Dahiler Hastanesi

Bölüm 3: Hastane

Ailesinin onu başka bir okula yazdıracağı fikri ilk başta onu üzmüştü çünkü arkadaşlarından ve şu an ki okulundan ayrılmak istemiyordu ama orada gerçek bir yazar olup kitaplarını bastırabilecekse bir şeyleri feda edebilirdi. Eve döndüklerinde Lavin hemen odasına çıktı ve okuyucuları ile bu güzel haberi paylaştı. Birçok kişi çok sevinmişti.

Ailesinin böyle bir şey yapacağını hiç tahmin etmezdi. Sonunda yeteneklerini fark ettikleri için çok mutlu olmuştu. Ertesi gün erkenden kalkıp okula gitti. Arkadaşları her zamanki gibi kantinin oradaki masalarda oturuyordu. Lavin'i görür görmez hepsi ayaklandı.

"Neredeydin dün hiç haber vermedin endişelendik." dedi Gül telaşla. Arkadaşları da başlarını salladılar. Sonra hepsi masaya geri oturdular. Lavin arkadaşlarını daha çok meraklandırmadan anlatmaya başladı. Evet annesi ona hiçbir şey söyleme dese de arkadaşlarına bunu anlatmalıydı.

"Tamam anlatıyorum. Dün hastaneye gittik."

"İyide neden?" diye sordu Mert şaşkınca. Lavin başını biraz yere eğdi bunu anlatmak gerçekten onu utandırıyordu.

"Ailem deli olduğumu düşünüyordu bu yüzden beni psikiyatra götürdü." dedi. Arkadaşları şaşkınca ona bakıyordu. Onun deli olmadığını biliyorlardı ama ailesinin bu kadar ileriye gidebileceğini düşünmemişlerdi. Gül ve Nur hemen ona sarıldı.

"Çok üzgünüm." dedi Gül sarılırken. Mert de onu teselli etmek için bir şeyler söylediler. Lavin gülümsedi.

"Üzülmeyin çocuklar çünkü harika bir haberim var. Ailem doktorla konuştuktan sonra yeteneklerimin farkına vardılar ve beni başka bir okula yazdıracaklar." dedi.

"Gidecek misin?" diye sordu üzgün bir ifadeyle Nur.

"Biliyorum ben de sizden ayrılmak istemiyorum ama gideceğim yerde benim gibi birçok kişi var. Hem hafta sonları her zaman gittiğimiz kafede buluşabiliriz." dedi gülümseyerek. Arkadaşları da aynı şekilde gülümsedi sonra araya Kaan girdi.

"Ailen seni kandırıyor olabilir." dedi ciddiyetle. Lavin'in gülüşü solmuştu o da Kaan gibi ciddileşti.

"Neden kandırsınlar? Hem ailem bana asla yalan söylemez." dedi. İki genç kaşlarını çatmış şekilde bakışıyordu.

"Bugün buluşmaya ne dersiniz?" diye sordu Nur konuyu değiştirmeye çalışarak. Ortamın gerginliği hepsini rahatsız etmişti.

"Çok isterdim ama bugün yayınevi ile görüşeceğim sonunda bana geri dönüş yaptılar." dedi mutlulukla. Arkadaşları da onun adına sevinmişti biraz daha sohbet ettikten sonra zil çaldığı için derse gittiler.

Çıkış saati geldiğinde Lavin arkadaşlarıyla vedalaştıktan sonra yayınevi binasına doğru yürümeye başladı. Bir yandan da ne tepki verecekler diye düşünüyordu. Reddedilirse şaşırmazdı çünkü alışmıştı. Binaya vardığında içeriye girmeden önde derin bir nefes aldı. Sonra içeriye girip kapıdaki kadınla konuştu. Kadın onu bir odaya götürdü sonra kapıyı tıklatıp içeriye girdi.

Adam onu gördüğünde gülümsedi. Zaten sevecen biriydi. Siyah saçları dökülmüştü. İnce çerçeveli gözlüklerinin arkasındaki kahverengi gözlerinin içi gülüyordu.

"Gel otur Lavin." dedi. Lavin oturduğunda da hiç vakit kaybetmeden konuşmaya başladı.

"Kitabını okuduk, özgün bir çalışma olmuş." dedi sevecen bir sesle.

"Yani beğendiniz?" diye sordu emin olmak için.

"Evet beğendik hatta bayıldık! Son kontrolleri yapacağız. Yakında tekrar iletişime geçelim. Seninle çalışmaktan onur duyarız." dedi gülümseyerek elini uzattı.