Bölüm 17

4K 128 3
                                    

Kısa süren bir öpüşmenin ardından Rüzgar beni kollarıyla boynuna çekti. Sadece iyi geceler dedi ve birkaç dakika sonra nefes alışverişleri yavaşladı. Böyle bir durumda nasıl uyuyabiliyor diyecektim ama bu çocuk benim hayatımda gördüğüm en rahat insandı. Boynundayken kokusunu alabiliyordum. Teninin sıcaklığı yüzümü alev alev yakıyordu. Ve kolları sanki yıllardır bana sarılıyormuş gibi beni sarıyordu. Ona bu kadar yakın olmak korkularımı tazeledi. Birilerine bağlanmak gibi bir problemim olduğunu düşünüyorum öyle ki hala ara ara ilk aşkım aklıma geliyor. Kısa süren bir ilk aşk olsa da hala o günleri özlüyorum ve şu an birlikte olsaydık acaba nasıl olurdu diye düşünmeden edemiyorum. Ama bunlar sadece bazen oluyor eskiyi özlediğimde. Şimdi yanımda yatan adama aşık oluyorum ve bu adam güvenilmez, çapkın, yakışıklı ve çok zengin. Yani tam da bir ilişkiye başlamayı korkacağınız türden bir erkek. İlişki demişken kızım adam sana benimle çıkar mısın diye sormadı. Sadece etrafta kimse yokken sana sevgilimmişsin gibi davranacağım dedi. Sende kalkmış yok bağlanmaktan korkarım yok böyle adamla ilişkiye başlanır mı falan diyorsun. Ne kadar aşık olmaya başlamış da olsam benim bir gururum var, köle olduğum yetmezmiş gibi bir de metres gibi gizli saklı sevgili oyunlarına falan gelemem. Adam senden hoşlanıyor olsa zaten direk seni istediğini söyler böyle oyunlara başvurmaz, sense hala teninin ne kadar güzel koktuğunu düşünüyorsun. Ama biz insanlar böyleydik işte. Sonunun mezarlığa çıkacağını bildiğimiz yolu elimizde umutlarla yürürüz. Sonrasında yaşanılan her şeyi kuru bir toprağa gömer, göz yaşlarımızla sular bu kez acılarımızla o yoldan geri döneriz. Üzerinden belli bir zaman geçtiğinde ise gömdüğümüz hatıraları anımsar en güzel çiçekleri bırakırız yaşanmışlığa. Sonumun böyle olduğunu bile bile yürüyecek miydim bu yolu. Sonu hüzündü hüsrandı ama bu adam neden bu kadar güzel kokuyor. Düşüncelerimi etkiliyor sıcak göğsü beni sarmalayan kolları. Uyur muydum kollarında? Belki uyurdum. Ama uyuyamadım güneş tamamen kendini gösterene kadar uyanık kaldım. Bu anı bir daha yaşayamayacağımı düşünerek onu izledim. Uyurken bile yakışıklıydı, böyle bir adamın benimle olması zaten imkansızdı. Onun her şeyi vardı benimse hiçbir şeyim yoktu. 

"Bu kadar yakışıklı bir yüze çok sık rastlamazsın, bakabildiğin kadar bak"

Gözlerini yavaşça araladı.

"Gerçekten uyanır uyanmaz güne böyle mi başlıyorsun?"

"Nasıl başlıyormuşum" dedi

"Tam bir ukala olarak " dedim. Yüzü düşmedi aksine gülümsedi. Bir an kalbim duracak sandım. 

"Sende güne çirkin ördek yavrusu olarak başlıyor olmalısın " dedi

"Çok komiksin. Artık gidebilir miyim evime?" 

"Hayır biraz daha odada kal halam hazırlansın çıkacağız direk. Biz çıkınca sende çıkarsın"

"Off çabuk gidin o zaman kedim evde beni bekliyor ilacını vermem gerek"

"Artık bu bahanenin arkasına saklanmasan  mı sevgilim? " Aramızdaki mesafeyi kapattı tam dudaklarıma doğru geliyordu ki yorganı başıma geçirip altına saklandım. 

"Benimle oyun oynama salak, senin oyuncağın yok burada"

"Yorganın altına saklanınca benden kurtulabileceğini mi sanıyorsun gerçekten?" Kıkırdamasını duydum.Hareket ettiğini hissedebiliyordum. Yorganı sertçe tuttu ve çekmeye başladı. Ona direnmeye çalışıyordum ama çok güçlüydü yorgan parmaklarımın arasından kayıp gidiyordu.

"Rüzgaaar uyandın mı halacım hadi gel kahvaltı yapalım, geç kalıcaz bak"

Halasının sesiyle Rüzgar irkildi

AŞK KÖLESİ &(Sözleşme)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin