Contracted Married / Chanbaek

=17=

   Chanyeol, oturduğu yerden güçlükle kalktı, kendini berbat hissediyordu. Baekhyun nasıldı merak ediyordu. Dün gece çok canını yakmıştı hatırlıyordu. Ne yapması gerektiğini bilemeyerek arabasına bindi. Xiumin'e olanları anlatıp ondan yardım etmesini isteyecekti. Arabayı çalıştırıp Xiumin'in ofisine doğru hızla sürdü.

     Yoora, Xiumin'in ofisine gelir gelmez hemen odasına daldı. Xiumin, Yoora'yı karşısında görünce bir an şaşırdı, sonra ayağa kalkıp onu sevgiyle kucaklayarak karşıladı. ''Yoora abla, hoşgeldin.'' Yoora'ın yüzünün asık olduğunu görünce geri çekilip, ''İyi misin abla?' Bir şey mi oldu?''

     ''Bilmem, onu sen söyleyeceksin, Xiumin.''

      Yoora'nın söylemine şaşırarak baktı Xiumin. ''Anlamadım abla, neyi söyleyeceğim?''

     ''Mesela, dün gece Chanyeol'la Baek'in arasında neler olduğu hakkında bilgi verebilirsin,'' dedi düz bir sesle.

     ''Dün gece bir şey olmadı ki, sadece yemek yiyip ayrılmışlar, hepsi bu kadar.''

     ''Emin misin Xiumin? Bana pek öyle gelmedi de.''

      ''Ne olmuş olabilir abla? Hatta çok fazla içtikleri için Chanyeol benden Baek'in adresini istedi, taksiye adresi vermek için.''

     Yoora, düşünceli gözlerle Xiumin'e baktı, ardından başını iki yana salladı. ''Bu kadar eminsin yani? Hiç sanmıyorum Xiumin, hiç sanmıyorum.''

     ''Ne demeye çalışıyorsun abla?  Anlamıyorum.''  

     Yoora, odanın içinde ilerleyip masanın önünde önünde duran koltuklardan birine oturdu. Xiumin de hemen onun önündeki koltuğa oturup Yoora'ın konuşmasını bekledi. Yoora, derin bir nefes aldıktan sonra  biraz öne doğru eğildi.

    ''Dün gece Chanyeol eve perişan halde geldi. Tamam sarhoştu diyeceksin ama sürekli, 'üzgünüm, üzgünüm affet' diye söylenip durdu, üstelik boynu çizik içindeydi.'' Xiumin cevep verecekken işaret parmağıyla onu susturup devam etti. ''Bu sabah eczanede Tao ile karşılaştım ilaç alıyordu, beni görünce gerildi. Hayır, hasta değildi ilaçları bir arkadaşı için aldığını söyledi.'' Bir an susup tekrar devam etti. ''Bil bakalım aldığı ilaçlar ne için kullanılıyor?''

    Yoora, eczacı çocuk ilaçları poşete yerleştirirken fark ettirmeden bakmış, sonradan internet üzerinden bu ilaçları araştırmıştı. ''Sen sormadan ben söyleyeyim Xiumin. Güçlü ağrı kesici ilaçlar ve kas gevşetici kremlerin yanı sıra, yara ve morlukların tedavisinde kullanılan kremler. Sence Tao bunları neden ve kimin için aldı?''

    Xiumin, bilmiyorum anlamında omuzlarını silkti. ''Xiumin, Tao'dan Baekhyun'la görüşmek için onun telefonunu istedim ama bana vermedi. Baek'in iyi olduğunu söylerken bile çok gergindi ve bugün onun evinden çıkan adam gitmeden önce Tao'ya dönüp, 'ona iyi bak' dedi.''

    ''Sen, Tao'un evine mi gittin abla?''

    ''Of, Xiumin. Sen bu kadar şeyin içinde onamı takıldın? Evet  eczaneden çıkınca Tao'yu takip ettim. Ortada garip bir durum var ve ben bunu öğreneceğim, en kısa sürede.''

    Xiumin, ağzını açıp konuşacağı sırada odanın kapısı gürültüyle açıldı. İçeri perişan halde gözleri ağlamaktan kan çanağına dönmüş Chanyeol girdi. Yoora ve Xiumin ağzı açık onun perişan haline bakıp kaldılar.

•

•

•

   Tao, yatakta Baekhyun'un yanında otururken onun perişan haline gözleri yaşlı baktı. Baekhyun bunu hak edecek hiçbir şey yapmamıştı, kimseye kötülüğü olmamıştı. Tao pişmandı. Onun, canından çok sevdiği minik arkadaşının bu duruma gelmesinin tek suçlusu kendisiydi. Asla bu evliliği önermemeliydi Baekhyun'a. O zaman ki şartlarda bunun çok doğru bir karar olduğunu sanmıştı, her şey Sehun'un sağlığına kavuşması içindi. İşlerin buralara kadar geleceğini bilemezdi ki.