MELEZ KARDEŞLER

15 bölüm

NARA P.O.V

Chanyeol:Siz bilirsiniz ama çok lezzetli.

Lalin:(gülümser,türkçe)Zıkkımın pekini ye inşallah.

Chanyeol:Afedersin anlayamadım. Birşey mi dedin?

Lalin:Hayır!

Sinirli gözlerle Jackson'a baktım. Kırmıştım sanırım. Bu duruma ben de çok üzülmüştüm.Ama çok dolmuştum birden patladım. Son olanlar sinirlerimi altüst etmişti. Derin nefes alıp konuştum.

Nara:Hadi ye lalin.

Lalin:Yemem. Sen de yeme.

Nara:(Fısıldar) Deymez bunlara. Ye hadi. Nefes böyleyken bir' de bizim hastahanelik olmamız iyi olmaz. Zaten ortalık yangın yeri.

Lalin:Tamam. Yiyeceğim,ama siz istediniz diye değil bay Chanyeol.

Chanyeol:Siz yemeğinizi yeyin de. Kimin için yediğinizin bir önemi yok.

Yemeklerimizi bitirdikten sonra arabaya gitmiştik. Bütün yol boyunca kimse konuşmamıştı.

Şehirden bayağı uzaklaşmıştık. Arabada koca bir sessizlik vardı. Kimse konuşmuyordu hele ki arabayı kullanan Jackson.

Bu durum canımı sıkıyordu. Ama çok kızgındım. İlk adımı atmaya da hiç niyetim yoktu. Derin bir iç çektiğimde Lalin bana baktı.

Lalin:Nara iyi misin?

Diye sorduğunda dikiz aynasından bana bakan bir çift gözü farketmiştim.Bana bakıyordu. Böyle gözlerle bakmasın'ın sebebi neydi? Endişe? Sevgi? Telaş?
Hangisi?

Nara:İyiyim. Yok birşeyim.

Lalin:Tamam,ben şimdi Jung kook'u arayacağım,o birşeyler ayarlar.

Nara:İyi fikir,onun kolu uzundur.

Chanyeol:Jung kook da kim? Tanıyor muyuz?

Lalin:Sizin tanımanıza gerek yok. Zaten biz yeterince tanıyoruz.

Chanyeol:Hayır yani şirkete gelmiştir görmüşümdür diye dedim.

Nara:Hayır siz tanımazsınız.

Jackson:Bizim de kolumuz yeterince uzun. Ne belli tanımadığımız.

Nara:İyi tanırsanız tanıyın bize ne? Hem tanıyorsanız neden soruyorsunuz? Çattık ya.

NEFES P.O.V

Gözlerimi araladığım da başımı koyduğum şeyin hafifçe inip çıktığını farkettim. Başımı kaldırmadan yukarı doğru baktım. Bu Hoseok'tu.

Dün ne olmuştu bana? Hiçbir şey hatırlamıyorum. En son karnıma giren sancıyla kıvranıyordum. Peki ya sonra? Hayır hatırlayamıyorum ama bu manzara o kadar güzel ki. Boynum tutulana kadar böyle kala bilirinim. Belimde hissettiğimle bedenim titremişti. O kadar güzel uyuyor ki bebek gibi. İnsan uyandırmaya kıyamaz şuna bak.

Ben onun yüzünü ezberleyip aklıma kazırken o kıpraşmaya başlamıştı. Uyanıyor sanırım. Hemen uyuyor numarası yaptım. Şu günlerde yalana bayağı alıştın sen diyeceksiniz ama valla bilerek yapmıyorum.

Mecburum ne yapayım? Şimdi ben numara yapmazsam uyanınca ikimiz için de utanç verici olacak. Şu poza bakarmısınız benim başım onun göğüsünde. Onun sol eli belimi sarmış durumda,sağ eliyse sırtımı sarmış durumda. Ve aramızda hiçbir şey yok. Adam benim patronum lan!

Hemen gözlerimi kapatdım.

HOSEOK P.O.V

Gözlerimi açtığımda göğüsümde huzur veren ağırlığa odaklandım. Uyuyordu. Çok güzeldi.