Herkese merhaba, yeni ekip arkadaşımızı sizinle tanıştırmaktan gurur duyarım.
Yorumlarınızdan beni mahrum bırakmayın, müzik de linke eklenmiştir.
İyi okumalar tatlı okuyucular.... :)
***
Kuzgun Şehri yine bol karlı bir sabaha uyanmıştı.
Kral Valge, en güvendiği adamlarından birini yollamak için söz vermişti. Fakat bu çocuk neredeyse elinde büyümüştü ve onu severdi. Karısıyla konuştuğunda bu işten vazgeçmek üzere olduğunu bile söylemişti. Ancak "söz verdin ve Kuzgun Şehri kralı her zaman sözünü tutar sevgilim" dediğinde her şey açıklığa çıkmıştı. Haklıydı. Her zamanki gibi onu kendine getirmişti.
Tüm ömrü boyunca bir sürü karar almıştı. Bazıları olabildiğine yanlıştı. Bazılarının sonuçları kötü ve hatta savaşlı olmuştu. Fakat hayattaki en doğru kararının karısı olduğunu her zaman bilerek yaşamış ve uçurumdan düşeceğini düşündüğü her an onun tutuşuyla kendisine gelmişti. Güçlü bir kadın bütün erkeklerin hayali değildi. Fakat zaten bütün erkeklerin de yeterince akıllı olduğunu hiç bir zaman düşünmemişti.
Şimdi yıllarını geçirmiş olduğu sarayının koridorunda kendinden emin adımlarıyla yürürken, bu özgüvenin bile onunla geliştiğini biliyordu. Tanıştıklarında çok gençlerdi ve birlikte büyümüşlerdi bu kolay kolay kimseye uğramayan bir şanstı.
Koridorun sonundaki salon görüşme salonuydu. Rafael'e buraya gelmesini söylemişti. Zaten içeri adım attığında, orada bir duvar gibi dikiliyor olduğuna da şaşırmamıştı. Her zaman dakik ve keskindi. Bir buz kadar soğuk ve bir duvar kadar sertti. Bir su kadar kurnaz ve bir karınca kadar çalışkandı. Bir kurttu. Bir kurt kadar da zekiydi. Bir avcı ve gerçek bir emir eriydi.
Gözleri açık griydi ve hızlıca sizi dikkate zorlardı. Üstleri uzun olan saçları düzgünce arkaya taranmış ve saçının kısaltılmış olan yan kısımları sayesinde kendini daha da gösteriyordu. Parlak bir siyahtı.
- Kahvaltı yaptın mı Rafael?
- Evet efendim.
Rafael kralın sesiyle hızlıca ona dönmüştü. Kahvaltı yapıp yapmadığını umursayan bir kralla büyümüştü. Ailesinden uzak büyüyen her druidin ya da askerin başına kolay kolay gelen bir şans değildi. Kral Valge eliyle koltuklardan birine oturmasını söylerken, hafifçe gülümseyerek kendisini tam karşısındaki koltuğa bırakmıştı. Güçlü bir kraldı fakat yıllar geçtikçe yaşlanıyor olduğunu daha çok gösteriyordu sanki. Enerjisinden bir şey kaybetmemişti yine de gözlerindeki yorgunluk bunu saklamakta zorlanan en beceriksiz yer olmaya devam ediyordu.
- Şafak ile tanışmıştın değil mi?
- Evet efendim, yakından tanımıyorum fakat sizin güvendiğinizi biliyorum.
- Evet, güveniyorum ve iyi bir dost olduğuna inanıyorum. Akıllı ve güçlü bir adamdır. Onunla birlikte aynı yolda yürümek büyük bir sınavdır.
Rafael bu sözlerin arkasından ne geleceğinden emin olamaz bir şekilde tek gözündeki bandajı düzelterek bakmaya devam etmişti. Konuşması gereken yerde konuşurdu fakat insanlar konuşması gereken yerler konusunda genelde yanılırdı. İnsanlar çoğunlukla susması gereken yerleri de konuşarak geçirirdi. Rafael susmayı severdi. Bir kurt, sessizliği severdi. Dinle Rafael, her şeyi iyi dinle.
- Efsuncunun çıkacağı yeni bir yolculuk var. Druidleri de yakından ilgilendiriyor aslında. Sizin için vereceği savaşlardan birine girecek. Yakın zamanda uzun yıllardır onunla çalışan şahincileri kaybetti. Bu yüzden birine ihtiyacı var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çöl Hırsızları 2 - "Buz Mavisi Gölge" (Devam Ediyor)
FantasyÇöl Hırsızları birinci kitapta Beyaz Prens ve diğerleriyle savaşarak, Çöl Şehri'nin hakkı olan varisi bulmasına yardım eden ekibimizi bu sefer daha da karanlık anlar bekliyor. Athena yönetimi anlamaya çalışıp, kendini dış şehirlere kabul ettirmeye...