İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... LÜTFEN YORUM VE BEĞENİLERİNİZİ ESİRGEMEYİN... YEDİ ÖLÜMCÜL GÜNAH'IN İLK KİTABINI DA FİNAL YAPTIK ARTIK... İKİNCİ KİTAP ÖFKE İLE SİZLERLE BERABER OLACAĞIM EN KISA ZAMANDA... ŞİMDİLİK JAGAN VE RUTH İLE SİZLERE VEDA EDİYORUM... BOL KEYİFLER...
Jagan orayı sanki kendi elleriyle bulmuş gibi rahatlıkla buldu. Genç kadın güçlenmişti ve Jagan ölmemişti. Yeterince iyi bir durumdaydılar ve Torin'i geri alacaklardı. Genç adam, Juvia'nın onları beklediği yere hemen kızın önüne indi.
Genç kız, sakin bir şekilde onlara baktı. Herhangi bir şey söylemeye niyeti yok gibi görünüyordu. Mızrağını adanın hemen ortasındaki suya doğru tuttu ve ani bir hareketle mızrağı savurdu. Su ikiye ayrıldı.
Suyun hemen dibinde ortasında başka bir ağaç duruyordu. Siyahın ve beyazın karışımlarından oluşmuştu ve çok nötr hissettiriyordu. Karanlık ağacın verdiği mutluluk ve güç hissinden zerre eser yoktu. Sadece ağaçtan yükselen nabız sesi vardı.
Tek bir nabız...
Ruth, iblis haline dönüştü ve kılıcını eline aldı. Jagan'ın her iki elinde kılıçları belirdi. Bir tuzak bekledikleri çok açıktı. Çünkü bütün deneyimlerinde bu olmuştu.
Juvia, dalgın bir şekilde ağaca doğru baktı. "Tuzak yok" dedi en sonunda dalgın bir şekilde. "Bu ağaç Punk Hazard'ın hapishanelerinden biri. Onun kendisi tuzak. Yakalandığınız zaman güçlerinizi emerek kendisini büyütür. En başında sadece bir tohumdan ibaretti."
Torin'in ve esir olan kızın güçlerini emerek bir ağaca evrimleşmişti. Jagan, derin bir nefes aldı ve ani bir hareketle ileri atıldı. Onunla beraber ağacın dalları Jagan'a doğru atıldı. Büyük bir güç ağaçtan yayıldı ve hissedilmeyecek kadar yok bir enerji şekillendi. Ağacın tepesinde korkunç bir yaratık halini alarak kükredi.
Jagan, dallardan geri kaçınarak ağacın kendisini tehdit olarak algılamayacağı bir yere kaçtı. Ruth, derin bir nefes aldı. Bu iş hiçte kolay olmayacaktı. "Punk Hazard'ın hapishanesi" diye mırıldandı. "O zaman siz de gardiyanlarısınız"
"Eskiden. Daha Juvia, hayatta değildi o zamanlar"
Bir zayıf nokta bulmaları gerekiyordu belli ki. O enerji her ne kadar hissedilmiyorsa da tehditkâr bir havası vardı. Genç kadın ani bir hareketle ileri atıldı. Dallar ona doğru atıldığında ve çirkin yaratık tekrar ortaya çıktığında durdu ve bütün gücünü kılıcına aktardı.
Kılıcı iki eliyle tutup hızla savurduğunda cehennemin karanlığından bir enerji dallara doğru bir yay çizdi. Dallara çarptı ve onları kırdı. Ancak kırılan dalların yerine yenileri çıkıp uzanmaya devam etti. Genç kadın, ikinci bir atış için hazırlandı. Ancak Jagan, ani bir hareketle onun önüne atıldı.
Erkek kılıçlarını salladı ve tıpkı Ruth'un ki gibi güç patlamaları yarattı. Ruth, kırılan dalların ani duraksamasından faydalanarak ileri atıldı. Ancak çok bir şansı olmadı. Bu ağaç gerçekten hızlı hareket ediyordu.
Genç kadın yakalanmadan bir an önce güçlü bir rüzgâr onu başka bir yöne itti. Ruth havada daireler çizerek uzaklaştı. Genç kadın ne olduğunu anlamaya çalışarak etrafına bakındı. Juvia, elindeki mızrağı hazır halde tutmuş ciddi bir yüzle ona bakıyordu.
Bu kız tuhaf bir şekilde savaşın içinde yer alamıyordu. Kardeşini kurtarmayı çok istemesine rağmen uzaktan yardımcı olmaya çalışıyor gibiydi. Jagan, derin bir nefes aldı. Bu böyle olmayacaktı. Uzaktan saldırılar bir işe yaramıyordu. Yakına girmeleri gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YEDİ ÖLÜMCÜL GÜNAH 1- ŞEHVET
FantasiaBu dünya üzerinde insanların kalplerini zehirleyen en büyük kötülükler hapsedildi. Cennet ve cehennem arasında binlerce yıldır süre gelen savaşlar nihayete erdi. En büyük tehdit olan Yedi Ölümcül Günah ise hapsedildi. Gece İblisi Jagan, efendileri t...