Yüreklere dokunan bir bölüm.
İyi okumalar.
- BADE -
Kafamı okul duvarlarına vurmak istiyordum neden mi? Çünkü lanet olası okullar açıldı. Sınıfta boş boş tahtaya bakıyordum. Allah'tan ilk dersimiz sevgilim Demir'e idi. Bu yüzden biraz mutluydum. Kim okulu severki? Ben okulu sevmiyorum içindeki arkadaşlarımı seviyorum. Bu kaçıncı oflamam dı bilmiyorum ama Yunus'un bana ' yeter lan' demesiyle ona dil çıkarttım. Evden beni sürükleyerek çıkarmışlar. Ders zili çalınca bahçeye indik. Tören vardı. Müdürün boş konuşması üzerine istiklal marşını okuduk ve forma kontrolü başladı. Okulun çeyreği bu aşamayı geçememişti. Biz sınıfa çıktık. Ders'e Demir girince herkes ayağa kalktı.
" oturun" dedi ve çaktırmadan bana göz kırptı bende ona öpücük attım. Yutkundu ve boğazını temizledi. Sırıttım. Ders'e başlamıştı ama ben ders yerine Demir'e odaklandım. Ara da değil sürekli göz göze geliyorduk. Sesi melodi gibiydi. Hayatım da dinlediğim en güzel melodi bu olabilirdi. Kahverengi gözleri beni delip geçiyordu. Giydiği beyaz tişört kaslarını ortaya çıkarıyordu ve altında ki siyah biraz dar olan pantolon bacaklarını kavramıştı. Masanın üstüne oturdu ve azıcık öne doğru eğildi kasaları gerildi. Tövbe yarabbim! Hemen bakışlarımı sırama indirdim. Kurtarıcı zil sesi çalınca kafamı kaldırdım. Demir'le göz göze geldik. Bana eliyle ' gel' işareti yaptı. Yanına gittim. Sessiz bir şekilde " eğer bir daha eski sevgilini sana bakarken görürsem çocuğu okul mokul dinlemem ve döverim" dedi ve gitti. Beni mi kıskandı o? Yüzümde aptal bir sırıtış oldu. Kalbim hızlandı. Ya ama bu çok tatlı. Şeytan diyo git ısır yanağını. Geri sırama oturdum ve Yunus'la Ömer'i dürttüm. Bana ' ne var ' bakışı attılar. " gidin şu salak Yiğiti uyarın" dedim.
" hangi yiğit lan" dedi Yunus. Ah benim saf balığım.
" eski sevgilim olan Yiğit" dedim.
" neden?" dedi Ömer.
" derste bana bakmış Demir de sinirlenmiş. Dedi ki 'eğer bir daha eski sevgilini sana bakarken görürsem çocuğu okul mokul dinlemem ve döverim' sonra gitti. Hadi canım arkadaşlarım." dedim ve onları sıradan iterek kaldırdım.
Gidip konuştular. Bu görev başarıyla tamamlandı.
******
[ şarkıyı açın lütfen ]
Öğle yemeğine girmiştik ve ben lavaboya gitmek için bizimkilerden ayrıldım. Lavaboya girdim ve elimi yüzümü yıkadım. Telefonuma mesaj geldi tanımıyordum. Yazan şuydu ' Hemen okulun arkasındaki ormana gel. Ben kapıdaki görevliyi hallettim. Acele et!'. Bu mektubu gönderen kişi olabilir mi? Hemen lavabodan çıktım. Çıkışa gitmek için kantinin önünden geçmem gerekiyordu. Bende hızla koşarak geçtim. Okuldan çıkıp bahçe kapısına ilerledim. Görevli yoktu. Acaba neredeydi? Boşverip okulun bahçe kapısından çıktım ve okulun arkasında bulunan ormana koştum. Ormana girdim ve ilerlemeye başladım. Telefonuma mesaj geldi ' biraz daha ilerle' ilerledim sonra ' dur' dedi durdum. Karşıma Mete çıkınca hiç şaşırmadım ama korkmaya başlamıştım. Yanlızdım üstelik ormandaydım.
" sen.... -"
" evet ben şaşırdın dimi? Yoksa korktun mu?" dedi.
" herşeyin sorumlusu sendim öyle değil mi?"
" aferin zeki kız" diyip alkışladı.
" seni şerefsiz -"
" Aa ama Bade. Senin gibi cici bir kıza küfür yakışıyor mu?" dedi iğrenç bir sırıtışla.
" senden iğreniyorum. Midemi bulandırıyorsun. Tiksinç birisin." dedim ve ona iğrenerek baktım. Yüz hatları birden sertleşti ve beni boğazımdan tutup ağaca sertçe çarptı. Acıyla çığlık attım tabi boğazumdaki elin izin verdiği kadar.
