《Bölüm 24》Düğün

16.5K 905 207
                                    

24.Bölüm

Fiona bu nazik olmayan öpüşe karşılık vermemesi gerektiğini biliyordu ancak Arven'in dudaklarındaki ateş karşısında iradesini nasıl koruyabileceğini bilmiyordu. Vücudunun her zerresi Arven'in kıvılcımıyla bir ateş topuna dönüşüyor gibiydi, hem de daha az önce doruğa ulaşmış olmasına rağmen. Kendini daha önce hiç bu kadar arzu dolu hissetmemişti.

Ancak yine de karşısındaki adamın emrivakiliğini kabul etmeyi kendine yediremiyordu.

''Sen hayatımda gördüğüm en kaba ve en zorba adamsın!'' diye bağırdı zar zor dudaklarını kurtarabildiğinde. Arven kahkaha atıp tekrar eğildi ve kulak memesini dişleyip Fiona'nın pamuk ipliğine bağlı iradesine bir darbe indirdi ancak Fiona yinede hasar görmüş o pamuk ipliğine tutunmaya kararlıydı.

''Kalk üstümden!'' diye çırpınmaya başladı ve üzerindeki kaya gibi bedeni itmeye başladı.

''Kalk dedim!'' diye hırladı sonunda gücünü yettiremediğinde. Arven hafifçe geri çekildi ancak yüzünde tatmin olmuş bir gülümseme vardı.

''Bu hırçınlığını gece yatakta da bekliyorum'' dedikten sonra Fiona'nın dudağına hızlı bir öpücük bırakıp üzerinden fırlayıverdi ve Fiona'yı öylece bırakıp köye doğru ilerledi.

Fiona hırsından bağırıp çimleri yolup yumrukladı ancak bu sadece kendi canının acımasına neden oldu. Bu adama karşı yapabileceği hiçbir şey yoktu.

Derin birkaç nefes alırken gözlerini yumdu ve sakinleşmeye çalıştı. Az sonra hemen yanında gürül gürül akan derenin sesini ve hafif esen rüzgarda kıpraşan yaprakların hışırtısını işitmeye başladığında nefesi yavaşlamış, sinirden ateş basan yüzü soğumaya başlamıştı.

Az önce Arven'le sevişmişlerdi! Evet... Fiona bunu yaptığına inanamıyordu. Ayrıca Arven gibi bir adamın kedisine bu denli nazik davranacağını da düşünmemişti -son öpücüğe kadar. Her nedense bu zorbanın yatakta da kaba ve zorlayıcı bir adama düşünüştü ancak tam tersine, kendisine sanki naif bir çiçek gibi davranmıştı Arven. Bunu düşündükçe yüzüne yerleşen tebessüme engel olamıyordu.

Aslında çok kızgın ve öfkeliydi ancak bunun sebebi Arven'in kendisini zorlaması ve fikrini sormamasıydı. Belki önce köy meydanında duyurmak yerine kendisine sorsa, az önceki gibi içini açsa Fiona'nın tepkisi çok daha farklı olurdu... Belki...

Kabul eder miydi? Fikri yoktu ancak yine de bu denli öfkelenmeyeceğini biliyordu.

Ardından Arven'le evli olmanın nasıl bir şey olacağını düşünmeye çalıştı ancak bu konuda da pek fikri yoktu. Kendi alıştığı, bildiği dünyada olabilecek bir evlilik olmayacağının farkındaydı. Sam'den ayrıldıktan sonra bir süre çöküntü yaşamış ancak o zaman bile günün birinde mutlu bir evlilik yapabileceği, kendini sevecek, romantik anlar yaşatabilecek birini bulabileceğini düşünerek teselli olmuştu. Şimdi ise durum çok çok farklıydı. Arven'den romantik olmasını bekleyemezdi. Kendisini sevmediğini de biliyordu. Arven'in evlilik isteğindeki tek sebebin Freya'nın saçma sapan rüyalarından ve ikisi arasında oluşan fiziksel çekimden dolayı olduğunu da biliyordu. Bu Fiona'nın hayal ettiği bir evlilik değildi. Tabi şartlar da eskisi gibi değildi.

Bilmediği, alışık olmadığı bu dünya da şuan için gerçekten de Arven'in güvencesinde olduğu açıktı, bunu inkar edemezdi. Ancak ya bir gün dengeler değişir, Arven bir başkasını eş olarak seçerse ne olurdu? Eninde sonunda olacak olan buydu değil mi? O zaman Fiona ne yapacaktı? Bu dünyada kendine uygun birini bulabilme olasılığı imkansız gibi bir şeydi. Eğer Arven'i de kaybederse yapayalnız kalacaktı.

Diğer yandan Arven'le evli olmak ne kadar kötü olabilirdi? İç sesinin edepsiz yanı 'böyle sevişmeye devam ettikçe kötü bir yanı olmayacağı kesin' diyerek kıkırdadı. Yine aynı evde yaşayacaklardı ve hayatları şu an olduğu gibi devam edecekti. Tek fark ise geceleri vücutları sadece birbirini ısıtmayacak, aynı zamanda zevkin doruklarına da çıkaracaktı. Böyle düşünce aslında cazip bir fikir gibi geliyordu. Daha doğrusu Fiona kendini buraya ait hissedebilse cazip bir fikir gibi gelebilirdi. Gün gelip buradan, bu diyardan ayrılabileceği, bir şekilde kendi diyarına dönebileceği umudunu taşırken Arven'le nasıl evlenebilirdi ki? Arven neden bunu anlamıyordu? Neden düşünemiyordu?

AŞK'A YOLCULUK (Devam Ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin