KARANLIK AŞK

Okulda ilk gün -2-

Ertesi  sabah mutlu ve huzurlu uyanmıştım ki babamın konuşmasıyla bi mutluluğun yerini kızgınlık ve üzüntü kaptı.Babam beni evimize en yakın ve bi o kadarda berbat olan lise ye yazdırmış.benim okulu bitirmeme zaten  bir yıl kalmıştı bari onuda beni güzel bir liseye gönderseydi ya.İşin en kötü yanı okulların açılmasına iki gün kalmış olması.Başlarda itiraz etsem de bu çabam boşuna çıktı.Kalan iki günde kendimi resmen eve hapsettim.dışarı çıkmak hiç içimden gelmiyordu.

Bugün okula gidecektim.Aslında o kadarda heyecanlı değildim.Yataktan zar zor kalktım.Mutfağa girmemle annem ve babamı görmem bir oldu.Kahvaltı hazırlıyorlardı.Onlar da benim gibi erken kalkmışlardı.''siz neden erken kalktınız ki?''dedim.''benim şirkette ufak tefek işlerim var onları halletmem gerek,annende çok ısrar etti oda benimle gelecek''.Ne! annemde mi çalışacaktı yani ''annemde mi çalışacak''diye sordum hafif üzgün ve şaşkın şekilde .''olamaz mı kızım,hem bence çok eğlenceli geçecek şimdiden heyecanlandım''dedi mutlu ve sevecen bir şekilde.Annemin böyle davranması beni az da olsa yumuşattı.İçim deki son umut kırıntısıyla tekrardan babama yalvarmaya başladım.''baba,lütfen beni o okula gönderme ne istersen yaparım ama gönderme hatta çarşıdaki okullara yürüyerek gider gelirim işler yerine oturduğunda da servis tutarız olmaz mı.''dedim.''asla öyle bişi olmayacak.Hem oda okul bu da okul ne fark eder.''dedi son umut kırıntımıda parçalayarak.Ama olsun pes etmek yok ada.''çok fark eder.Ben okulları araştırdım bu civardaki bütün okullar berbat ötesiymiş .Baba lütfen''dedim şansımı zorlayarak hem hangi anne baba isterdi ki kızının kötü okulda okumasını.''ada lütfen kızım üzüyorsun beni'' dedi.Gerçektende üzülmüştü.Daha fazla üzülmesini istemediğimden ''tamam babacığım senin için sabredeceğim dedim.Kahvaltımı yapıp hızla odama gittim.Askıdan hemen siyah beyaz kısa şortu mu çıkarıp giydim.Üzerimede pembe salaş bir sweatshirt giydim.simsiyah olan saçlarımı düzleştirip omuzlarıma dökülmesine izin verdim.Hafif bir makyajla yüzümü renklendirdim ve son kez aynanın karşısına geçtim.Oldukça güzel gözüküyordum.Hemen beyaz spor ayakkabımı giydim ve okula doğru ilerledim.Okula vardığımda iki katlı baya eski bir okul gördüm. Aman tanrım ben burada mı okuyacaktım yani.Okula adım atar atmaz meraklı gözler beni süzdü.Okulu inceledikten sonra çok erken geldiğimi anladım.Ön bahçenin en kıytı köşesine geçip duvara yaslandım.Hala merakla bana bakanlar vardı.Bana doğru üç kız yaklaştı.Aralarından sarışın olan elini uzattı''selam,ben güneş.''dedi.Gerçektende güneş gibi saçları var.kumral olanı çok güzel bir kızmış kıskanmadım değil yani.''bende burcu, aha bu da ırmak''dedi kaba bir şekilde.en sevecen bir şekilde''selam,bende ada''dedim sadece.Burcu lafa girip''bu okula yeni gelmiş olmalısın''dedi.''malesef''dedim ve der demezde pişman oldum ama onlar benim aksime çok eğlendiler bu sözüme ,birazda olsa içim rahatladı.Sonra güneş ve ırmak'ğı bir hoca çağırdı onlarda gittiler geriye ben ve burcu kaldık.''bu okul o kadarda kötü değil aslında alışırsın zamanla sadece erkeklerine dikkat etmelisin onlara karşı sert davran ki seni avlamasınlar.''dedi.Evet bu doğruydu çünkü geldiğimden belli erkekler beni yiyecekmiş gibi bakıyor.Zilin çalmasıyla okula girdik.Burcuyla beraber müdürün odasına gittik çok şanslıyım ki burcuyla aynı sınıftaydım.İlk günden iyi bir arkadaş edinmek beni çok mutlu etti.Sınıfa girdiğimde fazla kişi olmadığımızı gördüm ama sınıf berbattı resmen panolar kep yazılarla doluydu.Hemen boş bir sıraya oturduk.İlk ders güzel geçti sonrada beden dersimiz vardı zaten.Beden hocası şeyma hoca lacivert bir eşortman takımı giymiş ve saçını da üstten at kuyruğu yapmıştı.Yoklamayı alıp bizi serbest bıraktı.Burcu yanımdan ayrılıp voleybol oynamaya gitti ben ise sadece oturmak istedim.Dışarıda sıkılıp sınıfa gitmek için burcu ya seslendim ama beni duymadı.Yanına gitmek için doğruldum.Tam gidiyordum ki arkadan kolumu hızla biri kaptı ve beni ona dönmeye zorladı.Ona baktığımda masmavi gözleri beni delip geçti.Ne olduğunu anlamayarak  bir an afalladım sonra hızla kolumu ondan kurtarmaya çalıştım ama nafile çok sıkı tutuyordu.bir hışımla bağırdım''ne yaptığını sanıyorsun sen?''dedim''bırak beni!''diye bağırdım sertçe.''sakin ol bebek sadece tanışmak istedim''dedi ve kolumu nazikçe bıraktı.''canın mı acıdı''diye sordu.Bir an o kadar tepki verdiğim için pişman oldum.''evet,biraz''dedim.''özgünüm canını acıtmak istemezdim''dedi.Sonra beni baştan aşağı ağır ağır süzdü.Dudağının kenarı küstahça kıvrıldı.Tam konuşacaktım ki burcu beni bir hışım arkasına aldı.Geldiğinde nefes nefeseydi.Bir an ne olduğunu anlamadım ve ''burcu iyi misin ?'' diye sordum.Ama o benim soruma hiç cevap vermeden dik dik çocuğa bakıyordu.Adeta nefret ve kin kusuyordu.''ne istiyorsun lan kızdan ?''diye sordu.Bu ani çıkışı beni çok şaşırttı''sadece tanışmak istemiş,kaba davranmamalısın burcu''dedim''evet burcu arkadaşın haklı''dedi  mavi gözlü çocuk.''sen bu piçi tanımıyorsun ada''dedi sert bir şekilde.Bu şekilde küfür etmesi beni şaşırtsada sessiz kaldım''siktir git taner!''dedi burcu.Gözlerim şaşkınlıkla büyüdü bunlar nasıl laflardı böyle.''sana noluyor kızım ben adayla konuşmak istiyorum gider misin''dedi adı tanermiş demek.''beni deli etme lan hadi canım uza ''kaşlarıyla karşıyı göstererek.''sonra tekrar konuşuruz ada bu gereksiz kişi konuşmamızı bölmeyecek yere gidelim ama ''göz kırptı ama ben hiç cevap vermedim yüzüm ifadesizliğini koruyarak.''o gereksiz sana bi  tane patlatacak şimdi ağzını burnunu kırmadan yaylan olum''sertçe konuştu ve taner pis pis sırıtıp gitti.Ben ve burcu bir müddet sessiz kaldıktan sonra ilk sessizliği ben bozdum'' neden böyle davrandın ?''diye sordum.İfadesizce duvara yaslandı.''bak ada ,ben buraya geldiğimde senin gibi şanslı değildim. Utancımdan erkekleri tersleyemedim ve be bu duruma getirenler onlar,hepsi. Ama sen benim gibi savunmasız olma.Ben buraya geldiğim ilk üç hafta kabus gibi hayat yaşadım.Her gün ağladım buradan,bu okuldan nefret ettim.''bunları söylerken ağlamak üzere olduğunu anladım.Büyük bir nefes çekti içine ve yavaşça bıraktı.''ben sana söylüyorum işte kızım bu piçlerden uzak dur ,hele bu kişi Taner'se''dedi. Bir şey anlamadım ve kendimi durduramayarak konuştum.''niye onlara sert davranayım ki ben istemediğim sürece bana yaklaşamazlar.''gayet ciddi ve kendimden emin söylemiştim.''sen öyle san''dedi bir kahkaha patlatarak ve sözlerine devam etti''sana tanerden bir örnek vereyim mesela''aniden ciddileşti ve yine sert haline büründü''bu piç bir kıza takmıştı kafayı kızda bunu sevmiyordu belki bir iki sene bile peşinden koştu.Evet yakışıklı bir piç ama çok yılışık ilk  defa bir kız onu istemedi diye kudurup dururdu sinirden,her neyse en son kız bundan kurtulmak için onun önünde başka bir çocukla öpüştü.Bu salak ta hem kızı hemde erkeği yoğum bakımlık etti''oha!duyduklarıma inanamıyorum benimde ağzım açık kalmıştı. Hemen kendimi düzelttim''burada hapis diye bir şey yok mu ,şikayet etselermiş onlarda.''evet var ama aileleri şikayetçi olmasın diye tehtid etti.''tabi ya söylediğim şeyin ne kadar aptalca olduğunu şimdi anladım.Tanerinde bizi izlediğini görünce az da olsa korkmadım değil.Burcu tanere orta parmağını gösterdi ama nedense bu sefer hiç şaşırmadım.Taner bu duruma gülmekle yetindi ya bu çocuk çok tatlıydı aslında.''sana neden kızmıyor''dedim lafı ağzımdan kaçırarak.Tanerde o sırada tekrardan kafasını telefonuna gömdü.''çünkü adacığım bu boktan herif benim kuzenim''dedi.Zil çaldı ve biz zaman kaybetmeden sınıfa girdik.Sonraki dersler çok sıkıcı geçmişti.Eve dönerken burcuyla vedalaştık ve dümdüz evin yolunu tuttum.