GÜL'ÜN SÜRPRİZİ

GÜL'ÜN SÜRPRİZİ - 20

Bir ay gibi kısa sürede evlenmeye karar verdiler hemen hazırlıklara başlandı. Aslan ile Gül Nihal evlendikten sonra kalacakları büyük bir ev arayışına girdi. Tek katlı ve bahçeli olmasına özen gösterdiler arayışlarında çünkü hem çocuk için yürümeye başladığı zaman zorluk olmayacak hem de Elif Hanım için rahatlık olacaktı.

Gül Nihal sevdiği adamın kalbinde kocaman bir yere sahip olan dadısını kendisi aynı evde kalmaya ilk davet eden kişi olmuş ve sevdiği adamın içten gülüşü, sarılışı ile ödüllendirilmişti. Elif Hanım başlarda itiraz etmişti çünkü oğlunun ilk evliliğinde sorun olduğunu biliyordu. Bu sefer oğlunun mutlu olacağından o kadar emindi ki hiçbir gölgenin olmasını istemiyordu. Ama Gül Nihal başka kadınlara, bencil insanlara benzemiyordu. Yaşlı kadını asıl ikna eden o olmuştu. Böylece Elif Hanımın evi de kiraya verilip kirayı da yaşlı kadının alması kararlaştırıldı.

Evleri harikaydı. Kocaman bir bahçenin içinde düzayak geniş bir evdi. Karı kocanın odası, bebek odası ve Elif Hanımın odası haricinde üç misafir odası daha kalıyordu geriye iki oda birleşimi kadar büyük olan salon haricinde. Bahçe çimenlerle bezeliydi ama Gül Nihal ile Elif Hanım hemen ne çiçek eklemeleri gerektiğine kara vermeye başlamışlardı bile.

Gül Nihal’ in annesi Zeynep Hanım da her anlarında onların yanındaydı tabi ve kızının mutluluğu ile mutlu oluyordu. Başlarda hem Elif Hanım hem de Zeynep Hanım için hamilelik, hemen evlilik haberi sarsıcı olmuştu belki ama iki yaşlı kadında evlatlarını o kadar seviyorlardı ki önemli olan sadece mutluluklarıydı. Tabi ki Zeynep Hanım için kızının hamile olduğunu öğrenmek daha çok sancılı olmuştu ama Elif Hanım çok güzel idare etmişti.

Ve şimdi tüm hazırlıklar tamamlanmış sabah nikah kıyılmış akşam ise otelin barında düğün için tüm davetliler toplanmıştı. Her şey zaman çok kısa olmasına rağmen dört dörtlük olmuştu. Ne düğün için bir eksik ne de gelinlik ile damatlıkta sorun vardı. Eksik olan tek şey Sümbül Hanım ile Orhan beyin düğünde olmayışıydı. Elif Hanım çok dil dökmüştü ama Aslan bu gecenin ilk evliliğinden faklı olduğunu daha önemli olduğunu söyleyerek ailesini çağırmayı reddetmişti. Hatta tekrar evleniyor olduğunu bile haber vermemişti.

Gül Nihal kocasının kolları arasında dans ediyordu. Üzerindeki gelinlik o kadar şahaneydi ki genç adam ilk görüşte hayran kalmıştı. Çünkü genç kadının tüm hatlarını gösteriyordu. Karnı daha şişmediği için korkmadan hayallerindeki gibi kabarık olmayan bir gelinlik seçmişti. Göğüslerinden dizlerine kadar dar iniyordu gelinlik sonrası ise genişliyor ve arka kısmı biraz daha uzun olarak bir kuyruk gibiydi. Çünkü duvak yoktu. Kısa saçları uzatılıp ensesinde sade bir topuz ile şekillendirilmiş ve bembeyaz taş ile çiçeklerin birleşiminden yapılmış olan bir gelin tacı ile de süslenmişti. Bel kısmında ise bir kemer vardı. Kan kırmızı kurdeleden yapılmış kalın bir kemerdi. Belinin sağ kısmında da kemerin üzerine yapılmış büyük bir gül vardı. Takıları da aynı şekilde çok sadeydi. Küçücük bir taştan kolye ile takımı olan küpeler. Elinde de nişan ile nikah yüzükleri.

“Her şey çok güzel.”

Aslan kollarında bedenine yakın tuttuğu karısının yüzüne baktı. “Siz üç kadın işin içine girince başka türlüsü olamazdı zaten. “

“Ben de çok bir şey yapmadım ki. Annem ile Elif teyze gerçekleştirdi her şeyi.”

“Senin kendini çok yormaman en iyisi zaten. Bu arada umarım bana verdiğin sözü tutarsın. “

Gül Nihal “Hangi sözden bahsediyorsun?” derken kocasının arkasından annesi ile Cem’in dans ettiğini gördü. Eski nişanlısının ama her zaman arkadaşı olan adamın düğüne gelmesinde hiçbir sorun çıkarmamıştı genç adam.