SİYAH HANÇER ( Tamamlandı)

🔥23.BÖLÜM🔥

-Boşver dünde sevilmemiştin..

Bölüm Şarkısı:Ben Sana Yandım-Nazlıcan Kübra Ulutaş

Keyifli Okumalar 💜

Bazı zamanlar vardı. İnsanın ruhunu paramparça eden bir zaman dilimiydi. Saatler durur,nefes alış verişleri kesilir, dünya dönmeyi bırakırdı. Herkes nefesini tutar ve olacakları izlemeye başlardı. Buda öyle bir şeydi işte...

Havada rüzgarın etkisine kapılmış bir helikopter ve içinde olan canlar vardı. Herkes kendini en kötü ihtimale hazırlamış,dua ediyordu. Hani hayat her zaman bize istediğimizi sunmazdı ya,şu anda da sunmamıştı.  Havada sallanan helikopter daha fazla dayanamamış ve kendini rüzgara teslim etmişti. Büyük bir hızla kendini yere bırakan helikopter çarpmanın etkisiyle alev almış yanmaya başlamıştı. Rüzgar bir yandan harlıyor, yağmur ise söndürmeye çalışıyordu.

İki doğal afet bir araya gelmiş kaderle oynuyordu. Biri ortadan kalkmalarını isterken diğeri daha erken olduğunu düşünerek kurtulmalarını istiyordu.

Peki ya o helikopterin içindekiler kaderle oynarsa nolur?

Kaderle oynamak mümkünmüydü acaba?

❣❣❣

Ankara havalanı büyük bir koruma kalkanı ile korunuyordu. Az sonra inecek olan helikoper büyük önem arz ediyordu. Sahanın dört bir yanını Pöh,Jöh,Mit, Bordobereliler ve özel korumalar koruyordu. Herhangi olası bir tehtide karşı hepsi gözlerini açmış,kartal gibi etrafı tarıyordu. Az sonra semalarda büyük bir ses duyuldu. Rüzgar pervanelere çarpıyor ve oldukça büyük bir ses çıkartıyordu. Helikopter sahaya iniş yaparken herkes saygıyla sıraya bile girmişti...

❣❣❣❣

Hoparlörden gelen yüksek ses duvarlara çarpıyor tekrar geri dönüyordu. Arbede çıkmış gibi insanlar bir oyana bir buyana koşuyordu. Beyaz önlükler kana bulanmış,ellerden yere kanlar damlıyordu.

"A Rh pozitif (+) kana ihtiyaç vardır. Acil kana ihtiyaç vardır."

Hoparlörden çıkan yüksek ses kulaklara ulaşıyor ama hiçbir şekilde geri dönüş alınamıyordu. Herkes kendi canının derdine düşmüş kimseyi umursamıyordu.

Oysa bir serum kan dahi bir canı geri getirebilirdi... Ama getiremedi,kimse umursamadı..

"Doktor Hakan Cefa acile çağrılıyorsunuz."

Henüz gençti. Daha 25 yaşında ,beyin cerrahıydı. Akıllı yağız bir delikanlıydı. Koridordan koşarak acile gitti. Acil... Acil tam bir vahşetti. Her yer kan içinde kalmıştı. Bir sürü doktor Hakan gibi Acil kapısında hazırda bekliyordu. Az sonra duyduklarıylada durumun ne derece vahim olduğunu anlamıştı.

" Helikopter düşmüş. Kaç yaralı var bilmiyoruz, buldukları hastaları buraya getiriyorlar."

Genç doktor derin bir nefes aldı. Dün akşamdan beri sürekli ameliyata girip,hayat kurtarıyordu. Bedeni yorgun düşmüş,göz altları morarmıştı ama onu görevi buydu. İnsanları yaşama döndürmekti...

Dün gece vakitlerinde şehirde ard arda silah sesleri duyulmuştu. Kimliği belirsiz binlerce kişi silahlarla sokağa çıkmış ve halkı taramıştı. Binlerce yaralı ve ölü vardı. Bütün hastaneler dolmuş, şehir dışına sevk yapılıyordu.