11.bölüm

550 44 36
                                    

Serdar gelip oturmuş Muratla biraz sohbet edip Nefiseyi izliyordu. Nefisenin sessizliği rahatsız olduğuna işaret ediyordu. Serdar Nefisenin yanındakı sandalyede oturmuştu. Ama Serdar bu defa direnecekti. Hafif eğilip kendi kendine oynayan Emire bakar.

Serdar: ufaklık. Elini hafif uzatıp Emirin eline dokunur. Emir başını kaldırıp çatık kaşlarla onu sesleyen adama bakar.

Serdar: oo baya sinirli. Serdar Emirin yanağını okşar. Emir bundan rahatsız olup mızıldar hafif.

Serdar: tamam sakin ol yakışıklı dokunmuyorum daha. Serdar ellerini hafif havaya kaldırır.

Nefise bu manasız konulardan sıkılıp sonunda pes eder.

Nefise: biz kalkalım artık. Nefise Emirin beresini takar. Murat Nefiseye bakar. Serdar sabahtan konuşmak için ne kadar laf atsa da Nefise hiç oralı olmamıştı.

Murat: peki bizde kalkalım o zaman ben hastaneye geçicem. Serdar kafa sallar. Daha birşey demez. Beraber masadan kalkarlar. Kafeden çıkıp Muratın arabasının yanına gelirler.

Murat: Serdar nereye gidiceksin? Serdar Murata bakar.

Serdar: eve geçicem. Nefise sinirle Murata bakar. Napmaya çalıştığının farkındaydı.

Murat: Nefiseleri sen bırak o zaman eve. Benim 12 de hastam gelicek. Yoksa seni yormazdım. Serdar anında kabul eder bu teklifi.

Serdae: tabi tabi ki. Arabam şurda gidelim. Serdar eliyle arkadakı arabayı gösterir.

Nefise: yok biz taksiyle gideriz. Serdar itiraz eder.

Serdar: hayır olmaz. Hadi gelin. Ver bana çantayı. Serdar Nefisenin elindeki bebek çantasını alır. Nefise öylece kalır. Bu adamın böyle direndiğini görünce ister istemez sinir oluyordu. Mecbur arabaya taraf giderler. Serdar çantayı arkaya koyar. Nefisede kucağında Emirle arkada oturur. Serdar öne geçip aynadan Nefiseye bakıp gülümser. Sonra arabayı çalıştırır.

Aradan biraz zaman geçer. Muzaffer kucağında Elayla kapıya yaklaşır.

Muzaffer: bebeğim uslu ol tamammı? Sadece 2 gün burda olmicam. Muzaffer Elanın saçlarını okşar.

Ela başını babasının göğüsüne yaslayıp sımsıkı sarılmıştı ona.

Ela: ama ben seni özlicem. Muzaffer güler.

Muzaffer: bende bebeğim. Ama konuşucaz telefonda. Vakit buldukca seni aricam. Muzaffer Elanın saçlarından öpüp yere bırakmak ister onu. Ama Ela boynuna öyle sarılmıştı ki Muzaffer geri çekilemiyordu.

Mahir: kızım hadi bırakta çabuk gidip çabuk gelsin baban. Mahir Elanın  Muzafferi bırakmadığını görüp kendince olaya el atar.

Ela: biraz daha benle kalsan. İş adamları sana kızıcakmı baba ?

Muzaffer: evet prensesim.

Ela: o zaman biraz daha burda kal. Onlarda kızıp  gelmesinler sende gitme. Muzaffer güler.

Muzaffer: ama o zamanda sana oyuncak alamam. Hem bak o mağazada gördüğümüz kucağına yerleşmeyen oyuncağı alıcam gelirken sana.

Ela: ben seni istiyorum oyuncağı değil. Ela ayağını yere vurup Muzafferden ayrılıp koşarak merdivenlerle yukarı çıkar.

Muzaffer: Ela. Bak babacım ama üzüyorsun beni. Nasıl gidicem ben şimdi? Böyle.  Mahir başını olunsuz anlamda sallar.

Mahir: hadi geçikiyorsun git. Ona bakma. Nefiseler gelince Emirle oynar. Seni unutur.

Muzaffer: Nerdeler ki? Muzaffer sabahtan sormak istediģi sorusunu sonunda sora bilmişti.

Mahir: arkadaşıyla buluşmaya gitti. Muzafferin anında kafasında soru işaretleri oluşsa da babasının yanında sakin kalmaya çalışır.

Muzaffer babasıyla vedalaşıp evden çıkar. Arabasına yaklaşır. Kapıyı açıp arabaya binmek ister. Ama ilerde gördüğü manzara dikkatini çeker. Arabadan uzaklaşıp villanın çıkış kapısına doğru gider. Hafif eğilip baktığında uzun boy bir adamın Nefiseyle konuştuğunu sonra eğilip Emiri öptüğünü görür. Gördüğü manzara onu öfkelendirirken sakin kalması imkansızdı.

Hızlı adımlarla Nefiselere yaklaşır. Serdar Nefisenin kolundan tutup birşey söyler. Nefise koluna bakar. Muzaffer Nefisenin yanına gelip Serdarın elini tutup Nefisenin kolundan çeker.

Muzaffer: noluyor burda ? Nefise Muzaffere bakar. İlk sinirlenir. Ama sonra Serdarın burdakı varlığı onu korkutur. Ya Muzaffer yanlış birşey yapardısa.

Serdar: Nefise. Serdar Nefiseden açıklama yapmasını ister. Hem o bu hesap soran adamı tanımıyordu.

Nefise: Muzaffer bey. Nefise eliyle Muzafferi gösterir. Muzaffer sert şekilde Nefiseye bakar.

Nefise: Mahir amcanın oğlu. Mahir amca babamın arkadaşı.

Serdar: haa tamam Murat bahs etmişti. Muzaffer Muratın ismini duyunca daha da çıldırır. Nefisenin erkeklerle bu kadar yakın olduğunu erkek arkadaşlarının olduğunu bilmiyordu.

Nefise: Serdar arkadaşım. Nefise büyük bir zevkle ve aynı zamanda büyük bir tebessümle Serdarı tanıtır.

Muzaffer birşey demez.

Serdar: o zaman ben gideyim. Konuşuruz.

Nefise: tabi konuşuruz. Konuşalım. Serdar arabasına binip ordan uzaklaşana kadar Muzaffer birşey demez. Araba gözden kayb olduktan sonra Nefise Emirle bahçeye taraf ilerler. Muzaffer arkasıyca gider. Nefise villaya taraf gitmek isterken Muzaffer kolundan yakalayıp çekiştirir onu.

Muzaffee: gel benle. Nefise kolunu kurtarmaya çalışır.

Nefise: napıyorsun. Çoçuk rahatsız bırak.

Muzaffer: çoçuk rahatsızdısa erkeklerle eğlenmeye gitmicektin. Evde kalıp çoçuğuna bakıcaktın.

Nefise: sanamı sorucam napıcağımı. Kendim karar veririm napıp napmicağıma. Muzaffer kapıyı açıp Nefiseyi içeri iter.

Nefise etrafa bakar. Etrafda tablolar vardı. Camın  önünde sandalye vardı.

Nefise: burası ?

Musaffer: atolyem. Muzaffer sert şekilde söyleyip kapıyı kapatır. Nefise kucağında Emirle ilk tablolara bakar. Ama sonra yavaşca cama yaklaşır.

Nefise: karşıdakı oda. Nefise Emirin yatağından dolabın renginden buranın tam karşısındakı odanın  kendi odaları olduğunu anlar.

Muzaffer: senin odan. Musaffer yavaş adımlarla arkadan Nefiseye yaklaşır.

Muzaffer: o gece seni gördüm. Duştan çıkıp saçlarındakı havluyu açıp ıslak saçlarını nasıl omzuna döktün. Muzaffer Nefiseye dokunmadan boynuna taraf eğilip minik öpücük bırakır boynuna.

Muzaffer: bekledim. Bornozu çıkarmanı. Duştan sonra uzaktan bile olsa vücudunu görmeyi arzuladım. Muzaffer elini Nefisenin eli üzerinde dolaştırır. Nefise şaşkınca Muzafferin dediklerini dinlerken bu adamdan kurtuluşunun olmadığını ama yinede uzaklaşması için burdan gitmeli olduğunu anlar. Burda kaldıkca Muzaffer ona ulaşmaya çalışacak ve her defasında farklı yöntemler denicekti.

Muzaffer: ama sen camdan uzaklaştın. Seni görmeme mani oldun. Ben senin vücudunu göremedim. Muzaffer Nefiseyi sert şekilde kendine çekip öfkeyle nefesini boynuna verirken daha sert şekilde öper boynunu. Emirse şuan rahattı. Az uykusu olduğu için gözlerini kapatıp yüzünü annesinin göğüsüne yaslayıp ara sıra yüzüne vuran sıcak nefesle uykuya dalıyordu.

~~~~ evet kısa bölüm. Çünki geçen ki uzun bölüme gelen az yorumlardan sonra hiç hevesim yoktu yazmaya. Ama yinede yazıp paylaşıyorum. Umarım beğenirsiniz.  Hikayeyi beğenmiyorsanız söyleyin lütfen. ~~~

Aşka YenilgiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin