⚚ Vanora 4

1.9K 432 55
                                    

Alıntı ve paylaşımlar için instagram sayfası: fasenix_series

-Meyakre il anktrist kosra poncrum e per. İntra sepram o'fae. Kexonae ser allium, tre fam palabisi. Se estra aquaria xpera portum a'lzcar. Zi ochta se dietro kosra poncrum. Fam anktrist, teogra scum no'vrrinia.

(Kaburga sağlam ama kas ezilmesi mevcut. Yara oldukça açılmış. Enfeksiyonu önlemek için sardık. Sargıyı sabah akşam değiştireceğiz. Günde üç kez düzenli aralıklarla ağrı kesici damla ve ezilme için iki-üç saatte bir buzla tedavi uygulayacağız.)

Konuşulanları duyuyor fakat dili anlamıyordum. Vücudumun yadırgayacağı kadar konfor içindeydim.

Hafif aralık gözlerimden, bana doğru gelen doktoru gördüğümde tekrar kendimden geçmeyi diledim ama her zamanki gibi vücudum istediğim zamanda istediğim tepkileri vermiyordu. Tek eliyle ağzımı açarak damlayı damlattı ve o tek damlayla ağzımın içi yoğun bir tatla kaplandı.

Kai, doktora dönerek kendi dillerinde bir şeyler söyledikten hemen sonra doktor yanımızdan ayrılmıştı. Kutlamalardaki kıyafetinden daha az gösterişli olan üniformasıyla karşımda duruyordu. Elleri ceplerinde, yatağa doğru gelirken beni sorgulamak için can attığını görebiliyordum.

-Vanora'ya nasıl geldiğini anlatmak ister misin?

Bu ciddi ses tonunun karşısında, kendi ses tellerim tek bir harf bile çıkarmaya cesaret edemedi. Başımı iki yana sallarken konforlu hasta yatağına gömülmeye başlamıştım bile.

-Peki ya zindanda olanları?

Başımla aynı hareketi tekrarlarken yapmak istediğim tek şey üzerimdeki örtünün altında kaybolmaktı. Yavaş ve kendinden emin adımlarla bana biraz daha yaklaştı.

-Ya hepsini biliyorsam?

Blöf mü yapıyordu yoksa gerçekten biliyor muydu, yüzünden bunu anlamak dünyanın en zor işiydi. Sanki tüm mimiklerini dondurmuş, gözbebekleri büyüyüp küçülmesin diye ışığa karşı onları sabitlemişti. Ceplerindeki ellerini çıkarıp yatağın iki yanına yerleştirerek üzerime eğildi.

-Belki de buradan başlayabiliriz anlatmaya, derken tek eli aşağı kayarak sol bileğimi buldu. Kaldırdığı kolumu çevirerek bileğimin iç kısmını yüz hizamıza getirdiğinde, gözlerimi gözlerinden almaya çalışıyordum. Kalp atışlarımı duymaya başladığımda, bu heyecanın korkudan kaynaklanmadığını da anlamaya başlamıştım.

-Pek iyi görünmüyorsun, sana karşı güç kullanma taraftarı değilim. Hadi, anlatmaya başla.

İkinci kez ölümden dönmüştüm, bu yüzden de tehdidine tepki vermeye hiç niyetim yoktu.

-Konuşmak istemiyorum, dediğimde fısıltı gibi çıkan sesimi ben bile duymakta zorlandım.

-İstesen iyi olur.

Bileğimi bırakırken sesi daha sıkıntılı bir tona bürünmüştü.

-Ben hiçbir şey bilmiyorum. Neler olduğunu anlayamıyor ve akıl yürütemiyorum.

Memnuniyetsiz bir iç çekişin ardından,

-Öyle mi, dedi ve baş ucumdaki bardaklardan birini kaptığı gibi bileğimi sertçe çekip suyu üzerine bocaladı.

Su, gözlerimin önünde kaybolurken, çoktan hissetmiş olmam gereken ıslaklıktan eser bile kalmamıştı. Şaşkınlıkla sol bileğime bakıyor, su damlası şeklindeki birikintiden gözlerimi alamıyordum.

-Suyu vücuduna hapsediyorsun.

İstemsizce, su damlasının olduğu yeri işaret parmağımla dürterken çocuk gibi görünüyor olmalıydım. Ne kadar müdahale edersem edeyim su dağılmıyordu.

Fasenix Serisi 1 - AVERNUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin