11

10.9K 1.3K 914
                                    

jeongguk'a kızmayın tamam mı 😔 bir anda olmazdı zaten her şey 😔

ve burdaki yoonmin'i de çok sevin olur mu🐱🐥 yoonmin'i bir başka seviyorum yazmadan duramadım🙌

bu ficin 2 şarkısı var, biri ending scene biri de someone you loved ☺ tabii sizin yakıştırdığınız başka şarkılar varsa alabilirim🙌

emojilere dikkat edin✊ özellikle yazmamı istediğiniz biri varsa yazabilirim bunu da belirteyim ve aradan çekileyim hemen ☺

-

i let my guard down,
and then you pulled the rug,
i was getting kinda used to being someone you loved

-lewis capaldi, someone you loved

🐯🐱

Saat sekizdi. Okuldaydım.

Sabah altıya alarm kurmuş, altı buçuğa kadar Yoongi'yi uyandırmaya çalışmış, yediye kadar da kahvaltımızı yapmıştık. Bu yarım saat sürekli onun neden benimle geldiğini sormasıyla geçmişti elbette, gözünü bile açamıyordu çünkü gece de geç yatmıştık.

Yediyi yirmi geçe evden çıkmış ve benim acele etmemle yarım saatlik yolu on beş dakikada gelmiştik. Yaklaşık yirmi dakikadır da şu an oturduğumuz bankta oturuyorduk. Yoongi kafasını önce omzuma yaslasa da sonra rahat edememiş, dizlerime uzanmıştı. Evden çıkarken sırtına aldığı battaniyesiyle uyuyordu, arada bana sövse de.

İlk defa bu kadar erken gelmiştim okula, eh, ilklerimin çoğu Jeongguk'la gerçekleşiyordu ve bu da o ilklerden biriydi işte. Nisan ayında olmamıza rağmen soğuk olan havada onu bekliyordum ve heyecandan yerimde duramıyordum. Ne söyleyecekti? Gerçekten benden hoşlanıyor muydu? Bunu bana söyleyecek kadar aşmış mıydı kendini? Jimin'le geçen gğnlerden biriyle ciddi bir konuşma yapmıştık, söylediğine göre onun sınavını geçmiştim ve Jeongguk'u üzmeyecektim, bu benim için basitti çünkü Jeongguk'u bilerek üzemezdim ben, bile bile neden kendi canımı yakacaktım ki?

Konuşmanın sonlarında da gözlemlediği kadarıyla onun da benden hoşlandığını söylemişti, bazen durduk yere benim Instagram sayfamda geziyor ve yorumlara bakıyormuş, kafeteryada yemek yerken arada bana bakıyor ve o minik gülümsemesini gösteriyormuş. Bunlar Jeongguk için büyük adımlardı. O gülümsemelerini göremediğim için üzülsem de daha büyük bir olay vardı; benden hoşlanma ihtimali.

Kafama taktığım ve rengi açık mora dönmüş saçlarımı tamamen örten şapkamı aşağı çekiştirip üşüyen kulaklarımı kapattım. Şişme montumun izin verdiği kadarıyla kollarımı göğsümde birleştirirken Yoongi sırt üstü döndü, hareketlenmesiyle ona baktım, gözlerini biraz açmıştı.

"Neden sırıtıyorsun?"

Sırıttığımın farkında bile değildim aslında, cidden, sadece Jeongguk'un beni sevebilme ihtimali böylesine mutlu olmamı sağlıyorken, yüzüme karşı böyle bir şey dese ne halde olurdum kim bilir, tahmin edemiyordum.

"Sence gerçekten benden hoşlanıyor mu?"

Yoongi birkaç saniye yüzüme baktı, sonra bana gülümsedi. "Dün olanları eğer uydurmadıysan, kesinlikle boş değil."

Şaşkınlıkla karışık şokla göbeğine vurdum, montundan pek etki etmese de numaracı bir sesle acımış gibi yaptı. O gülerek dizlerini kendine çekmiş kıvranırken ben dün olanları düşünüyordum.

louder than bombs | taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin