Mekana vardığımızda duraksadım, derin bir nefes aldım. Hazır mısın Nefes Zorlu? Bu acıyı çekmeye, içten içe kahrolmaya var mısın?
"Nefess ne yapıyorsun Hadi." Dedi sitem eden sesiyle Melis.
"Geliyorum."
Biz içeri geçerken, Cansular yerlerini bulmuştu bile. Yanlarına giderken Metin Abi durdurdu beni. Metin Abi mekanın hesaplamacısı gibi birşeyiydi. Bizle şakalaşırdı. Onu da bir baba gibi görüyordum.
"Nefes? Kızım nerelerdesin?" Diye başımı okşadı Metin Abi.
"Valla fırsat bulamadım Abi." Kırık bir gülümseme ile oradan ayrıldım.
Bizimkilerin yanına gittim. Köşede bir yerde oturdum. Kendimi ilk defa bu mekânda rahatsız hissediyordum. Resmen önümde sevdiğim adam ve sevgilisinin gülüşmelerini izliyordum. Etrafını izleyen Cansu'ya döndüm.
"Ee Cansu beğendin mi? Çok istiyordun¿"
"İdare eder ama ben buranın size ait olduğunu tahmin etmiştim." Dedi küçümseyerek.
"Burası zaten bizim gibi" dedi Melis.
"Hı hı anladım." Dedi Cansu.
Kendimi düzeltirken "Ee Nefes, okul nasıl?" Dedi Tahir.
Hafif bir gülümsemeyle "İyi nasıl Olsun?" Dedim ve devam ettim.
"Sen iş bulabildin mi?""Yok ya, herhalde abimle devam." Dedi Tahir.
"Anladım."
Ali ve Melis kendi aralarında fısır fısır konuşuyorlardı. Anlamamıştım hayırdır ya?
"Hooop siz ne ayaksınız! Fısır fısır konuşuyorsunuz?"
Ali panik olduğunu belli edercesine yerinde kıpraştı.
"Hiçç. Öylesine."
"Ha öylesine?"
"Aynen."
"İyi."
Etrafıma bakmaya başladım sıkıntıdan. İyice sıkmıştı beni bu ortam. Cansu zaten Tahir'e yaptığı yalakalıkla meşguldü. Ali ve Melis alttan alttan konuşuyorlardı zaten. Ne yapacaktım ben?
Cansu'nun etrafını kolaçan etmek amacıyla rahatsız bir şekilde etrafa baktığını gördüm. Neler oluyordu? Kesin bu kız da birşey var. O kadar eminim ki!
Ali garsonu işaret parmağıyla buraya gelmesini söylerken "E siparişleri alalım. Değil mi prenses?"
"Alalım."
Biz siparişleri alırken Cansu'nun hala etrafına baktığını gördüm. Bu bakış normal bir bakış değildi. Sanki birisinden kaçıyormuş gibiydi.
Siparişleri bekleyemeye koyulduğumuzda benim üniversite arkadaşım Burak'ın bu tarafa geldiğini gördüm. Çok çapkın bir çocuktu Burak. Çok fazla samimi değildik zaten.
"Nefes? Nasılsın?"
"İyiyim Burak. Sen?"
"İyi olmaya çalışıyorum." Dedi Cansu'ya bakarak.
Ben ve Melis durumu anlamış olacağız ki Melis kirpiklerini kırptı. Hayırdır manasında.
"Ben sizi burda ilk defa görüyorum. Kimsiniz?" Dedi Burak kısık gözlerle Tahiri süzerken.
"Cansu ben. Sevgilim Tahir." Dedi Göz teması kurmayarak. Anlamıyordum ne oluyordu bu kıza?
Burak ise sahte bir gülüş atıp yanımızdan ayrıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizli Olan
Teen FictionGenç kadın sevdasının yüzünden her geçen gün daha da yanıyor, kül oluyordu. Biliyordu sevdasının karşılıksız olduğunu... Belki de hep karşılıksız olacaktı. Kim bilir?