11.Bölüm

9.1K 414 117
                                    

(Uzun bir bölüm ile karşınızdayım. İki hafta boyunca bölüm atmadığım için uzun bir bölüm yazdım. Ben böyle uzatıp destan yazmadan iyi okumalar deyip kaçıyorum.)

_______

sabah kapının kırılacakmış gibi çalınmasıyla uyandım. Sabah sabah kim lan bu? Hayır yani kardeşim böyle olmadı gel eve dozerle dal bari içinde kalmasın. Saate baktığımda çoktan 11 olmuştu bile uykumun içine sıçıldı. Küfür ede ede kapıyı açmaya gittim. Üzerime baktığımda sadece boxerla olduğumu gördüm. Giyinmek için geri dönerken kapının tekrardan vurulmasıyla sinirlenip bir hışımla kapıyı açtım. Keşke açmaz olaydım karşımda bir adet daş bir Yiğit abi duruyordu ve ben boxerlaydım. Hızla yüzüne kapatıp sırtımı kapıya dayadım. Bende imanlı biriyim lütfen yani. Doğruya lan bugün yiğit abi gelecekti ben beynime sokayım ya bir günde işe yara be kapının tekrardan vurulmasıyla aralayıp Yiğit abiye bakmaya başladım.

"Çekilsende içeri geçsem."

"Haaa?"

Göz devirip beni itekleyerek içeri geçti. Bende arkasından mal gibi bakıyordum. Aklıma dün çıkarıp her yere attığım kıyafetlerim gelmişti. Yiğit daşını itip hızla oturma odasına uçtum. Odanın her bir yanına kıyafetlerim dağılmıştı çorabımdan bahsetmiyorum bile, biri masanın üzerinde diğeride kapıdan girer girmez beni karşılıyordu. Pantolonum ise koltuktan sarkmış cebindeki herşey yere dökülmüştü. Tişörtümde koltukta duruyordu. Bir kıyafetlerime bir Yiğit abiye bakıp hızla etrafı toparlamaya başladım. Yiğit abi de arkamdan bana gülüyordu aferin bana çok güzel rezil oldum. Kıyafetleri hızla toparlayıp çarşaflarla beraber hızla odama koştum. Güne daha ne kadar kötü başlayabilirdim merak ediyorum doğrusu kıyafetleri dolaba tıkarken bir yandan da kış uykusuna yatmış Kağan'a bağrıyodum. Hayvan uyanmak bilmiyordu eşofmanlarımı giyip Kağan'ı dürtmeye başladım.

"Kağan kalk lan abin geldi."

Ölü gibi hala yatıyordu ciddi ciddi bu ölmesin amına koyayım. Burnuna yaklaşıp nefes alıp almadığına baktım. Hiç değilse ölüp başımı belaya sokmamıştı kulağının dibinde bağırmaya başladım "Kağan dünayayı uzaylılar istila etmiş bizi köleleri yapmak istiyorlarmış kalk lan." yerinden sıçrayıp saçmalamaya başladı.

"Uzaylıların bir gün dünyayı istila edeceğini biliyordum lan ama ben daha gencim en azındna ben yaşlanınca gelselerdi siktir ya. Hani lan nerde uzaylılar"

"Sen ciddi misin? Olum sen hangi dünyada yaşıyorsun? Kalk lan abin geldi uzaylı falan yok."

"Abim de bir uzaylı sayılır. Peki beni niye uyandırıyorsun kaşmer kılıklı şaziye"

"Benim abim değil senin abin farkında mısın? Kalk lan beyinsiz"

"Tamam sen git ben geliyorum."

"İyi tamam"

Odadan çıkıp oturma odasına girdim. Yiğit abi tekli koltuklardan birine oturmuş telefonla uğraşıyordu damarlı elleride ben burdayım diyordu. Bu eller bir insana ancak bu kadar yakışırdı. Saçları dağılıp önüne düşmüştü. ince parmaklarıyla saçlarını önünden çekti ama tekrar düştü. Eray kendine gel olum sen bir erkeksin oda bir erkek bak olum ikinizde erkeksiniz böyle şeyler düşünmemen lazım. Yiğit abinin sesiyle düşüncelerimi bir kenara ittim.

"Ne oldu?"

"Hiçbir şey"

"İyi Kağan burada yokken söyleyeyim geçen seferki olay tamamen bir yanlış anlaşılmaydı."

"Bende zaten çok farklı şekilde yanlış anlamdım yani"

Birden neden moralim bozulmuştu? Moralimin bozulduğunu belli etmemek için zorda olsa gülümsemeye çalıştım.

Benim Kahramanım (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin