Ağzını Yerim [boy×boy] - TAMAMLANDI

47. teslim oldum

Melih

Gözlerimi yeni güne açtığım da nedensiz bir gülümseme vardı suratımda. Sonra aniden dün yaşananları hatırlayarak sağıma dönüp baktım.

Tanrımmm. Dünyanın en güzel şeyi şuan karşımda uyuyordu. O kitaplarda filmlerde falan dendiği gibi yüzünde meleksi gülümseme falan yoktu. Ağzı açık, kaşları çatıktı. Rüya görüyor diye düşündüğümden ellemedim. O uyanana kadar kahvaltıyı hazır etmem lazımdı ve bunun için acele etmem gerekiyordu.

Kalkarken yatağın yanında ki telefonlarımızı da aldım. Birisi arar falan boşuna uyanmasın diye.

Dün olanları hatırlayarak, nerdeyse her anı tekrar yaşayarak aşağı iniyordum. Hatırladıklarım ile yeniden sertleşmiştim. Şapşal bir gülümse eşliğinde kafamı aşağıdaki aletime eğerek "uslu dur. Dün onu çok yorduk. Sıranı bekle" dedim. Fark etmeden içimden değilde sesli konuşmuşum. Kendi sesime irkildim. Allahtan yalnızdım. Yoksa dillerinden kurtulamazdım.

Bir yandan kahvaltılıkları çıkarıp bir yandan da yapacağım omletin malzemelerini ayırıyordum. Telefona gelen mesajla kafamı dolaba çarpınca sinirle telefonumu elime aldım. Mesaj falan yoktu. Aklıma Fıratın telefonu gelince ona baktım. Şerefsiz Cihan antrenmanla alakalı birşeyler soruyordu. It sanki başka kimse yokmuş gibi sevgilime soruyordu.

Fırat mesajı okumasın diye direk sildim. Yaptığım işten memnun biçimde omlet yapmaya koyuldum. Sevdiği ne varsa hepsini tepsiye dizerek omletin olmasını bekledim. Oda tamamlanınca odaya doğru çıktım.

Sevgilim bıraktığımdan farklı pozisyonda uyumaya devam ediyordu. Ama artık uyanması lazımdı. Zevkli bir şekilde önce alnını, sonra burnunu, sonra dudaklarını öperek uyandırma girişimine girdim. Lakin uyanmayınca dudağında ki öpücüğü derinleştirdim. Inleyerek karşılık verince istemsizce sırıtmaya başladım.

Gözlerini açarak oda bana kocaman bir gülümseme bahşetti. Kenarda duran tepsiyi görünce ise boynuma atladı. "Daha güzel şekilde gün ayamazdı" dedi öpücüğün ardından.

Bundan önceki gün ve bugün hayatımın en güzel günü olabilirdi. Birlikte yaptığımız kahvaltının ardından duş aldık. Sonra birlikte sabah sporumuzu yaptık. Ardından alışverişe çıktık. Kendimize mükemmel bir masa hazırladık. Yemek yiyerek muhabbet ettik. Akşam film izleyip bol bol sarılıp öpüşdük. Evet bunlar her çiftin yaptığı şeylerdi ama benim için paha biçilmezlerdi.

Gece yatağa girdiğimizde her ne kadar onla tekrar birlikte olmak istesemde canının hala acıdığını biliyordum. Tüm gün bana çaktırmamak için uğraşsa da uzun yürüyüş sonrası adımları bile değişmişti. Israrla sırnaşmasına rağmen bu yüzden karşılık vermiyordum.

Dün bana hiç beklemediğim bir hediye vermişti. Açıkçası onla birlikte olduktan sonra nasıl olacağının çok önemi yoktu benim için. Lakin ergenliğimin ilk zamanlarından beri tüm fantazilerimde ben onun içindeydim. Lakin onlayken bunun lafını bile edemezdim. Bir erkeği sevmeye, beni sevmeye yeni alışmışken ondan bir de bunu beklemem haksızlık olurdu. O yüzden hiç tereddüt etmemiştim altına yatmayı düşünürken.