20.''Gerçekten bitti."

893 52 49
                                    

Oh , okul , neden okulsun sen ? İnkar et MEB'İ , senin adın hapishane. 

-Bulut Shakespeare.

Okulu seven , öğretmenlerine saygılı olan Bulut'çuğunuzu bile bıktırdınız okuldan. Koy günde 8 saat edebiyatı , okulda yatıp kalkarım.

Geometri diye ders mi olurmuş ki ?

Hadi ordan.

''Bulut Barkın , tahtadaki soruyu çözmek ister misin ?''

''Siz çözseniz de olur hocam , aramızda lafımı olur ?'' Durumu kurtarmaya çalıştıkça dibe battığımı hissediyordum.

O kadar sorunun içinde , edebiyat dersi olmayan bir günde , geometri dersinin tam ortasında , yer katman katman ayrılsa , dibine balıklama atlasam , magmaya düşene kadar uyusam çok güzel olurdu.

Süper fikir ?

Süper fikir.

Maybe 'süper fikir' will be our always , sevgili içsesim.

Yani , ben geometriyi hayatımın neresinde kullanacağım ki ? diye ergen triplerine girmek istemiyorum ama , tam olarak öyle yapacağım.

Ben geometriyi hayatımın neresinde kullanacağım ki ?

Öğretmenleri cevabı muhtemelen şöyle olurdu ama yüzüme söyleyeceklerini hiç sanmıyorum ;

Hayatınızın baharında , Amerika'da yaşıtlarınız bardan bara koşarken , rock grupları kurarken sizin burda vektörlerin orjine uzaklığını hesaplayarak günden güne delirmenizin ve 4 sene kafa patlattığınız halde hayatınızın hiçbir kısmında hiçbir şekilde rastlamayacağınız işlemlerin sizin tüm hayatınız boyunca sadece bir kez yaşacağınız gençlik yıllarınızın içine etmesinin nedeni , hiç.

Çünkü sizi delirtmekten zevk alıyoruz yavrucuğum , öğretmenler odasında oturup dalga geçiyoruz sizinle , sadistiz biz.

Gibi cevaplar verebilirler tabi.

''Bulut, soruyu çözmek ister misin sorusu bir teklif değil , emirdi.''

Emir kim , siz bana çıkma teklifi mi ettiniz hocamcım ? demek istesemde , istemsizce yerimden kalkıp , en arka sıramdan tahtaya kadar ağır adımlarla yürüdüm.

Sinsi bir gülümsemeyle elindeki tebeşiri bana uzatan hocaya baktım. Nasırlaşmaya başlayan elleri tebeşir tozundan bembeyaz olmuştu.

Evet , sınıfımızda çoğu gelişmiş okulun aksine hala lanet bir yeşil tahta kullanıyoruz.

Tebeşiri alıp , ellerimin beyaz toza bulanmasına izin verdim. Arkama dönüp baktığımda , Esin kızarmıştı. Gülmemeye çalışıyordu çünkü gülerse tüm dikkatleri üstüne çeker ve büyük ihtimal müdürün odasına giderdi. Bunu ikimizde istemezdik.

Gözüm Enes'e kaydığında onun içinde durumun Esin'den farklı olmadığını gördüm. Gülerse müdürün odasını boylardı ve bunu tüm kalbimle istiyordum.

Ama o alay dolu kahkasını boğazına tıkmayı daha çok istiyordum.

Yüzüme sanki korkuyormuşum gibi bir ifade yerleştirdiğimde , öğretmenin dudakları daha keyifli bir şekilde kıvrıldı.

Soruyu çözmekten nefret ettiğimi biliyorsunuz hocam , soruyu hiç ders çalışmadan çözebilecek kadar zeki olduğumu değil.

Tebeşiri tuttuğum elimi kaldırıp , soruyu çözmeye başladım. Ilk işlemi doğru yaptığımı gören hocanın yüzü asıldı , sonra ikinci işlemi yapamayacağımı düşünmüş olacak ki , tekrar sırıttı.

Çilekli SütHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin