3. Bölüm

3.5K 204 46
                                    


🔥

Tanrının bizleri yaratırken kendi ruhundan üflediği yazıyordu son kutsal kitapta. Eğer bu doğruysa tanrı merhametinden ve sevgisinden benim yüreğime de üflemiş olmalıydı. Ya da benliğime yapışan kötülük duygusunu da tanrının üflemiş olması gerekiyordu. Öyleyse tanrı için kötülüğü de barındırır diyebilir miydik? Bence diyebilirdik. Lâkin insanlar onun sonsuz merhamet ve şefkate sahip olduğunu, kötü hiçbir şeyi barındırmadığını düşünür, hatta buna varlıklarından emin oldukları kadar emin olurlardı.

Mesela ben şeytanı benimseyen bir insan olduğum halde şeytanı sadece ve sadece kötülükle dolu bir varlığa indirgemezdim. Neticede tanrı onu da yaratmış ve ona da ruhundan üflemiş olmalıydı. Bütün bunlardan yola çıkarak; benim de diğer insanlar gibi sevgi duygusunu barındırdığım, lâkin onu ısrarla bastırmaya çalıştığımı anlayabilirdiniz.

Sevgi duygusunu barındırdığımı ilk kez bu kadar derinden hissediyordum. Dakikalardır izlemekte olduğum beden benim de bir kalbim olduğunu hatırlatıyor, o kalbin normalden daha fazla atmasına neden oluyordu. Onu izlediğimi farketmemesi için pencereyi kapatıp, pencerenin arkasından seyretmeye devam ettim varlığını. Her hareketi o kadar narin ve masumaneydi ki, bir an onun insan olup olmadığı konusunda tereddüte düştüm. Şimdiye kadar tanıdığım bütün kadınlardan farklı, hepsinden çok daha güzel ve masumdu. Aşık olacağım kadının tıpkı benim gibi şeytanı benimsemiş, onun izinden giden bir kadın olarak düşlemiştim. Böylesi aklımın ucundan dahi geçmemişti. Pencerenin üzerine elimi koydum ve sanki onun narin vücuduna dokunuyormuşcasına elimi camın üzerinde gezdirdim. Ona dokunmanın hayali bile bu denli şehvetliyse, dokunsam yanardım herhalde. Yanmak.. Benim en sevdiğim ve asla gocunmayacağım bir eylemdi. Onun için de seve seve yanar, gerekirse kül olur ve o küllerden tekrar doğar, yine ve yeniden onu severdim.

Bir an elimi camdan çekip, onun ruhuna işlemek istedim. İnsanların ruhlarına işleyip, o anki duygu ve düşüncelerini anlayabiliyordum. Bu İblis tarafından bana verilen bir yetenekti sanırım. Fakat ne ailemin, ne de çevremdeki herhangi birinin bundan haberi yoktu. Çünkü bu onlara hem paranormal hem de fantastik gelecek bir durumdu. İnsanlar yanımdakilerin isimlerini zikrederken onlardan '3 harfli' diye bahsederlerdi. Bu oldukça saçma ve sığ bir düşünceydi. Sen zihninden onları geçirdiğin an, onlar bunu çoktan farkedip senin etrafında bitiveriyorlardı. İnsanların korkunç olarak nitelendirdikleri bu varlıklar genellikle benim koruyucum, bazen de hizmetkârım oluyorlardı.

İBLİS'İN VELİAHTI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin