25

682 64 8
                                    

Jungkook

Kızarmaya başlayan yanaklarımla gözlerimi kaçırdım. "G-giyinmem gerek."

Sinsice sırıtmıştı ve bir elini belime, diğer elini ise boynuma koymuştu. Dudaklarını dudaklarımla sürttüğünde adeta kutsanmıştım.

Paniklemiştim ancak durmasını istemiyordum.

Kollarımı boynuna dolayıp dudaklarımızı birleştirdim. Şehvetle karşılık verirken kapı çalmıştı. Tam ayrılacakken izin vermeyip kendime daha çok çektim ve öpüşmemizin dahada ateşlenmesini sağladım. Kollarını belime sarıp aynı şekilde karşılık vermişti. Hızlı olan öpüşmemiz devam ederken ikimizde haz alıyorduk. Beni gardroptan çekip yatağa oturttu ve istemeyerek benden ayrıldı. Hızlıca beceriksiz bir şekilde tişörtünü giyip odadan çıkmıştı ve kapıyı açmıştı.

Kendi kendime gülmüş ve gardrobumu açıp içinden rahat şeyler almıştım. Utandığım için tepinerek giymiş ve sonunda sakinleşip odamdan çıkmıştım.

O televizyonda oynayan basket maçını odaklamış gözünü kırpmadan, ağzı açık bir şekilde izlemeye devam ederken bu haline gülüp yanına oturdum ve masadaki pizzadan bir dilim aldım. Reklam girdiği zaman mızmızlanarak bana döndü. "Dinliyorum."

Bozulmuş saçları, kızarmış ve şişmiş dudakları az önceki şehvetli öpüşmemizden kalan bir takım eserlerdi. Başka bir deyişle onun daha da mükemmel olmasına neden olan şaheserler. Güzelliğinin altında ezilmemek elde değil.

Tekrar aşık oldum.

Tek kaşını kaldırdı. "Hey, ne kadar daha bana böyle bakmaya devam edeceksin?"

Pardon genç adam aşık olmakla meşguldüm demeyi çok istedim. Gözlerimi pizzama indirdim. "Pardon kusursuzluğuna dalmışım."

HASİKTİR LAN NE DEDİM BEN!?

AY YANLIŞLIKLA KÜFRETTİM AYYYY.

Güldü ve sesini kızmış gibi inceltti. "Yaa şapşik şey, çok tatlısın."

Pizzayı kendime olan sinirle ağzıma sokuşturdum. "Neyse. Sevgilin falan mı var dedi, yok dedim."

Hmmladı. "Peki şuan bu izlerin kimden olduğunu düşünüyor? "

"Tek gecelik birinden."

Bu dediğime gülüp arkasına yaslandı ve bana çapkın bir şekilde bakınca hemen önüme döndüm. "O boyna izler bırakamayacak olmak çok acı."

Niye böyle şeyler söylüyorsun niyeee? Ben kalpten gideyim diye mi?

Gıcıklığına dahada utanmam için bana yaklaştı."Çok mu ileri gittim? Kıpkırmızı oldun."

Offladım ve onu itiştirdim. "Yürü git."

Gülerek gıcıklık yapmaya devam etti. "Ne oldu bebeğim, seni daha da şımartmamı mı istiyorsun?"

Yüzüm utançtan resmen morarmaya başlayınca ayaklanıp çöplerimi aldım ve mutfağa gittim. Çöpe atıp bir süre mutfakta sakinleşmeye çalıştım.

BİR DAKİKA O BANA BEBEĞİM Mİ DEMİŞTİ?!

Tamam Jungkook, sakin ol koçum.

Utançtan kafamı harca sokup taşa dönüşmesini istiyordum!

İçeriden gülme sesleri gelince ellerimle yanaklarıma yavaşça tokat atıp kendime geldim ve kasadaki cipsleri kaseye döküp elime alıp içeri geri döndüm.

Telefonda alayla gülerek konuşuyordu. "Ne demek Yuji beni seviyormuş ya? Sen nerden öğrendin?"

Yanına oturup cipsleri masaya koydum. Bir tane alıp ağzıma attım ve telefonumu elime aldım.
Elini kaseye uzattı. "Saçmalama istersen, onunla sevgili olacak kadar düşmedim."

Ne kadarda kaba.

Çaktırmadan telefona bakıyormuş gibi yapıp onları dinlemeye başladım.

"Neyse Hoseok, çok istersen sanada 1 tur veririm."

Bir saniye yoksa kızı kullanacak mıydı? Tıpkı beni kullandığı gibi...

Cidden böyle bir şey dediğine inanamıyorum.

My Sweet Angel/Yoonkook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin