10

11.1K 1.4K 1.1K
                                    

geçen bölüm en çok sorulan sorunun cevabını getirdim size🙂

-

Okuduğum bölümü seviyordum. Astronot olmaktan vazgeçsem bile uzaydan vazgeçememiştim ve bu tutkum hayatımın çoğu alanına yansırdı. En basitinden, tişört alacaksam ve eğer üzerinde yıldızlı desenler olan bir tane görmüşsem mutlaka onu alır, diğerlerine bakmazdım. Jimin'n küpelerinden bir tane takacak olduğumda ucunda bir yıldız sallananı takardım, bir kağıda herhangi bir karalama yapmam istendiğinde güneş sistemini çizerdim, ne bileyim, odama bir aksesuar alınacağı zaman mutlaka yıldızlı bir şey olur, diğerlerini tamamlardı.

Okuduğum bölümü çok araştırmamıştım, ne meslek sahibi olacağımı düşünmemiş, sadece dört yıl boyunca seveceğim bir şeyi yapmanın hayaliyle tercih yapmıştım. İyi bir üniversitedeydim ve kendimi çoğu yönden geliştirme fırsatım olmuştu, bu yüzden benimle aynı bölümü okuyanlardan daha şanslıydım. Yine de, mezun olduğumda da, sadece yıldızları takip edecektim.

Aklımdaki, elimdeki ve belki de Taehyung'un gözlerindeki.

Elimdeki yıldıza baktım. Tavandan çıkarmıştım, JM ve JG yazılı yıldızların hemen üstünde duran yıldızdı. Masama ilerledim sakince. Yapacağım şeyi Jimin'in görmesinden çekiniyordum ve kesinlikle birazdan yatağa yattığında göreceğini biliyordum fakat bir şekilde orada eksiklik hissetmekten kendimi alıkoyamıyordum. Eksikti sanki orası, şimdi elime aldığım kalın uçlu kalemle yazacağım yazıyla tamamlanacaktı.

"Üstüme süt döktüm!" diye söylenerek içeri giren Jimin'le ilgilenmeden elimdeki yıldıza bakıyordum. Yapmalı mıydım? Yapınca ona söyleyecek miydim? Sevinir miydi? Gerçekten, Jimin'in söylediği gibi bana karşı daha farklı hisleri mi vardı? O zaman sevinirdi, sanırım. Anlamıyordum bu işlerden. Yani, aşk işlerinden.

"Bardak kullanmayı dene." dedim elimdeki kalemin kapağını açarken. Yine kutudan içmeye çalıştığı için dökmüştü üstüne.

"Neden bulaşık çıkartayım?" Dolabı açıp kapattı, sesini duydum.

"Makinemiz var."

Yıldızı dikkatlice tuttum. Kalemin ucunu sol köşesinden başlayarak üzerinde gezdirmeye başladım. Soldan sağa bir çizgi çektim önce. Durdum. Silebilirdim. Kurumamıştı. Silmedim, devam ettim. Çizginin ortasından aşağı bir çizgi daha indirip oluşan harfe baktım. T harfiyle bakışırken Jimin yanıma doğru yürüdü. Ayak seslerinden anladım.

"Ne yapıyorsun gece gece? Taehyung'la yem-" Yıldızı görünce sustu, bugün hissettiğim o boyunda ve yanaklarda kızarma hissini yeniden hissettim. Şaşkınlıkla açılmış gözleriyle bana baktı. Sonra gözlerini yıldıza çevirdi. "Jeongguk..."

Ona cevap vermedim -soru sormamıştı zaten- ve elimdeki kalemi sıkı sıkı tuttum. Yıldızın üzerindeki T harfinin yanına bir çizgi daha çektim, sonra biraz boşluk, bir çizgi daha, aynı boyda. Sonra da onları birleştiren bir çizgi daha. Bu seferki yatay ve daha kısa.

Kalemin kapağını kapatıp elimdeki yıldıza baktım, "Nasıl oldu sence?"

"Jeongguk," dedi sadece. Başka bir şey demeden arkamdan bana sarıldı, şaşırdım bir an için. Neden sarıldığını anlamadım ama o burnunu çekti ve o ağlak sesiyle konuşmaya çalıştı, kulağımın dibinde ve bağıra bağıra. "Sen aşık mı oldun?!"

"Ne?" dedim gözlerimi kocaman açarak. "Yok-" Konuşmama izin vermeden bana daha çok sarıldı, elimdeki yıldız elimden kayarak masaya düştü. Bir an bir şey olacak diye endişelendim fakat yazı kuruduğu için bir şey olmadı.

"Bugün ne yaptınız?" dedi bu sefer sakince. Tam normale döndüğünü düşünerek onu yanıtlayacakken birden tekrar ağlamaklı bir sesle konuşmaya başladı. "Tanrım, bugünleri de gördüm! Jeongguk'um aşık olmuş da tavanına ismini asıyor! Çok teşekkür ederim, çok teşekkür ederim!" Bana sarılıp sağa sola sallanırken konuşmaya devam etmesiyle ayağa kalkıp onu kendimden ayırmaya çalıştım. Ayrılmadı, aksine ayağa kalktığım için daha fazla sarılmaya başladı. Bir taraftan da yine sağa sola sallanıyorduk ve galiba kusacaktım.

louder than bombs | taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin