√ 45. BÖLÜM

17.6K 1K 166
                                    

Ezginin Günlüğü - İnsan Sever Bir Kere

Keyifli okumalar...
🌹

Yıllar evvel hayalini kurduğum bazı anlar vardı. Ben hazırladığımız yemekleri masaya yerleştirirken, annem, halam ve Devran Hanım da kendi köşelerinde oturmuş dedikodu yapacaklardı. Kızım olursa kızımın saçlarını okşayıp güzel örgüler yapacaklardı. Babam ve Duhan'ın babası karşılıklı tavla atarlarken, dayım bir babamdan yana olup bir de Duman babamdan yana olacak ortalığı kızıştıracaktı. Mangalı bitirdikleri için geriye benim Çağla'yla beraber masayı hazırlamam kalacaktı. Biz her pazarı beraber geçiren ailelerden olacaktık. Duhan bir köşede oğlumuzla top peşinde koşarken oğlumda kızımda arada oyunlarına ara verip ışıltılı gülümsemeleriyle bana el sallayacaklardı.

"Anne bak!" ile başlayan bir sürü cümle kuracaklardı.

Böyle bir anım hiç olmadı. Ailelerimiz birbirleriyle tanışmadı. En fazla kurduğum iki çocuk hayali olmadı. Olmamasını da tercih ediyordum. Dünya güzeli üç canavar kucağıma doğduğunda mutluydum. Bir çocuğun eksik büyümesini engelleyip ona bir baba vermek benim için yeter de artardı. O çocuk beni hiç annesi olarak kabul etmese de ben o çocuğu hiç canavarlarımdan ayırmayacaktın.

Belki annemler karşılıklı oturup dedikodu yapamadılar, babamlar tavla oynayamadı ama ben şu anımı yaşamaktan mutluydum. Sevdiğim adamın her zaman yanımda olacağını biliyordum. Canavarlımın, anne bak yerine bir baba istiyoruz, demelerini seviyordum. Varsın o zaman yaşanmamış olsundu. Her şey şimdi başlasındı.

Devran Hanım ve Duman Bey karşımda dururken aniden ayağa kalkmıştım ama ne yapacağımı bilememektendi bu kalkışım. Başak'ın arkalarında durmasıyla kocaman bir orkidenin kucağında olduğunu fark ettim. Duhan'la bakışlarımız birbirine tutunurken onunda şaşkın olduğunu anlayınca tebessüm ederek Devran Hanım'a doğru yürüdüm.

"Hoş geldiniz." Devran Hanım'ın yanına gitmemle bana sarılan kadına ben de karşılık verdim. Geri çekildiğimizde Duman Bey'in bizi izlediğini gördüm.

"Siz de hoş geldiniz." Bana gülümseyen adam yanaklarımı öperken şaşkındım.

"Hoş bulduk Gelin Hanım." Duman Bey'in geri çekişmesi ile şok içerinde kalırken benim şaşkınlığımı anlayan Duman Bey kahkaha attı.

"Bu kadar şaşırma canım. Artık gelinimsin sen benim. Dünürüme geçmiş olsuna geldim." diyen adamla yardım dilenen bakışlarımı Duhan'a çevirdim.

"Ne demek bu Esmeray?" Babamın şaşkın sesiyle vücuduma şok dalgası tekrar yayılırken evlendiğimizi öğrenecekleri için tedirgindim.

"Merhabalar efendim. Ben Duman Özdemir. Duhan'ın babasıyım. Sizinle tanışmak bugüne kısmetmiş. Geçmiş olsun dileklerimizi sunmak için geldik. Ne de olsa artık dünür olacağız." Duman Bey'in rahat rahat konuşmasıyla yutkunup kendime gelmeye çalıştım.

Duman Bey elini babama uzatmış karşılık bekliyordu. Babam elini uzatınca tokalaştılar.

"Kızımı istemeyen kimselere vermiyorum efendim." diyen babamla ortam gerildi ve gerilimi yok etmek için Başak konuşmaya başladı.

"Abla, Duhan abinin ailesi orkide getirmiş ben bunları vazoya koyayım." kaçarak uzaklaşan Başak gibi keşke ben de koşarak uzaklaşabilseydim.

"Dedeciğim." diyerek koşturan canavarlar da
gerilimin geçmesini bekliyorlardı sanırım.

"O afacanlar." diyen Duman Bey'le gözlerim doldu.

Minik Kalpler Senfonisi  •TAMAMLANDI•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin