- 27 -

940 49 7
                                    

Multi : Demir ve Bade temsili

- BADE -

" Annem normal bir insan ama bu bilekliği takınca nedense güçlü olurdu. Büyüler falan yapardı. İlk baş bana da çok güzel geldi ama annem bu Büyükleri abartmaya başladı. En son yapacağı büyü çok kötüydü o yüzden o sayfayı yırtıp sakladım. O sayfa da ne yazıyordu bilmiyorum dili yabancıydı işte. O bilekliği de almak zorundaydım çünkü annem o bileklikle yırtık sayfayı bulurdu. Sonra sakladığım kutuyu yaktım. Kasaba da annemin yaptığı şeyleri biliyordu ama son olayla birlikte annemin lanetli olduğunu söylediler. Biz oradan taşındıktan sonra orada çok kötü şeyler olmuş kimse bilmiyor o yüzden de ne haber çıktı ne de bir ses o kötü şeyden sonra kasaba terk edilmiş. Oraya giden iki kişi varmış ama kim bilinmiyor. " Kerem abimin bu uzun açıklaması sonucunda hepimiz yere baktık. Devam etti " Bu kötü olayın annem yüzünden olduğu söylendiği için bizi buldular babam adamlarıyla onları ne kadar uzak tutmaya çalışsada işe yaramadı. O kasabalıların bir de Hakan Kılıçoğlu anneme saldırınca babam öldürmek zorunda kalmış. Oğlu Bulut bizden intikam alıcağına yemin etti. Sonra Mete'nin babası öldü ama biz yapmadık o da bizden bildi ve Bulut'la iş birliği yaptı. Sonra babam ve annem öldü herşey bize kaldı. Seni bulduk falan " Bilekliğe baktım. Ne kadar güçlü olabilir ki? Bütün bu olaylar o kadar mantıklıydı ki. Ofladım.

Gülümsedim " Herşey bitti artık. " dedim. Herkes bana katılıp güldü. Herşey bitmişti. Artık mutlu olabilirdik." Bulut ve Mete'yi de hapse attık mı bitti " dedi Burak abim.

***

O konuşmadan tam tamına iki hafta geçmişti. Akşam olmuştu ve şuan salonda oturmuş Yunus ve Ömer'in tartışmasını dinliyorduk. Hayır tartışma mantıklı olsa amenna ama çok saçmaydı. Ömer'in saçları uzun olduğu için Yunus örmek istemiş Ömer de izin vermeyince Yunus şuan Onunla tartışıyordu. Gülsem mi? Kızsam mı? Bilemedim.

" Ya Ömer niye abartıyorsun alt tarafı örücem"

" Lan istemiyorum diyorum ne o öyle kız gibi gezecem"

" İyi bende burada üzüntüden öleyim kurtul benden" dedi ve yukarı çıktı. Ömer sabır dilercesine arkasından çıktı ve " Güzelim bir dur tamam örersin gel" dedi. Ben de artık dayanamadım kahkahayı patlattım. Kızlar bana eşlik etmişti. Kapı çalınca gidip kapıyı açtım ama hala gülüyordum. Sarp abim " Neye gülüyon?" diye sorunca tekrar gülmeye başladım ve içeri geçip oturdum. Yaren durumu anlatınca onlar da gülmüştü. Yukarıdan " Çık lan şu odadan" diye bir ses geldi ardından kapı sesi. Merdivenlerden yastık ve yorganla asık suratlı bir Ömer indi. Biz kızlar olarak artık yerlere yatmıştık.

" Attı mı seni odadan" dedim.

" Evet. Ulan kız tribi çekmiyim diye eşcinsel oldum adam bana karı tribi atıyo" dedi sinirle. Ardından bir ses " Ne dedin sen?!" hepimiz Yunus'a döndük. İşte Ömer şimdi anladınız siz. " Bende diyordum çok yüklendim sanırım çağırayım ama sen neler diyorsun peki öyle olsun" diyip yukarı çıktı. Koşarak Ömer arkasından koştu. Tekrar gülmeye başladım. " Mete ve Bulut'tan yana rahat olun artık hiçbir şekilde çıkamazlar" dedi Demir. Güldük. Sonra da herkes odasına çıktı.

~ 5 yıl sonra ~

- DEMİR -

İçeriye biri bodoslama girmişti. Gelen kişi Sanem di ve yüzünde çok kötü bir ifade vardı. " Bittik biz Düğün iptal enişte " ne demek düğün iptal?!

" Ne demek düğün iptal Sanem!" dedim. Herkes telaşla birbirine baktı.

" Neden?" dedi Kerem.

" Şeyyy" kaşlarım çatıldı " Söylesene Sanem! "

" Bade yok" başım aşağı kaynar sular inmişti resmen. Bade mi? Hani şu bi an önce düğünümüz olsun diye söylenen kız. Sinirden gülmeye başlamıştım. Gülmeyi bırak kahkaha atıyordum. " Bade yo-k ar-tık" dedim kahkahalarımın arasında. Gülmeyi kesip yere baktım. Odaya bu Hale geldi. " Bade geldi" dedi.

" Lan siz benimle dalga mı geçiyorsunuz?" diye bağırıp sandalyeyi yere vurmuştum. İkisi de dışarı çıkmıyorum çıkmıştı. Neyse sakin Demir sakin.

- BADE -

" Delirdi" dedi Sanem gülerek. Sadece o değil hepimiz gülüyorduk. Allah'ım sen affet. " Zamanı geldi" dedi Yaren. Yunus belime kırmızı kurdele taktı ve alnımdan öptü. Ağladı ağlayacaktım. Heyecandan kalbim tekledi. Ellerim titriyordu. Son kez aynaya baktım. Kızlar ve Yunus dışarı çıkmıştı. Koskoca odada tek başıma kalmıştım. Odanın kapısı açılınca Demir'le göz göze geldik. Beni baştan aşağı süzdü. Kafasını yere eğdi. Omuzları titredi. Ağlıyomuydu o? Yok artık. " Demir" dedim şefkat dolu sesimle. Göz yaşlarını silip bana baktı " Çok güzel aşırı güzel olmuşsun Bade" dedi tek seferde. Güldüm. Bende onu süzdüm. Gerçekten çok yakışıklı olmuştu. Kalbim durabilirdi. Yanıma geldi koluna girdim ve odadan çıktık.

" Güzelim heran bayılabilirim"

" Demir sakın"

" Ne yapayım çok heyecanlıyım"

" Bende çok heyecanlıyım"

" Bade"

" Efendim?"

" Sana aşığım"

" Bende sana aşığım"

Kapının ardında bahçe vardı. Yolun kenarında çiçekler vardı. Bizim evleneceğimiz yerin ise üstünden çiçekler geçiyordu. Kapı açıldı ve ilerlemeye başladık. Herkes alkışlıyordu. Sonunda masaya geldik. Nikah memuru ilk Demir'e sordu ve Demir bağırarak ' Evet' dedi. Sıra bana gelmişti. Soruyu sordu. Herkes bana baktı. Sevdiğim adamla hayatımı birleştirecektim. Sonunda mutlu olucaktım. Bende ' Evet' diye bağırdım. Yine herkes alkışladı. Ben Demir'in ayağına sertçe basınca Demir acıyla bağırdı. Abimler ise " Helal sana" diye bağırdılar. Masaları gezip hoşgeldiniz beşgittiniz muhabbeti yapıldı.

Dans müziği çalınca Demir beni dansa kaldırdı. Dans pistine çıktık ve yine herkes alkışlamaya başladı. Demir bana bakıyordu bense Demir hariç her yere. " Bade" bakışlarım Demir'e döndü. " İyi misin?" kafamı hızla olumlu anlamda salladım. Tek kaşını kaldırdı. Bende ona tek kaşımı kaldırdım. Evet artık tek kaşımı bende kaldırabiliyordum. " Hep merak etmişimdir dans ederken gelin ve damat ne konuşuyor diye" Demir kahkaha attı. Koluna vurdum. " Bence gece ne yapacaklarını konuşuyorlar" dedi Demir.

" Ya Demir saçmalama"

" Ne saçmalaması kızım aşırı ciddiyim" of burası bir sıcak oldu ya!

***

Düğün bitmişti Demir beni kucağına aldı. Anahtarlarla kapıyı açtım ve içeri girdik. Demir kapıyı ayağıyla kapattı ve beni yere bıraktı. Anahtarı yanımdaki masaya koydum ve odaya girip baktım. Çok güzeldi. Yatağın üstünde güller vardı. Heyecandan alt dudağımı ısırdım. Demir yanıma geldi. " Ben bi lavaboya gidiyim" dedim. Kafasıyla beni onayladı. Hızla dolaptan kıyafet almak için kapağı açtım. Gördüğüm kıyafetler çok açıktı. Kesin Sanem'in işi bu. İçlerine en uzunun aldım ama hala çok kısaydı. İç çamaşırıda alıp hemen lavaboya girdim ve güzelce duş aldım. İç çamaşırımı ve geceliği giydim. Gecelik kalçamın hemen aşağısında bitiyordu. Çok kısaydı. Aşağı çekmeye çalıştım ama bu sefer de dekoltem ortaya çıkıyordu.

Derin bir nefes aldım. Aynaya baktım. Saçlarımı kuruttum ve güzelce taradım. Dişlerimi de fırçaladım. Yavaşça banyodan çıktım ve kapıyı kapattım. Odada sadece gece lambasının ışığı vardı. Demir kapı sesini duyup bana döndü. Gözlerimi üstümde gezindi ve gözlerime baktı. Ardından yutkundu. Kalbim çıkacak gibiydi. Demir bana yaklaşınca ona baktım. Hızlı hızlı nefes alıp veriyordum. Kuruyan dudaklarımı ıslattım ve ısırdım. Demir'in bakışları anında dudağıma indi. Ellerini belime yerleştirdi. Gözlerimiz kesişti. Bana yaklaştı ve dudaklarımızı birleştirdi.

°°°°°°°

Demir ve Bade'yi de evlendirdiğime göre artık rahat edebilirim. Final'e az kaldı ama isterseniz özel bölüm yazarım.

İyi okumalar...

YAĞMUR KIZI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin