GÜL'ÜN SÜRPRİZİ - 44

27.8K 1.2K 7
                                    

Aslan gözlerini aralamakta zorlanmıştı. Bir kez daha o adamın yüzünü görmemek için açmamayı bile düşünmüş hiç çabalamamaya karar vermişti tabi eline bir el dokunup adını söyleyinceye kadar. Tanıdıktı ses. Tanıdık bir ahenk, tatlılık, yumuşaklık vardı. Günlerdir uyandırıldığı gibi değildi. Ne yüzüne çarpılan soğuk su ne de bedenine atılan darbeler vardı. Aksine elini okşayan, saçlarında dolanan bir el vardı. Sıcak, küçük, yumuşak ve yine tanıdık bir his.

“Aslan?”

“Aslan lütfen aç gözlerini artık. Bir saniye için bile olsa bana bak.” Diye yalvarıyordu ses.

“Lütfen Aslan.”

Genç adam ağır bir şekilde araladı gözlerini bir anda da kapaması bir oldu. Etraf çok fazla aydınlıktı. Kapatıldığı depo gibi karanlık değildi.

“Bir kez daha dene Aslan, lütfen. Yanındayım aşkım.”

Denedi. Yine zorlandı ama pes etmedi araladı gözlerini sonra tamamen açtı. İlk önce ışık sonra bembeyaz tavan girdi görüş alanına. Elini tutan elin sahibini görebilmek için başını yana doğru oynatmak zorunda kaldı. Ama boynundaki boyunluk ile zor olmuştu.

Ve bakışları nemli gözlere sahip aşık olduğu karısı ile kesişti. “Gül Nihal?”

“Benim aşkım, benim.” Genç kadının gözlerindeki nem yerini akan yaşlara terk etti. “Sonunda uyandın.”

Gül Nihal sevinçten ne yapacağını şaşırdı ama en çok istediği şeyi yapıp sevdiğine sarılamıyordu. Yeniden onun kollarına atılıp yerini alamıyordu çünkü zamanı değildi. Onun bedenindeki en ufak hasar bile iyileşmeden yapamazdı. Bu yüzden mecburen kocasının sağlam olan elini sıkarak yetindi.

“Kendini nasıl hissediyorsun? Ağrıların var biliyorum ama şimdi haber veririm yine serumuna ilaç katarlar.”

Aslan “Ayrılma yanımdan.” Dedi.

“Hemen geri gelirim. Böyle ağrı içinde kalmanı istemiyorum.”

“Bir süre dayanabilirim.” Karısına zor açılan göz kapağı, morarmış gözü ile bakış atarak “Elimi bırakma.”

Gül Nihal yeniden sandalyeye oturdu. “Asla bırakmam.” Diğer elini uzatıp “Gitmeden hemşireyi çağırayım o zaman.

”Hayır. Sadece seninle olmaya ihtiyacım var Gül Nihal.”

Kendisi içinde geçerliydi kocasının dileği. Sıkıca ellerini kenetledi kocasının eli ile gözlerine aşkla baktı. “Sensiz kaldığım her saniye azaptı benim için. Benim de tek isteğim seninle olmak. Senin yanımda olduğunu, olacağını bilmek ama her şeyden önce iyi olduğunu bilmeliyim Aslan. Kendimi iyi hissedebilmek için senin sağlığından emin olmak zorundayım.” Sandalyeden biraz öne kayıp başını kocasına yaklaştırdı.  

“Birkaç dakika da gidip gelirim. İzin ver Aslan. Ondan sonra tüm zaman bizim olacak.”

“Git.” Diyerek kabullendi genç adam. “….Ama ağrı kesici istiyorum uyumak değil.”

“Tamam.”

Gül Nihal hızla odadan çıkıp Orhan Bey ile Sümbül Hanıma uyandığını haber verdi. Oğullarının isteğine saygıları olan anne baba da sadece oğullarının iyi olduklarından emin olmak için beş dakika içeri girmeyi istedi. Böylece Gül Nihal doktora giderken onu yalnız bırakmayacaklardı.

Yine de bu beş dakika yirmi dakikaya çıktı. Her ne kadar karısı ile yalnız kalacağı dakikaları beklese de genç adam da anne babasını yanında görmekten mutluydu. Elif annesinin kendisinin arkasından rahatsızlanıp rahatsızlanmadığını da sormadan edemedi. Evlatlarına bakan dadısını da yanında görmek istemişti o an. Ama annesi onun dillendirmediği bu isteğini anlamış yarın için Gül Nihal’ in annesi ile kendisinin torunlarına bakacağını söyledi. Babası da Elif Hanımı oğluna getirecekti.

GÜL'ÜN  SÜRPRİZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin