Cumartesi sabahı
Alarmı olduğundan daha erkene kurmuştum. Kamp yerine 4 otobüsle gidilecekti. Aileler tüm ödemeleri yapmışlardı. Ben de bizimkilerin bizim eve geldiklerinden sonraki gün her şeyini hazırlamıştım zaten.
Dün eşyalarımı hazırladım. Düzleştirici,maşa,kıyafetler şarj aleti kulaklık derken küçük şeyleri sırt çantama doldurdum .
Annemin zoruyla da bana yetecek kadar küçük bir bavul hazırlamıştım.(Düşünceli kraliçem menim)
Aslında sırt çantama bir dünyayı sığdırırdım ben ama neyseee Yeliz Sultana hayır diyemezdim.
Saat tam 6.30'u gösteriyordu. Önce saçlarıma baktım gayet düzgün görünüyorlardı. Ama düzleştirmek istedi canım nedensizce. Arkalarını biraz düzelttikten sonra gratisten yeni aldığım pastel renkteki soft bir ruju elime aldım ve güzelce sürdüm. Tabi kirpiklerini de ön plana çıkartmak istiyordum.
Her ne kadar arkadaşlarım bana kirpiklerimin zaten uzun ve dikkat çekici olduğunu söyleseler de ben rimel sürünce kendimi daha rahatlamış hissediyorum ve inanın sebebini ben bile hala çözemedim.
Bu arada birkaç makyaj malzememi de toparlayıp makyaj çantamı sırt çantanın içine fırlatıvermiştim.
Parfüm,deodorant her şey hazırdı...
Saat tabiki 7.30 olmuştu.
Kızların aramasıyla oturduğum yerden kalktım ve telefonu açtım.
Konferans görüşmesi yapmaya bayılırdık.
Özge konuşmaya başladı:
"Kızlarrr ben hazırlanıyorum da çocuklara da haber versek Mirayların sokağın orada buluşsak bir 15 dk' ya falan."
"Aynen öyle Özgeaşkom bende hazırım zaten de asıl sorun şu ki bizim prensesimiz Miroşellamız süslemiyorsa tabi."
Cevap hakkı doğmuştu artık bana.
"Yaa kızlar demeyin öyle. Hem canım birazcık süslenmek istedi yani bence abartmadım. Ama hala üstümü giyinmedim. Yanıma bir sürü etek ve elbise aldım ama galiba kısa tulumumu giyeceğim altına da bir spor çok tatliş olurum bence ha sizce?"
Yine heyecandan ölecek gibi konuşmuştum sanırım ki kızlar hala susuyordu dediklerimi anlamak için.
"Motorun soğuduysa en iyisi biz seni tutmayalım yoksa kamp mamp hikaye olacak balım hazırlan sen haberdar et çıkınca da."
"Timam çoookk öptüm sizi kızçelerim"deyip telefonu kapattım.
Aaa az daha unutuyordum. Yine gratisten alıpta kullanmaya cesaret edemediğim 2 yeni ürünü de çantamdan çıkardım. Evet evet highlighter ve eyeliner...
Highlighterımdan biraz elmacık kemiklerimi belli etmek için bir de burnumu ön plana çıkartmak için sürdüm.
Gözlerim güldüğüm zaman sürekli kısılırdı. Göz kapaklarımı yukarı kaldıracak hafif bir eyeliner çektim. Artık hazır gibiydim. Tulumum da gayet şık görünüyordu. Umarım Diren de benim bu halimi beğenirdi.
Parfüm şişesini de hafif üzerime boca edip dışarı atabilmiştim kendimi.
Genelde kahvaltı yapmayı severim ama zorla yaptırılmasından hoşlanmam bu yüzden annemler yokken de bir şey yememiştim.
Bizimkileri aramadan önce apartmanımızın tam kapının önünde 1.85 belki daha uzun yakışıklım karşımda duruyordu.
"Heyt bee bu ne güzellik Miray Hanım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERİNLERİMDE BULDUĞUM İNCİ TANESİ
Teen Fiction~•BU KİTAP 13.03.2020 tarihinde yazılmaya başlamıştır. Miray, arkadaşlarıyla beraber başlamıştı bu okula. Lise 2'ye geçtiğinde hayat ona ve etrafındaki herkese gerçek yüzünü göstermişti. Beklenmedik insanlar girerdi ya hani bazen hayatımıza. Beklenm...
