Satırarası yorum yaparsanız mutlu olurum 😊
Eve gelir gelmez eşyalarını bir kenara fırlattı Bahar. Kimseye bir şey demeden banyonun yolunu tuttu.
Suyun küveti doldurmasını beklerken de üzerindekilerden kurtuldu. Çıplak ayağı soğuk zemine değince içini bir ürperti kapladı.
Dolan küvete doğru bir adım attığında gözüne yan taraftaki fener çarptı. Yüzünde bir gülümseme oluşurken feneri eline aldı. Banyonun ışığını kapatıp dolan küvetin içine girdi.
Sol bacağını kendine çekip kolunu sardı. Çenesini de kolunun üzerine koyup feneri açtı.
Feneri yüzüne tutunca hücum eden ışık, gözlerini acıtsa da çekmedi. Feneri elinde oynarken kendini o günü düşünmekten alıkoyamadı.
'Baharın o tabutun içinde saatlerce kaldığı günden sadece bir kaç gün sonraydı. Baharın başında bekleme sırası Nazlıdan Yavuza geçmişti. Kuşkusuz en büyük destekçisinden birine...
Bahar başını Yavuzun göğsüne yaslayıp onun beline sarılmıştı. Yavuzda aynı şekilde Baharı sıkıca sarmıştı. Bir yandan da saçlarını okşamayı da ihmal etmiyordu tabii.
Birden kesilen elektrikle Baharın ağzından bir çığlık koptu. Aklına tabutun içine, kapkaranlık yerde, nefes alamadan kaldığı anlar gelince hızlı hızlı nefes alıp vermeye başladı.
Yavuz Baharın yüzünü avuçlayıp sakinleşmesi için baş parmaklarıyla yanağını okşarken,
"Şşş, korkma. Sadece elektrikler kesildi. Ben şimdi mum gibi birşeyler bulurum" dedi. Ardından ayağa kalktı.
Bahar hemen Yavuzun bileğini kavrayıp,
"Gitme. Ne olur gitme. Kokuyorum" dedi titreyen sesiyle
Yavuz tekrar Baharın yanına oturdu ve tekrar onun yüzünü avuçlayıp,
"Korkma. Sadece mum bulup geleceğim. Çok kısa sürecek" dedi