0.35

1.3K 69 13
                                    

Yeni bölümm 👋

- Hasretinle Yandı Gönlüm -

Lütfen şarkıyı açmayı unutmayın🌸

"Beni hâla seviyorsun öyle değil mi ?"

Sorduğu soru zorlukla yutkunmama sebep oldu. Gözlerimi ondan çektim, kafamı çevirdim. "Ben kimseyi sevmiyorum." diye mırıldandım boğuk bir sesle. Alaycı bir gülüş sergiledi, daha sonra ayaklandı.

"Öyle olsun"

Kafamı kaldırdım, göz göze geldik. Tekrar kaçırdım gözlerimi. Bir süre baktıktan sonra o da gitti. Derin bir nefes verdim. Anlamıştı değil mi ? Hâla onu sevdiğimi anlamıştı.. Kafamı iki yana salladım, anlasa ne değişirdi ki ? Hiçbir şey. Sadece bir hiçbir şey. Oturduğum yerden kalkıp çöpü elime aldım. Denis'i görünce çöpü unutmuştum. Çöpü atıp eve geri dönmüştüm. Saat gece yarısına geliyordu. Odama gidip kendimi yatağa teslim ettim..

Sabah okula geldiğimde şaşırtıcı şeylerle karşılaşmıştım. Emir geçen gördüğümüz çocukla konuşuyordu. Çocuk düz ve soğuk bir ifadeyle Emir'e bakarken, bizim ki sinirli ifadesini saklıyamamıştı. Hızla Emir'in yanına gitmiş ve koluna girmiştim. Emir beni fark edince çocukla konuşmayı kesip bana 'sen git' demişti ama ben dinlememiştim. Çocuğun gözlerini üzerimde hissedince ister istemez çocuğa bakmıştım. Boş bakışlarla bana bakarken Emir fark etmişti. "Çek lan gözlerini !" diye kükremişti.

"Emir !" diyerek sitem ettim en sonunda.

"Yürü gidelim Allah aşkına, ne yapıyorsun ?"

Emir'in kolundan çekiştirmeye başlamıştım. Emir sinirle kolunu kendine çekti ve gözlerini çocuğa dikti bir kez daha.

"Kimse benim kardeşim dediğim kıza bakamaz ! Hele ki yanımda."

Çocuğun gözleri bir kez daha beni buldu, kaşları havalandı. Bakışlarında ki şaşkınlığa anlam verememiştim. Gözlerimi ondan çekip Emir'e çevirdim. "Hadi Emir, gidelim.." diye mırıldandım bir kez daha. Emir gözlerini çocuktan çekip bana baktı, kafası salladı belli belirsiz. Gözlerini benden çekip bir yere odakladı. "Bu sikik herifin ne işi var burada ?"
Sorusu üzerine kafamı çevirip baktığı yere baktım. Tabiki Denis'i görmeyi beklemiyordum. Yüzü yine ifadesizdi, düzdü. Okul kapısından içeri girerken gözleri her yerde gezniyordu. Birşey ararmışcasına... beni. Bu düşünce yutkunmama sebep oldu. Sonunda delice etrafta gezinen gözleri beni buldu. Kısa bir bakışma geçti aramızda. Felaket. Bakışmanın arkasında ki anlam buydu. Felaket. Belki de dün için gelmişti buraya. Belki cevabım onu sinirlenmişti. Elbette sinirlendirecekti. Bir türlü dile getiremesem de beni seviyordu. Derin bir nefes verdim, gittikçe yaklaşıyordu. Kızların gözleri üstündeydi. 'Bu da kim' gibi konuşmalar geçiyordu aralarında. Göz devirme isteğimi geri teptim. Gözlerim bir kez daha onun gözlerini buldu. İşte son adım. Bir adım daha atacaktı ve bana ulaşmış olacaktı. Ama Emir buna izin vermedi. Beni geriye atarak, Denis'in suratına bir yumruk indirdi. Ağzımdan çıkan küçük çaplı çığlık sesine engel olamadım. Denis geriye doğru sendelendi. Tepki vermedi, karşılık vermedi. Emir bir kez daha vurdu. Yüzümü buruşturdum, kalbimden geçen sızı beni kendime getirmişti. Emir bir kez daha vurunce Denis yere düşmüştü. Emir vakit kaybetmeden Denis'in üstüne çıktı ve yumruk atmaya devam etti. Duramazdım. Daha fazla burada böylece duramazdım. Koşarak Emir'in yanına gittim. "Emir bırak !" diye bağırdım şiddetle. "Geri çekil Ayla !" diye karşılık verdi öfke dolu sesle. Kafamı iki yana salladım, delirmiş gibiydim. "Emir sana bırak dedim !" diye karşı çıktım bir kez daha. Emir yumruk olan elini gevşetti ve sinirden köpürmüş olan yüzünu bana döndü. "Bırak lütfen.." diye mırıldandım. Kaşlarını çattı, "Neden ?" dedi. "Neden onu bırakıyorum ?" İşte bu korktuğum bir soruydu. Bir sebebi vardı. Söylenemeyecek kadar kötü bir sebepti belki benim için. Kaçışım yoktu artık. Artık yolun sonundaydım.  "Seviyorum" diye mırıldanış çıktı dudaklarımdan belli belirsiz. Emir'in kaşları havalandı, duymuştu. Gözlerimi ondan çektim, bakamazdım. Artık onun gözlerine bakamazdım.

SEN HEP BENİMDİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin