H30|Yeni Karar|

134 14 0
                                    

# Aydilge - Aşk paylaşılmaz

Özet...

Ateş kötü biri değildi hayatın getirileri onu bu hale getirmişti o sadece sevdiği kadına yapılanların intikamını almak istiyordu bu onun hakkıydı onu çok özlemişti canı çok yanıyordu öpüşmemizin ardından emin olmuştum bir an için olsa bile sevdiği kadın hayattaymış gibi yaptığında onun sevgisini dudaklarında dokunuşunda fark ettim. Arkama doğru döndüğümde Kamer yerinde yoktu. Umursamadım ama onun için korkuyordum endişeleniyordum çünkü ben bu gece sevdiği kadını kaybetmiş adamın gözlerinde ki intikam ateşini gördüm.

H30

Bir süre olduğum yerde oturduktan sonra burada kalmanın benim için bir anlamı kalmamıştı. Eğlendiğim dakikalar çoktan bitmişti. Ayağa kalkıp dans pistinde Nehir'i bulmaya gittim. Karmaşanın içinde onu fark edebilmem zor olmuştu. Bir elinde içki diğer elinde sigara gördüğümde şaşırmıştım normal zamanda sigarayı asla ağzına sürmezdi. Gerçi şu an çok normal bir zaman değil. Hemen yanına gidip elindekileri aldım. İtirazlar edip mırın kırın yapsa da onu dinlemedim. Gerçekten bilincini kaybetmişti. Bende çok içmiştim ama aklım yerindeydi Nehir'e kıyasla.

Taksi çağırmıştım. Dışarı çıktığımızda bizi bekliyordu. Nehirle birlikte arka koltuğa bindim. Taksiciye adresi verirken Nehir başını kucağıma koydu. Sanırım sonunda enerjisi tükenmişti. Gözleri kaplı şekilde sayıklıyordu. Bende geride bıraktığımız yollara bakıyordum. İçim buruktu. Kamer gerçekten beni sevmiyordu. Bunu Ateşle öpüşmemize bir tepki vermemesinden değil o adam ben istemediğim halde bana dokunurken müdahale etmemesinden anlamıştım.

Yolculuk boyunca Kamer'i düşünmekten kendimi alıkoyamadım. Gözümün önünden bir türlü gitmiyordu o kızla öpüşmeleri ama ona dair her şeyi unutmam gerekiyordu. O hayatıma giren yanlıştı. Onu geride bırakıp önüme bakmam gerekiyordu. Öylede yapacaktım.

Nehir yolculuk boyunca uyumuştu. Bende sesimi çıkartmadan camdan dışarıyı seyretmiştim. Sanırım taksici için fazla sıkıcı kişilerdik. Neyse ki yolculuk çok uzun sürmemişti. Taksiciye parayı uzattıktan sonra Nehir'i dürtüp uyanmasını sağladım. Tamamen ayılmasa da arabadan çıkarken ayakları kendini taşıyabilecek haldeydi. Sadece yer yön yetisini kaybetmişti. Bana tutunuyordu bende onu yönlendiriyordum. Sonunda eve ulaşmıştık. Demir kapıyı anahtarımla açtığımda ev karanlıktı. Meriç dediği gibi eve gelmemişti ama şu durum için böylesi daha iyiydi. Bizi böyle görseydi çok kızardı. Bir ton laf söylerdi. Bir an önce ayılıp kendimize gelmemize gerekiyordu. 

Nehir'i mutfaktaki masanın önündeki sandalyeye oturtturdum. İkimize birer Türk kahvesi yaptım. Nehir hiç sevmese de ayılmak uğruna hepsini içmişti. Daha sonrada banyo olup oturma odasına geçmiştik. Nehir "Başım çok ağrıyor ne ara o kadar içtim bilmiyorum." dedi eliyle anlını ovuştururken. Onda içkinin etkisi geçmişti ama baş ağrısı başlamıştı. Benim yaşananlardan sonra kafam yerine gelmişti Kamer'in beni sevmediğini bir kere daha anlamıştım.

Nehir'e, sarhoşken olan her şeyi anlattım. O da Kamer'in kılını kıpırdatmayışına şaşırmıştı. Sonra birden "Mira bence aslında bunu yaşaman iyi oldu bir kere daha Kamer'in doğru kişi olmadığını anlamış olduk." dedi. Haklıydı gerçekten de anlamıştım. Kafamı olumlu anlamda salladım. "Evet, beni sevmediğini doğru kişinin o olmadığını bir kez daha anladım. Artık kendi yoluma bakma zamanım geldi. Ateşte bana zarar vermeyeceğini söyledi.  Her şey yolunda. Okulun son dönemindeyiz 2 ay sonra sınav var artık kendimi toplama zamanı savcı olmak istiyorum ve bu kolay olmayacak." dedim Nehir hemen lafa girip "A evet doğru savcı olmak istiyordun hep bende moda tasarımcı umarım bu sene kazanırız yurt dışına da çıkarız üçümüz sen ben Meriç hep hayalini kurduğumuz gibi hatta yarın okulun kurslarına kalalım." dediğinde gülümsedim. O kadar tez canlıydı ki hemen heves edinip her şey olsun istiyordu "Neden olmasın okul çıkışı etütlere kalmak çok mantıklı. Hafta sonlarında kütüphanede çalışırız." dedim onun heyecanına ortak olup.

HİSSİZ +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin