeceğimi nasıl davranacağımı bilmiyordum derken aklıma yüzük geldi elimi cebime attım. Kamer ne yaptığımı çözmeye çalışırken yüzüğü çıkarttım. Avucuma aldım. Kamerin elini alıp avucunu açmasını sağladım. Açtığım an yüzüğü eline bıraktım. "Buna gerek kalmadı belki bir gün sevdiğin birine tekrar takarsın." dedim. Elindeki yüzüğe baktı baktı ve ani bir hareketle denize fırlattı ben şok olmuş bir şekilde bakarken "Bir gün gerçekten birini seversem ona daha değerli bir yüzük takarım." dedi sanki biraz canım yandı sanki söylediği ağır geldi. Tam gidecekken kolumdan tuttu hızla küçük bir öpücük kondurdu dudaklarıma hemen geri çekildim "Bu da neydi şimdi neden öptün?" Dedim Kamer küçücük bir tebessümle "Buda benden sana veda öpücüğü olsun." dedi gitti.

H17

Ne kadar zaman sahilde oturdum bilmiyorum. Belki dakikalarca belki saatlerce ama şunu biliyorum ki bundan sonra her şey daha iyi olacak. Kamer gittikten sonra kendimi biraz özgür biraz yalnız hissettim sanki o eksik bir şeyleri tamamlıyordu yada ondan tapılası gözlerinden etkilendiğim için öyle sanmıştım. Telefonumu çıkartıp saate baktım okulun kapanmasına 3 saat vardı annemi dinleyip sağlam adımlarla o okula ayak basacaktım tabi önce şu anneme saldıran şerefsizi halledeceğim.

Annemin çalıştığı yer sahile yakındı çabucak ulaştım iş yerine. İş yeri kocaman bir villaydı. Annem o villanın temizliğinden sorumluydu. Kapıyı çaldım açan olmadı tekrar çaldım tekrar ve tekrar en sonunda şık giyimli bir çalışan açtı kapıyı "Kusura bakmayın ben mutfaktaydım duymamışım çalışan eksikliğinden dolayı yetişemiyorum her şeye." dedi sonra aklına bir şey gelmiş gibi devam etti "Siz yoksa iş için mi geldiniz bayağıda gençsiniz ama olsun bu aralar yoğunluk var yıl dönümü partisi olacak buyurun gelin." dedi ve içeri girmem için kenara çekildi bu sandığımdan kolay oldu.

Eğer bir çalışan gibi içeri girersem işim daha kolay olabilir. Davet günü o şerefsiz adamı rezil ederim. Beni içeri davet eden kadına dönüp "Ben öğrenciyim biliyorsunuz ki bugün çarşamba daha iki gün daha var okulun tatil olmasına okul varken çalışmak çok zor hafta sonları gelsem olur mu?" dedim kadın düşünür gibi bekledi "Aslında bunu kabul etmezdim ama çok yoğun olduğumuzdan tamam kabul ediyorum zaten davet pazar günü cumartesi erken saatte gel." dedi gülümseyerek.

Teşekkür edip evden çıktım taksiye binip okulun adresini söyledim saate baktığında 2'yi gösteriyordu. Taksici trafik olmadığından çabucak beni gelmek istediğim yere ulaştırdı. Parayı ödeyip arabadan indim. Derste olmalıydılar dışarda kimse yoktu sadece güvenlik görevlisi vardı. Kafam dik sağlam adımlarla okula yürüdüm bekle beni Yüksel Tunç Anadolu Lisesi artık karşında sağlam bir Mira var deyip artist artist yürürken düşecek gibi oldum ancak bu kadar olabilirdi benim artistliğim deyip güldüm güvenlik "Kızım iyi misin sen hadi çabuk sınıfına." dedi amca bana bu kız deli herhâlde bakışları atarak.

Okuldan içeri girip uzun koridoru aştım ve sınıf kapısının önüne geldim kapıya bir kere vurup içeri girdim bir şey söylemeye gerek duymadan yerime oturdum Kamer gelmemişti tam tahmin ettiğim gibi ders tarihti zaten kimse dinlemiyordu hocada beni umursamadı ve kendi kendine ders anlatmaya devam etti. Kafamı tahta sıraya koyup düşünmeye başladım Kamer gerçekten tüm okulu susturmuş olmalı sınıfa girerken bile kimse dönüp bakmadı laf atmadı. Bu şaşırtıcı bir şey hele önümdeki Mert dangalağının laf atmaması bu daha da şaşırtıcı bir şey.

Artık hayatımda Kamer diye biri olmayacak. Belki aynı sınıftayız ama yokmuş gibi davranacağım. Tabi okula gelirse. Bir an olsun beni sevebilme ihtimaline inandım ya ben çok aptalım yada o çok iyi bir oyuncu. Yaşadığım olaylardan dolayı dersleri çok aksatmıştım. Savcı olmak isteyen biri için bu çok kötü bir durumdu. Bir türlü derse veremiyorum ki kendimi keşke babam burada olsaydı o benim moralimi hep düzeltir destek olurdu annemde bana destek veriyor ama babam ayrıydı derler ya kız çocukları babaya düşkün olur diye aynen öyleydim bir başka seviyordum babamı. Onu kaybettikten sonra her şey daha bet daha kasvetli gelir oldu gözüme.

HİSSİZ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin