9.bölüm

161 10 0
                                    

Baek Hyun'dan

_JY- Ha-hayatım?

Aah inanamıyorum, nasıl ağzımdan kaçırırım?

- Anlamadım?

_JY- Az önce hayatım demedin mi?

- Yoo demedim, sana öyle gelmiş.

_JY- Peki. Başka istediğin bir şey var mı?

-Hayır yok. Teşekkürler.

Hemen işinin başına döndü. Ooh! Ucuz yırttım.

Jun Young'dan

Artık akşam oluyordu. Min Hyuk beyden izin alıp Hae Yoon'un evine gittim. Bir markete uğrayıp Hae Yoon için en sevdiyi çikolatalardan aldım. Kapıyı çaldıktan sonra bir adam açmıştı.

_SH-Buyurun?

- Ah merhaba. Ben Hae Yoon'un arkadaşıyım. Hastalandığını duydum ve ziyarete geldim.

_SH- Ben, Sun Hyuk. Hae Yoon'un erkek arkadaşıyım.  Buyurun geçin. Hae Yoon odasında az önce uyanmıştı.

- Ateşi var mı?

_SH- Vardı ama ilaç içince düştü. Kendini iyi hissediyor toparlar kendini.

_HY- Jun Young?

-Hae, özledim seni..

Diyip sarıldım.

- İyi misin?

_HY- Evet iyiyim. Sun Hyuk bana iyi bakıyor.

- Sana en sevdiğin çikolatalardan aldım.

_HY- Yaa gerçekten mi? Teşekkür ederiim.

Çocuklar gibi sevinip gülümsemesi beni güldürmüştü.

Geçen 2 saatin ardından evime gittim. Yemek hazırladım ve yemeğe başlamıştım ki kapı çaldı.
Kapıyı açınca bana gülerek bakan bir Baek Hyun'la karşılaştım.

- Sen de iyice alıştın buraya..

Diyip şaka yaptım ama galiba ciddiye almıştı ki gülen yüzü düştü ve

_BH- Rahatsız ettiğim için özür dilerim..

Diyip arkasını döndü ve gitti.

- Ba-Baek Hyun nereye?

Dedim ama bana bakmadı bile. Koşup arkasından sarıldım. Durmuştu.

- Ö-özür dilerim. B-ben sadece şaka yapmak istemiştim. Ama kalbini kırdım. Özür dilerim.

Dedim ve ağlamaya başladım. En nefret ettiğim şey birinin benim yüzümden zarar görmesi acı çekmesiydi.

Birden Baek Hyun beni kendine çevirdi. Dolu gözlerimle ona bakıyordum. Ellerini yanaklarıma koyup göz yaşlarımı parmaklarıyla sildi.

_BH- Ağlama lütfen. Seni böyle görünce canım yanıyor. Lütfen ağlama. Her zaman gül.

Deyip sarıldı. Karşılık vermiştim. Birkaç dakika öyle kaldıktan sonra eve geldik. Birlikte yemek yiyip konuştuk. Hep konuşmamızın sebebi bir-birimizi daha iyi ve yakından tanımak isteğimizdi. Bu defa bizi neler üzer ve ağlatır onun hakkında konuşuyorduk. Onu üzüp ağlatan şey 8 sene önce ölen çok sevdiği annesiydi. Beni en çok ağlatansa çocukluğumdu.

2 hafta sonra

Yine kafede işimi yapıyordum. Gün geçtikçe anladığım tek şey vardı. O da Baek Hyun'a daha çok bağlanıp aşık olduğum. Ama onun beni sadece arkadaşı olarak görmesi canımı yakıyordu.

Her şeyi Jimin'e anlatmıştım. Bana onunda beni sevdiğini söylüyordu ama ben bunu bir tahmin gibi değil, Baek Hyun'un ağzından duymak istiyordum.

Kapı açılınca dönüp baktım. Kalbim parçalara ayrılıyordu. İçeri Baek Hyun ve bir kız girdi. Gözlerimin dolduğunu yanaklarımdakı ıslaklıktan anlamıştım. Lavaboya girip elimi-yüzümü yıkadım ve Jimin'e Baek Hyun'un masasıyla ilgilenmesini söyledim. 1 dakika sonra Jimin yanıma geldi ve

_JM- Baek Hyun hyung seni çağırıyor..

Dedi. Kendimi toplayıp masaya yaklaştım. Baek Hyun bana bakıp gülümsedi.

_BH-Sonunda geldin. Seni biriyle tanıştıracağım..

Dedi.

Sun Hyuk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sun Hyuk

İlk AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin