BÖLÜM 46

2.1K 86 7
                                    

Uzun uzun baktı bana sonra

"Abim iyi mi diye bakmaya geldim" dedi

"Şaka mı bu ? " 

"Hayır gayet ciddiyim "dedi bir taraftanda göz ucuyla evin içine bakmaya çalışıyordu

"Ne o abin iyiyse sen mi öldüreceksin? " dedim

"Abimi neden öldüreyim ki?"

"Bilmem en son kanlı bıçaklı bir haliniz vardı, hani şu çocukluğunuzdan beri süregelen davanız"

"Çok fazla ve gereksiz konuşuyorsun" deyip bir çırpıda koluyla beni itekleyiverdi ve içeri girdi. 

Hala başım döndüğü için dengemi kaybettim neredeyse yeri yalayacaktım ki dengemi sağladım. 

"Oo haneye tecavüz mü, hem de beni darp ederek "dedim. Şöyle bir göz ucuyla bana baktı

"Partilerde sarhoş olup eve tanımadığın insanlarla birlikte dönersen sadece haneye tecavüz ile kalmaz bence bu durum" dedi be delici bakışlarını üzerimden çekip eve bakınmaya devam etti

"O ne demek şimdi abin yabancı mı?"

"Tanımadığına bahse girerim " dedi işaret parmağını uzatarak.

Eline dokunacak olmam bile içimi kıpır kıpır yaptı bende ufaktan sapık mıyım ne? Kendimi tuttum

"Seninle bahse falan girmeyeceğim, abin burda değil işte beni bıraktı ve gitti artık sende gidebilirsin " dedim. Birkaç saniye evin içine göz gezdirmeye devam etti. Sanki abisini arıyor gibi değilde uzun zamandır görmediği bir yere bakıyor gibiydi. Sonra kapıya yöneldi kapıyı açmadan önce bana baktı

"Çok fazla içip sarhoş olma bundan sonra beni endişelendiriyorsun "

"Sen benim için değil nişanlın için endişelen" dedim. Şimdi her şeyi anlıyorum bakışı attı

"Benim nişanlım falan yok "dedi. Güldüm

"Öyle mi? Selen'in parmağında ki kafam kadar tek taşında  bundan haberi var mı?" 

"Sana ne söyledi" dedi tekrar bana doğru gelerek

"Benim için bi önemi yok artık senden bir açıklama falan da bekliyor değilim, yani bana hiçbir şey anlatmana gerek yok gidebilirsin "

Yüzüme baktı baktı sonra başını çevirip mutfağa gitti. Tezgahta duran ketıla su koydu ve düğmesine bastı

"Napıyorsun sen?" dedim

"Daha önce kahve yapmak için hiç su ısıtmadın mı? "

"Sence şu an kahve mi sorunumuz?" dedim

"Kahve sorun olamaz olsa olsa çözüm olur " dedi ve eliyle koymuş gibi üst dolapın kapağını aralayıp kahveyi çıkardı. Mutfağa gidip sandalyeye oturdum ve kollarımı masaya dayayıp onun kahve yapışını izledim. Kupaları ince parmakları ile kavrayarak geldi ve karşıma oturdu birini bana uzattı. 

"Ne bu şimdi medeni bir şekilde boşanma konuşması falan mı yapacağız? A doğru biz evli değiliz anca ayrılabiliriz. Aaa bi saniye biz birlikte de değiliz ayrılamayız ki. Sahi biz neydik? " dedim 

"Elti olmadığımıza eminim " dedi 

"Baya komiksin " dedim

"Sen de çok karamsarsın" dedi

"Bu benim kutsalım " dedim kahveden bir yudum alarak

"Keşke bu kadar inat olmasan" 

"Keşke bu kadar umursamaz olmasan " dedim bende. Ne olursa olsun her şekilde sürekli birbirimize laf sokma çabamızdan asla vazgeçmiyorduk anlaşılan. 

AŞK KÖLESİ &(Sözleşme)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin