20.bölüm

89 6 0
                                    

Koşup ona sarıldım.

-Beni unuttun sandım.

_BH- Seni düşünmekten kendimi  alıkoyamıyorum bile nasıl unutayım?

Hafif yükselip dudaklarını öptüm. İyiki o kadarda uzun değil. Ayrıldığımızda gülümsedik ve el ele tutup arabaya bindik.

_BH- Benim evime gidelim mi?

- Olur.

Arabaya binip Baek Hyun'un  evine doğru gittik. Onu izlerken bana bakıp hemen önüne döndü ve gülümsedi.

_BH- Haksızlık ama.

- Neymiş haksızlık olan?

_BH- Sen beni izleye biliyorsun ama ben araba kullandığım için yapamıyorum.

Ufak bir kahkaha attım.

- Boş versene. Zaten seninim.

_BH- Benimsin değil mi?

- Öyleyim.

Eve vardığımızda:

- Hadi gidelim.

Anahtarı çıkarıp kapıyı açtı. Eve girdiğimizde güzelliği dikkatimi çekmişti. Normalde böyle şeyleri önemsemem ama burası harikaydı

_BH- Aç mısın?

- Hayır, sadece seninle uyumak istiyorum.

_BH- Tamam o zaman.

Birlikte yatak odasına çıktık. Bana bir tişört ve bir eşofman altı verdi.

-Ahh hep böyle erkek kıyafetine  özenmişimdir. Birde sevgilimin olunca harika oluyor.

Kahkaha atıp:

_BH- Sen cidden delisin. Ama benimsin.

-Evet, ben deliyim. Hemde sana.

_BH-Üzerinizi değiştirin küçük hanım. Lavobo şu tarafta.

-Peki.

Üstümü değiştirip çıktığımda Baek Hyun da yeni işini bitirmişti. Ona gülümsedikten sonra yatağa ilerledim ve örtüyü kaldırdım. O da gelince yorganın altına girdik.

- Sarılarak uyuyalım mı?

_ BH- Aslında ben de istiyordum ama rahatsız olmandan korktum.

- Senin kolların arasında mı rahatsız olacağım?

Yaklaşıp ona sarıldım. Aynı şekilde o da bana sarıldı.

- Baek Hyun-ah parfümün müthiş. Kokun beni benden alıyor.

_BH- Bunu biliyorum. Zaten seni etkilemek için bu parfümü kullanıyorum.

-Beni etkelemek için parfüme ihtiyacın yok. Sen her şeyinle beni etkiliyorsun Byun Baek Hyun. Seni seviyorum.

Başımı göğsünden çekip dudaklarını öpmeye başladım. Karşılık veriyordu.

Sabah yanağımda hissettiğim baskıyla gülümsedim. Bu sefer dudaklarımda hissedince de gülüp gözlerimi açtım.

_BH- Günaydın uykucu.

- Günaydın~.

_BH- Sana yemek hazırladım.

- Gerçekten mi?

_BH- Evet.

- Sen Baek Hyun'ların en iyisinin yaa

diyip sarıldım.

_BH- O ne ya öyle? Sevgililerin en iyisi olmayacak mıydı?

- Ne fark eder? Let's go to the kitchen.

_BH- Hayır, ilk önce elini yüzünü yıka.

- Tamam.

Lavaboya gidip işlerimi hallettikten sonra mutfağa indim. Gerçekten de güzel bir kahvaltı hazırlanmıştı. Hemen ona döndüm.

- Baek Hyun, hemen evlenmeliyiz.

_BH- Neden?

- En son böyle güzellikle ne zaman kaşılaştım bilmiyorum.

_BH- Ha yani yemek için, beni sevdiğin için değil.

diyip küçük çocuklar gibi ellerini göğsünde topladı ve dudaklarını büzüp somurttu. Yaah kıyamaam. Öyle tatlıkii.. Yaklaşıp saçlarıyla oynamaya başladım.

-Size olan sevgimden şüpheniz mi var bayım?

_BH- Evet, resmen  yemeği bana tercih ettiniz hanımefendi.

-Yemek umurumda değil, benim için sadece sen varsın Byun Baek Hyun, sadece sen. Seni seviyorum.

_BH-Az öğnce gördüm.

- Yah! Seni seviyorum iştee

_BH- Kanıtla o zaman.

Yüzüne yaklaştım. Gözlerini kapatınca dudaklarını önce boynuna, yanaklarına ve  son olarak da dudaklarına bastırdım. Bir az uzaklaşıp gözlerine baktım.

-İkna oldunuz mu efendim?

_BH- Evet, oldum.

- Pis fırsatçı.

Kahkaha atıp yemeğe başladık.






İlk AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin