"beni ister dostun olarak gör, ister düşmanın; bana istersen sevgi besle, istersen nefret ama bana sakın aşık olma, prenses."
to my sweet princess, @nurrora
tamamlandı.
Güneş penceremden içeriye girmek için izin isterken bunu kabul ettim ve perdeyi açıp içerisinin aydınlanmasını sağladım. Ardından penceremi de açtım ve temiz havanın içeriye dolmasına izin verdim.
Canım sıkılmaya başlamıştı, konuşacak kimsem yoktu sadece kitaplara sığınıyordum ve bu biraz da beni sıkmaya yetmişti. Ofladım ve odamdan çıkmadan önce birkaç kıyafet aldım.
Banyo yapmalıydım.
Sıra sıra bütün odaların kapısını açıp bakarken hizmetçilerden birine denk geldim ve banyonun yerini öğrendikten sonra ilerledim. Kapısını açtığım anla kapattığım an bir oldu.
Çünkü Taehyung içeride banyo yapıyordu! Ah tanrım, Helena neden kapıyı çalmıyorsun, görgü kurallarından ne zaman yoksunlaştın?
Derin bir nefes aldım Taehyung bana seslenmeden önce.
"helena?"
Cevap veremezdim, utançtan yanaklarım alev topuna dönmüştü zaten, bir de ona yanıt vererek iki kat utanmak istemiyordum. Ayrıca beni ne yapacaktı ki?
Küfrettim ve hızlı adımlarla odama ilerledim. Kapısını kapattım, sırtımı dayadım ve hızlı hızlı nefesler almaya başladım.
Elimi atan kalbime götürdüm.
'kalbim neden bu kadar hızlı atıyordu?'
Utançtan olsa gerek, diyen iç sesime hak verdim ve kıyafetleri yatağın üstüne bıraktım.
Birkaç dakika sonrasında kapı açıldı ve içeriye çıplak üstlü biri girmişti.
Tanrım bu Taehyung'tu!
"n-ne işin var bu halinle burada?" diyebilmiştim zar zor. Alt tarafını da sadece havlu kapatıyordu.
Gülümsedi.
"seslendim niye cevap vermedin?"
Kaşlarımı çattım.
"ne yapacaktın beni banyoda?"
Birkaç adım yaklaştı.
"sırtımı keseletecektim."
Al işte uine yanaklarım yanmaya başlamıştı!
Vücudunda yer edinen birkaç damla kayıp gidiyordu, bu onu daha da seksi yapıyordu.
Karın kasları var dersem yalan olurdu, yok dersem de çarpılırdım. Çok az belli oluyordu ve bu ona çok yakışmıştı.
Tanrım Helena, neler söylüyorsun?!
Üstüme doğru gelmeye başladığında ben de eş zamanlı olarak geriliyordum ve sırtım duvara çarptığında durdum. Taehyung da üstüme eğildi.
Kalbim hızlanmaya başlıyordu eş zamanlı olarak da nefeslerim hızlanmıştı. Tanrım her şeyi belli ediyordum.
"tanrı aşkına ne yapıyorsun, uzak dur benden." dedim.
"hayır, bence böyle gayet iyiyiz." deyip göz kırptığında bu hareketine düşmüştüm.
"çıkar mısın odamdan, taehyung?"
seksice gülümsüyordu.
"hayır, böyle bir niyetim yok." dediğinde kaşlarımı çattım. Şuanki durumumuz hiç iyi değildi ve ben rahatsız hissediyordum(!)
"ben senin prensesinim ve emrediyorum-" dudaklarımın üstünde sıcak dudaklarını hissettiğimde gözlerimi sonuna kadar açtım. Öpmüyor, öylece bekliyordu.