" bana bak asıl iğrenç ve tiksinç biri olan sensin anladın mı beni? " dedi. Gözlerinde acı belirdi " ben sadece sevilmek istedim lan. Beni sevmeni istedim." dedi. Eli çok sıkıydı. Zor nefes almaya başladım. " ben" sesi titredi " ben böyle olsun istemezdim. Bu canavarı sen yarattın." dedi gözlerinde deli bir parıltıyla. Eli boğazımı bıraktı ve geri geri yürüdü. Bedenim yere yığıldı. Elim boğazıma gitti ve oksijenle birlikte gözlerim acıyla doldu. " beni reddettin lan sen! Beni gör istedim lan! Beni duy istedim lan! Seni sevdiğimi gör istedim lan !" deli gibi bağırıyordu. " sen beni mahvettin! Beni sen istemedin lan sen! Hayattım da ilk defa birine bunları hissetmiştim! Canım acıdı! Yüreğim paramparça oldu! Kimin yüzünde he! Kimin yüzünden! "diyip üstüme yürüdü. Göz yaşlarını tutmamıştı. Ağlıyordu" hayatım da ilk defa bişeyi çok istedim lan ben! Ona da sen izin vermedin! Beni bu girdiğim karanlıktan çıkar istedim! Bul beni istedim! Sevdim ben seni! "
" insan sevdiğine zarar vermez Mete! " dedim bende bağırarak. Nerden geldiğini bilemediğim bir cesaretle tabi ki." sen beni bu böyle bi canavar yaptın! "
" bunu sana yapan ben değilim. Senin seçimin bu olmuş! Kolay yolu seçmişsin! Şimdi karşıma çıkmış bana bağırmaya! Beni suçlamaya hakkın yok duydun mu beni! Ben sana canavara dönüş mü dedim! Bu senin seçimin Mete! Bana ve çevreme verdiğin zararla aklın sıra benden intikam mı alıcaktın yani! Bana her istediğini yapabilirsin ama çevreme dokunmıyıcaktın Mete! " dedim bağırarak.
Gülmeye hatta kahakaha atmaya başladı. Deli gibi gülüyordu" sen beni tehdit edemezsin Bade! Sana zarar vericeğim en büyük kaynak çevrendi! Sevmek zayıflıktır Bade! Ve sen " aramızdaki mesafeyi kapattı" zayıfsın " diyerek fısıldadı. Kaşlarımı çattım ve Mete'yi tüm gücümle ittirdim." zayıfım ha! Öyle mi! Asıl zayıf olan kim biliyor musun?! Sensin! Çünkü sevmek zayıflık değildir! Bir insanı sevmek asla ama asla zayıflık değildir! Aksine güçlü olmaktır! Birlik ve beraberlik olmaktır! Sırtını dayayabileceğin birilerinin olması zayıflık değildir Mete! Bu benim ne kadar güçlü olduğumu gösterir! İşte bu yüzden sen " dedim aynı onun gibi yapıp dibine girdim ve" zayıfsın " dedim fısıldayarak ve hemen Mete'den uzaklaştım.
" ben zayıf biri değilim! "
" hayır sen zayıf birisin! "
Deli gibi bağırıyorduk ve Orman da sesimiz yankı yapıyordu." bugün bu iş biticek " dedi bana. Silahı çıkarıp bana doğrulttu. Bana yaklaştı ve dizime vurdu. Bu hareketle acıyla çığlık atıp dizlerimin üstüne çöktüm. Silahın namlusunu anlıma dayadı. Soğuk metal tenime değince ürperdim. Sanırım son buydu ha? Rüzgar esti. Neydi bu şimdi? Ölümün soğukluğumu. Ya arkamda bıraktığım kişiler. Onlara veda edemeden mi göçücektim bu dünya dan? Demir. Kısa süre önce hayatıma girip odak noktam, merkezim olmuştu. Ne yapardı bensiz. Çok ağlar mıydı? Abimler. Onlar bana umutla bakıp ' kalk güzelim' derler miydi? Kızlar. Onlarla geçirdiğim zamanlar geldi aklıma gözümden bir damla yaş firar etmişti. Ne de güzel zamanlardı. Şimdi başka anı olmıyıcak mıydı? Yunus ve Ömer. Yunus mahvolurdu. Tam anlamıyla yıkılırdı. Ömer de üzülürdü. Peki şimdi ben annem ve babama mı kavuşacaktım. Bir yaş daha. Özlemiştim onları. Bir yaş daha. Onlar da beni özlemiş midir? Bir yaş daha. Annemin cennet kokusu doldu burnuma. Bir yaş daha. Babamın bana sarılışı. Bir yaş daha. Abimler le ilk karşılaşmamız beni kaybetmek istemiyor gibi sarılışları geldi aklıma. Bir yaş daha. Ama şimdi onların elinden kayıp gidiyordum ve onların bundan belki haberi bile yoktu. Eğer ölürsem Demir sever miydi başkasını? Bakar mıydı bana baktığını gibi başkasına? Sarılır mıydı bana sarıldığı gibi? Öper miydi beni öptüğü gibi? Göz yaşlarımın artık kontrolünü kaybetmiştim. Mete kazanmıştı. Bu oyunda o kazanmıştı. Şuan onun önünde diz çökmüştüm ve başımada dayalı bir silah vardı. Ne güzel değil mi?! Çabuk unutulur muydum? Unuturlar mıydı beni? Artık pes ediyorum. Ben Bade Uygun. Vazgeçiyorum. Aşkımdan. Ailemden. Arkadaşlarımdan. En önemlisi hayatımdan.
Sonra bir el ateş sesi duyuldu...
°°°°°°°°
Çok heyecanlı bir yerde bitirdim?
Bade ölmemişte olabilir?
Umarım beğenmişsinizdir.
İyi okumalar.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAĞMUR KIZI
Literatura Feminina# Cevaplar 1. Sıra 06.17.2021 # # Sorular 3. Sıra 06.17.2021 # # Karışık 7. Sıra 06.20.2021 Hayatının zorluklarına rağmen güçlü durmayı başaran ve daha sonra abilerinin onu bulmasıyla hayatı tepe taklak olan bir kızın hikayesi... İyi okumalar 📖