4.bölüm-ölümcül yemek-

208 94 37
                                    

Yuh artık burada da kapüşonlu çocuk ile karşılaşıyorum.Nedir benden istediği.

"Vay,vay,vay yeşil buralarda mı takılıyorsun?"

"Ne yani sende mi burada kalıyorsun?"

"Yeşil sana bir soru sordum! Sorduysam cevap vericeksin."

Takım elbiseli küçük çocuk beni çekiştiriyordu.

"Ben senin oyuncağın değilim istediklerini yapmam.İnsanlarada güvenmiyorum."

"Yeşil bana bir şeyi 100 kez söyletme.Benim malım bende kalır."

"Ben kimsenin malı değilim.Seninsem tapun nerede?"

"Takım elbiseli küçük adam sana yardım etsin de buraları gez daha çok karşılaşıcaz.
Sabırsızlanma.Beni daha çok görüceksin."

Ve yok oldu....

"Eee,bana anlat burayı artık."

"Peki,peki ilk olarak bilmen gereken en önemli şey her kategoride bir temsilci yani
başkan gibi bir şey olduğu.Yeni gelenler onlarla bir akşam yemeğinde tanışır."

"Ne zaman bu yemek?"

"Bu akşam.Onlara karşı saygılı olmayı unutma.Ben gidiyorum yerin burası."

0'ların olduğu yere baktım geniş bir yerdi.
Sakince içeri girdim.
Girdiğim an diğerlerine baktım.Digerleri sakindi.Onları bir canavar gibi göremezdim.
Yoksa bende bir canavar olacaktım.
Akşamki yemek beni strese sokmuştu.
İlerledim.Boş bir yatak gördüm.Ve oraya
kuruldum.Kimse bana bakmıyordu.
Hoşgeldin demiyordu.
Ama görüşürüz de demiyorlardı en azından bu iyi.
Yada beni abim gibi kandırıyorlardı.
O kadar yorgundum ki hemen yatağa yattım.

...

Kalktığımda akşam olmuştu bile.Giyecek birşeyim yoktu.Hepsi gitmişti.O yüzden üstümdekilerle gidecektim.O sırada takım elbiseli küçük çocuk geldi.

"Kadın olsam sana giyecek birşeyler verirdim.Ama bence böylede iyi gözüküyorsun."

"Yaklaşık 30 kişi olucaksınız yemekte.30 yeni.Ve beş kategorinin başkanı."

Sessizce başımı salladım.Yeşil eşofmanım
kan olmuştu.bacağım biraz kesikti.

"Hadi gidelim."

İlerlemeye başladık.Yemeğe doğru ilerliyorduk.Ve yemeğe vardık.Bir binaya girdik.Ve karşımıza kocaman bir sofra çıktı.
Herkes şaşkınca bana bakıyordu.Başkanlar
daha gelmemişti.Bonny'i gördüm hemen yanıma geldi.Ve kolumu tutup beni yanına oturttu.Küçük çocuk gitmişti.

"Eee senin türün ne?"

Bonnye döndüm.

"0"

Bonny biraz korkmuş bir şekilde bana baktı.

"Oh.Y-yani bu çok havalı."

"Korktuğunu biliyorum."

O sırada kapı açıldı ve içeri 5 adam girdi.
5 yakışıklı adam.Ve onlardan biri....
Biri..biri kapüşonlu çocuktu.
Ne yani o da bir başka mıydı?

"Yeşil,seni görmek ne güzel."

Herkes bana döndü.Bana pis bir sırıtış attı.
Yutkundum.
O sırada diğer baskanlarda bana baktı.
İlk başkan kapüşonlu çocuktu.Siyah bir kapüşonu vardı siyah saçları hafif alına dökülmüştü.Alaycı bir tipi ve psikopat bir aklı vardı.Ve çekiciydi.(Yakışıklıydı.)Ve gözleri neon yeşili gibiydi toksik atık gibi....
(Karanlıkların başkanı)

İkinci başkan Sarı saçlıydı kapüşonlu çocuk ile zıt tipler gibiydi.Yeşil ve iyimser gözleri vardı.Sanki birşey olsa hemen yardıma koşacak bir tip gibiydi oda çekici biriydi.
(Aydınlık)

Üçüncü başkan gri saçlı ve gri gozluydu.
Diğerleriyle aynı yaşta gibiydi.Yüz ifadesi yoktu.Sanki nötr gibiydi.oda diğerleri gibi çekiciydi.
(0)

Dördüncü başkan kızıl saçlıydı.Gözlerinde bir terslik vardı gözleri dönüyordu.maviydi ama dönüyorlardı.Aynen hipnoz aleti gibi.
(Hipnoz)

5.başkan ise kahverengi saçlıydı.kaslıydı ve
yanında birçok bıçak taşıyordu.
Gözleride kahverengiydi.
(Güç)

Masaya oturdular.Hepsi kendini tanıttı.
Kapüşonlu çocuk başladı.

"Ben karanlıkların başkanıyım.Lafı uzatmak istemem ama sen nesin yeşil?"

Sessizce göz göze geldik.

"Soru sorunca cevaplamanı söyledim."

"0".

gri saçlı olan bana baktı.

Aydınlık olan konuşmaya başladı.

"Ne istiyorsun kızdan? Geldiğimizden beri
ona bulaşıyorsun."

Kapüşonlu çocuk sertçe baktı.

"Yeşil 0ların türleri var anladın mı? Bazıları karanlık 0'dır.Bazıları güç sıfırıdır."

"Yeter artık poker.Bırak kızı."

Kapüşonlu çocuk ayağa kalktı.Bir anda yanımda belirdi.kulağıma eğildi.

"Peki sen ne sıfırısın?"

Ona baktım.Sırıtıyordu.Elimi kendine çekti.

"Bırak elimi."

"Öğrenelim."

Bir bıçak aldı ve küçük bir kesi açtı.
Sonra tabağa tuttu.Kanım tabağa akıyordu.

Başkanlar ayağa kalktı.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?"

"Tek oturan kişi 0ların başkanıydı."

Sonra tabaktaki kan siyahlaşmaya başladı.
Ne olduğuna anlam veremedim.

"Hmmm.bir karanlık sıfırımız var gibi görünüyor."

0'ların başkanı bir anda yanımda belirdi.

"Bırak kızın elini".

Güç başkanı şaşırmıştı.Aydınlık ve hipnoz da öyle.

0'ların başkanı kulağıma eğildi.

"Hadi biraz yürüyüş yapalım.Bu arada adım
Gale."

Poker ona sertçe baktı.

"Benim malım bende kalır.Ona dokunamazsın.O BENİM!"

Kolumu tutup beni dışarı çıkardı.Tam çıkaracakken.Bir kolda diğer elimi tuttu.
Gale...

Poker ve gale bakıştılar.Aralarında bir soğukluk vardı.Poker alaycı ve sert bakıyordu.
Gale ise hissiz bakıyordu.

Ve sessizce birbirlerine bakmaya başladılar...





13.MINTIKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin