8.Bölüm - Komşuluk Ölmedi Ya! -

790 17 0
                                    

İşleri bittiğinde kapıyı kapattım. Yorgun bedenimi kapıya yasladım ve düşünmeye başladım. Ben bunları nasıl yerleştirecektim? Her şey ortadaydı. Neyi nereye koyacağıma henüz karar vermediğim için sadece belli odalara çıkartmalarını istemiştim. Neyse artık halledecektim bir şekilde tek yaşamanın dezavantajı da sanırım her ihtiyacını kendin halletmek zorunda olmandı. Büyük gri  L koltuğu yavaş yavaş iterek boydan camın yanına getirdim. Tek kişi olmama rağmen oldukça büyüktü 8 kişinin rahat oturabileceği bir koltuktu. Odalar geniş olduğu için her şeyi fazla büyük almıştım. Sanki tek değil de 4 kişiyle yaşıyor gibiydim. Ev boş durmasın diye büyük almak mantıklı gelmişti. Yoksa bomboş durdurdu. Beyaz eşyalara gücüm yetmezdi. Onlar için kendimi yormamaya karar verdim. Giysi dolabı, yatak, masa, kitaplık derken mobilyaları yavaş yavaş da olsa sürükleyerek yerleştirmiştim. Kirlenen yerler ve tozlu mobilyaları temizledim. Gerçekten yorucu bir gündü. Hızla bir duş alıp üzerime tayt ve tişört geçirdim. Saçlarımı kurutmak yerine kurumasını beklemeye karar verdim. Sadece havluyla ıslaklığını alırken havluyu sandalyenin üzerine bıraktım. Kıyafetlerimi, sildiğim temiz dolap raflarına yerleştirdim. Yatağıma yeni almış olduğum düz siyah çarşafları serdim. Yatak odasından çıkıp mutfağın yolunu tuttum. Aldığım bardakları, catalları ve diğer mutfak malzemelerini de mutfak dolaplarına yerleştirdim. Aldığım yiyecekleri yüksek mutfak masamın üzerine boşalttım. Kuru gıdaları mutfak dolapların belirlediğim çekmecelerine yerleştirdim. Aldığım buzlu yiyeceklerin bir an önce dolaba konulması gerekiyordu. Aksi taktirde bozulurlardı. Yarını bekleyemezdim. Aklıma gelen fikirle yerimde kıpırdadım. Kapıya doğru yöneldim. Tabiki karşı daireden yardım  isteyecektim. Komşuluk ölmedi ya canım! Kapımı açıp panduflarımla karşı dairenin kapısı çaldım. Birkaç saniye sonra içeriden iki kişinin homurtusu duyuldu. 'Oğlum açsana kapıyı 'diye bir ses doldu kulaklarıma. Tabiki bora. 'Az ye de uşak tut bora 'dedi salih tam kapının arkasından. Ardından kapı saniyeler içinde  açıldı. Salihin gergin yüz hatları beni gördüğünde şaşkınlık gerginliğin yerini aldı. Kaşları hafifçe yukarı kalkarken beni görmeyi beklemediğini anladım "aaa ada hoş geldin girsene" gülümseyerek kurduğu cümlenin ardından kapıyı açtığında dudaklarımı kıpırdattım. "yok ben şey için gelmiştim yani eğer müsaitseniz yardıma ihtiyacım vardı mobilyalarım geldi de taşıyamıyorum" salihin biçimli dolgun dudakları kıvrılırken "olur mu hiç öyle şey niye daha önce gelmedin? Küçücük bedenini incitmedin umarım" Samimi hoş sesi kulağıma geldiğinde kafamı iki yana salladım. Salih içeriye doğru seslendi. "Bora, Enes gelin kardeşim." yüksek sesle kurduğu cümleye karşılık içeriden boranın "ne var ne istiyorsun yine Salih" sesini duydum. Ardından da kapının ardından gözüktü. Beni gördüğünde sorgular şekilde yüzümde gezdirdiği bakışlarını gördüm. Enes de arkadan boranın yanında göründüğünde bana tebessüm etti. İkisi de bana yaklaşırken Salih konuşmasına devam etti "adanın yardımımıza ihtiyacı varmış bu güzel kıza yardıma gidiyoruz" salihin sonlara gelirken bana kayan gözleri yanaklarımın yanmasına sebep olurken Enes "hayırdır komşu neye ihtiyacın var bakalım" dedi gözlerimi ona çevirip "mobilyaları yerleştirdim ama beyaz eşyaları taşıyamıyorum" dedim. Anlayışla başını  salladı. boranın kolunu çekiştirirken benden önce evime girmişlerdi bile . Salihde bir elini belimin yanına koyup ilerlemeye başladı. Eve girdiğimizde  enesin şaşkın bakışlarını gördüm bora da etrafı inceliyordu. Salihle onların yanına geldiğimizde. Salihinde bakışları etrafa döndü "vay canınaaa ne güzel dekore etmişsin" dedi görüntüden bende oldukça memnundum gerçekten  güzel bir iş çıkartmıştım. Enesin tekrar bana ve odaya dönen bakışları tekrar bende durduğunda "bunları bu küçük bedeninle mi yerleştirdin sahiden kızım sende de ne güç varmış be" dedi dalgaya vurarak. Bende ona karşılık gülüyordum bir an boraya kayan gözlerim onun da bana baktığını gördü. Gözleri gözlerime değil gamzeme bakıyordu. Hızla ondan aldığım gözlerimi mutfağa çevirdim. "birkaç beyaz eşyanın yerleştirilmesi gerekiyor" dedim onlar da başarıyla beni onaylayıp yerleştirmeye koyuldular sonunda evde herhangi bir eksik kalmadığında popomu tezgaha yasladım. "aç mısınız bir şeyler hazırlayayım mı ? " dedim. Sonuçta o kadar yardım etmişlerdi. Teşekkür olarak bir şeyler ikram etmem gerekiyor gibi hissediyordum. Enesin " Ben açım valla" cümlesiyle Salih enesin karnına  dirseğini geçirdi. "kız evine yeni taşındı açım diyrosun Enes, sanki evde aç bırakıyoruz seni" sesinde abi edası vardı ve azarlayarak söylemişti. Bu duruma gülerken "olur mu öyle şey pizza almıştım yermisiniz? " dedim pürüzsüz ince sesimle. Enes hemen "pizzamı? ben yerim" dedi Salih yine ona dirseğini geçirip kötü kötü bakınca Enes ona dönüp "ne var açım ben" Ben onlara gülerken salihle boraya bakıyordum ikisi de bana bakmaya devam edince " zaten hazır pizzalar, fırına koyup pişiricem bunda büyütülecek ne var? istiyor musunuz istemiyor musunuz beyler" dedim Salih kafasını onaylarak salladı "iyi madem bende yerim o zaman" dedi mavi gözlerimi boraya çevirdim. Ondan cevap istediğimi belli eden bir bakışla yüzüne bakarken "Ben de bir kahve alayım" dedi "gecenkinden" onları onaylayıp işime dönerken onlar da oturma odasına doğru ilerledi. Pizzaları fırına atıp pişmelerini bekliyordum. Pizzalar piştiginde mat siyah düz tabaklarlara yerleştirip kestim. Yanlarında da kahve yapıp tepsiye yerleştirip içeri doğru ilerledim. Aralarında bir şey konuşuyorlardı. Benim geldiğimi gördüklerine bakışları bana döndü. Salih ve enese pizzalarını verdim. Kendime de pizza yapmıştım. Kendim için meyve suyu koymuştum. Ben elimdekileri masanın önündeki  cam sehpaya bırakırken boraya da kahvesini uzattım. Bekletmeden elime uzattığı ince parmakları elimi sarıp kahveyi aldığında ellerinin elime değmesi içimde tuhaf bir çarpıntıya sebebiyet verdi. Ama hemen  yanındaki boş yere oturup yemeğime başladım. Yemeklerini bitirdikten sonra gitmek için ayaklandılar. Onları kapıya kadar geçirdim.

AdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin