21.Bölüm - Cengiz -

637 19 6
                                    

Merdivenleri çıkarken kolunu bıraktım beraber hızla merdivenlerden çıkıp sınıfa ulaştık. Hocadan kısa bir azar işitip yerimize otururken enesin gözleri bizdeydi. Enes sorun ne der gibi elini salladığında, bende sorun yok anlamına başımı salladım. Enes önüne dönerken bizde derse odaklanmaya çalıştık. Zil çaldığında yavaş hareketlerle çantamı topluyordum. Enesin yanımıza geldiğini bile fatk etmemiştim. Enesin vardığını fark edip irkilirken Enes bana bakmaya devam etti. "korktum mu komşu?" komşu demeyi okulda demese iyi olacaktı. İnsanların bunu bilmesini istemiyordum. " hayır bir anlık boşluğuma geldi, irkildim" dedim Enes gülümseyerek başını salladı bora da çantasını toplayıp ceketini üzerine geçirirken "e hadi ada gidebiliriz" dedi. Nereye gidebilirdik? Başımı ona çevirip  anlamaz gözlerimi. Gözlerine diktim. "aynı apartmana gidiyoruz seni de bırakalım" davetkar sesi kulağıma iliştiğinde bir süre düşündüm. Gerek yoktu kendim yürüyerek gidebilirdim. Hem son zamanlarda onlara yük oluyor gibi hissediyordum " yok ya zaten son zamanlarda size de çok sorun oldum" dedim aslında enese söylemiştim ama borayı da kastetmiştim. Çocuğun başına birçok sorun açmış ve onu da kendi sıkıntılarıma alet etmiştim
Enes sahte darılmış  ifadesiyle yüzüme bakıyordu. " saçmalama ada aynı apartmana gidiyoruz sen olsan da olmasan da araba oraya gidecek hadi düş önüme" itiraz etmek için araladığım dudaklarımı susturdu.     Yine bora ve enesin arasında yürüyordum. Beraber merdivenlerden inerken insanların tuhaf bakışlarına maruz kalmıştım. Öğrencilerin aralarındaki fısıldamaları duymasam da az çok ne dediklerini tahmin ediyordum. Adımladımız siyah arabanın önünde  durduğunda Enes benim için ön kapıyı açtı. Ona gülerken on koltuğa yerleşmiştim. Bora yanıma Enes arka koltuğa oturduğunda yola çıktık. Kimse konuşmuyordu. Sessizlikten rahatsız olurken parmaklarımı radyonun düğmesine bastırdım. Hoş bir yabancı şarkının sesi arabanın içini doldurduğunda yüzümde bir gülümseme oluştu. Kısa ve müzikli bir yolculuğun sonuna geldiğimizde. Arabadan indim yüzümde bir tebessüm vardı ve neşem de oldukça yerindeydi. Yine ikisinin arasında yürürken evin kapısına yürüyorduk.
Evin önüne az bir mesefe kalırken arkadan bir ses yükseldi "ADA!"  bu ses, hayır olamaz. Lütfen yanlış duymuş olayım burda olma lütfenn!Cengizin sesi boş sokakta yankı yaparken kulaklarımda sesi uğuldadı gözlerim kocaman olurken arkamı dönmeye cesaret bile edemedim. Bora ve Enes ne olduğunu anlamaya çalışırken. Bir anda kolumdan çekildim. Cengizin yüzü yüzümün önünde dururken midemdeki sıvının ağzıma yükseldiğini hisettim. Sertçe yutkunurken çevremdeki herşey susmuştu sanki. " bana dokundurmadığın bedenini bu piçlere mi satıyorsun lan" diye bağırdı. Gözlerimi kapatıp ağlamamı dindirmeye çalışırken kolumdaki parmakları koluma daha çok baskı uyguluyordu. " bırak beni pislik herif ne saçmalıyorsun sen yine" sesim aciz kısık ve pürüzlü çıkmıştı. Cengizin sinirli gözleri gözlerime tırmandığında " bunlar için mi çekip gittin evden sürtük" gözlerim kolumun acısı ve söylediklerinin ağırlığıyla dolarken söylediklerini taşıyamadım. " rahat bırak beni lütfen"  yalvarır gibi çıkan sesim onu daha çok sinirlendirirken bileklerimden beni sürüklemeye başladı. Arkadan bir gürültü koptuğunda boranın olayı idarak edip Cengizin önüne atılması bir oldu. " sen kimsin de benim yanımdan sürükleyerek bir kız götüyrosun lan üstelik istemiyorum derken!" sesi oldukça sertti gözlerinde saf sinir yer alıyordu. Enes hala olayı idrak edememiş olacakki aynı yerde olayı kavramaya çalışıyor gibiydi. Boranın yumruğu sertçe Cengizin yüzüne inerken kolumdaki  parmakları gevşedi ve arkaya doğru sendeledi..

AdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin