Merhabalar yeni bölüm sizlerle, bu bölümün vote sınırı +20 arkadaşlar. Keyifli okumalar diliyorumm, bölüm sonu yorumlarınızı ve tahminlerinizi bekliyorum. Öpüldünüz :*
Sabahın köründe göz kapaklarıma vuran güneşle yerimde huzursuzca kıpırdandım. Perde açık mı kalmıştı gece yine? Doğu cephesi odanın zararları...
Benim kıpırdanmamla birlikte başka bir kıpırtı daha olunca gözlerim usulca açıldı. Uykunun eşiğinden yeni sıyrılmış bir şekilde karşımda bir çift göz kapağını oldukça yakınımda görünce çığlık atıp yere doğru refleksif bir şekilde ittirdim. Ama bir şeyi unutmuş olmalıyım: Belimde olan elleri.
Bu sayede ittirdiğim beden düşerken ben de onunla birlikte üzerine düşmüştüm. Yeni yeni aklım başıma gelirken canımın acısından da tam olarak nasibimi alıp tamamıyla uyanmıştım. Ama altımdaki bedenin benim canımın acısından daha fazla hasar aldığı belliydi. Çocuk uykusunda bile öyle sıkı tutmuş ki belimi. İttirdiğim anda onunla düşmeme sebep olmuştu bu büyük ve güçlü eller.
O da gözlerini açıp yüzünü buruşturduğunda çok yaratıcı bir küfür mırıldandı. Ardından ekledi. ''Sikeyim, ne yapıyorsun üzerimde?''
Bulunduğumuz duruma bakıp gözlerim irileşti. Kendimi yukarı doğru çekip yatağın üstüne çıktığımda o hala yerde anlamazcasına beni süzüyordu. Dün gece yavaş yavaş beynimde şekillenmeye başlayınca neden telaş yaptığıma lanet ettim. Onunla uyumayı kabul etmiştim sonuçta.
''Düştün.'' Diye bir yalan attım.
''Düştüm mü?'' diye inanmayarak cevap verdiğinde hızlıca kafamı salladım. ''Senin ne işin vardı o zaman üzerimde?'' Uyku sersemliğinden sıyrılıp sırıtmaya başladığında fesatlaşacağını anladım.
Attığım yalanı devam ettirerek konuştum. ''Sen çektin beni düşerken ben de üzerine kapaklandım.''
Yerde hala yatmakta olduğunu akıl edip yavaşça yerinde doğruldu. Hiç mi bir yeri acımadı acaba? İttim ve ittiğim yetmezmiş gibi bir de üzerine düştüm. Neyse ittiğimi bilmese de olur. Kaslardan işlemedi herhalde. O zaman sorun yok 😊)))
Hala ona bön bön bakarken yavaş yavaş vücuduna kaydı gözlerim. Ben bu vücutla mı uyumuştum dün?
Hiç mi fazlalık olmazdı bir insanın vücudunda? Ama onun yoktu. Onun yerine gayet seksi biçimde duran sixpackleri vardı. Ve kolları.. güçlü kolları olduğunu biliyordum. Gömleğinden görünüşü ve yahut da bileklerimden sürüklemeleri olsun hepsi zaten bunu destekliyordu. Ancak görüntüsü... daha fazla devam edemeyeceğim-
''Beni dikizlemeyi kes ufaklık.''
''Seni dikizlemiyorum Emir.'' Yine yeni yeniden yakalandın Nehir.
''O yüzden mi salyan aktı.''
''Şu egona bir şeyler yap da sussun artık..'' Gözlerimi kaçırdım. Kendi kendine güzel bir gülümseme sergiledikten sonra hiçbir şey dememeyi seçti.
''Ee kahvaltı hazırlamayacak mısın? Bu nasıl misafirperverlik böyle?''
''Sen misafir olduğunu mu zannediyorsun? Ben seni davet etmedim ki." Duraksadım "Hem senin işin yok mu gitsene evine?'' Gece yatağıma konduğu yetmiyormuş gibi bir de kahvaltı hazırlamamı istiyordu.
''Şimdilik tek işim seni sinir etmek.'' Arsız arsız sırıttı. Dişlerini sökeceğim yakında.
Yatağıma sırt üstü uzandım. ''Git kendin yap, hazırlamıyorum sana kahvaltı falan.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nehirler Boyunca I
Teen FictionAnlaşamayan iki insanın yaptığı anlaşma ne kadar sağlam olabilir ki? Bu yolun sonu nereye gider bilemiyordum ama Nehirler Boyunca koşmaktan farksızdı..