YAĞMUR KIZI

- 14 -

Media = Günay Aksoy : Her yer karanlık

İyi okumalar...

- BADE -

Okula abimler bırakmıştı. Hatta bizimle arabadan inip okula girdiler. Hayatımda hiç bu kadar cool hissetmemiştim. O olaydan sonra Demir'in suratına bakamıyordum. Her baktığımda kıpkırmızı kesilmiyordum ve o bu halime gülüyordu. Gülsün tabi pislik! Hoşuna gidiyor. Sınıfa gittik ve sıramıza oturduk. Abimler Demir'le birlikte bizden ayrılmışlardı. Sınıf hocamız sınıfa girince ayağa kalktık. Selamlaşma faslı bitince. Hoca bize konuşma yaptı ama dinleyen var mı? Tabiki yok. Karneler dağıtıldı ve dışarı çıktık. Gördüğüm şeyle gözlerim sonuna kadar açıldı. Sürtük berrin ve sürtük çetesi Demir ve abimlerin yanındaydı ve gülüyorlardı. GÜLÜYORLARDI!!!! Şimdi bittin sen Demir. Sinirle onların yanına gittik. Kızların da benden farkı yoktu.

" Allah muhabbetinizi arttırsın!" dedim sinirle. Erkekler bize şaşkınca döndüler. Benim hedefim sadece Demir'di. Gözlerimden resmen ateş çıkıyordu. Gözlerim dolmuştu. Hemen oradan uzaklaştım. Koşarak çıktım okuldan. Ben hiç kimsenin önünde engel olmam iyi anlaşıyorlarsa anlaşsınlar. Kızlar da arkamdan geliyordu. Hemen caddeden bir taksi çevirdik ve bindik. Erkeklerin bize doğru koştuğunu görünce

" abi bas gaza" dedim telaşla. Abi gaza bastı. Giderken Demir'le göz göze geldim. Ona bakarken göz yaşım düştü. Sanırım güvenim kırılmıştı. Kalbimde bir acı hissediyordum. Telefonum çalınca. ' gıcık!!!'  aradığını gördüm. Demir'i böyle kaydetmiştim. Daha da ağlamaya başladım. Kızlar da aynı durumdaydılar. Yine telefonum çalınca bu sefer ekranda ' didoşummm' yazısını gördüm. Açmadım. Taksi durduğunda taksiden indik. Geldiğimiz yer bir uçurumdu. Buraları kızlarla hep sakin sessiz bulmuşuzdur. Uçurumun kenarına doğru ilerleyip durduk aşağısı suydu. Tişörtlerimizi çıkarttık, telefonları da tişörtlerin yanına attık ve atlamak için geri yürüdük. Koşarak uçurumdan aşağı atladık. Suya dalınca vücudumu saran soğuklukla titredim sonra bünyem suya alışınca gözlerimi kapatıp suyun dibine doğru kendimi bıraktım. Suyun yüzeyine çıkınca kızlar yoktu. Aramda hareketlilik olunca hızla arkamı döndüm. Gördüğüm kişi ile korkuyla titredim.

" oyuna senden başladık!" dedi ve beni suyun içine itti. Kafamdan baskı yapıyordu. Çırpınıyordum ama fayda etmiyordu. Nefesim tıkanıyordu. Görüş alanım yavaş yavaş kayboluyordu. En sonunda bedenim uyuştu ve çırpınmayı bıraktım. Gözlerim kapandı.

- DEMİR -

Kızlar olayı çok yanlış anlamışlardı. Bana bakarken akan göz yaşı kalbimde bir sızıya neden olmuştu. Telefonlarıma cevap vermiyordu. Tekrar arama tuşuna bastım ve çaldırdım.

" aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor lütfen tekr-" derken kapattım ve sinirle " kahretsin!" diye bağırdım. Ömer bize baktı ve " buldum" dedi. Söylediği yer korkmama sebeb oldu. Kalbim Bade'ye bişey olma korkusuyla hızlı atmaya başladı. Hemen arabalara bindik ve uçuruma sürdük. Oraya ulaşınca hızla arabadan indim ve uçurumun kenarına koştum. Yerde kızların tişörtleri ve telefonlarını görünce gözlerim kocaman oldu. Uçurumdan aşağı baktık. Kızlar aşağıdaydı. Hemen aşağı inecek yol aramaya başladık. Yolu bulunca koşarak aşağı indik. Kızlar baygındı aralarında Bade yoktu.

" Bade!" diye bağırdım. Ses gelmedi. Az ötede 2 kişi gördüm sanki biri diğerini boğuyordu. Hayır hayır olamaz. Telefonu Kerem'e verip hemen suya atladım oraya doğru yüzmeye başladım. Bade yavaş yavaş derine batarken onu belinden yakaladım ve kıyıya yüzdüm. Kıyıya çıkarttım. Bade'nin üstünde bir not vardı. Aldım ve sesli bir şekilde okudum.